Ege Üniversitesinde yaklaşık 18 ay önce kalp destek cihazı takılan ve nakil sırasında bulunan Mustafa Düzsöz, Manisa’da hayatını kaybeden Burak Şodi’nin bağışlanan kalbiyle ikinci kez hayata ’Merhaba’ dedi. Hiç görmediği babasını da kalp rahatsızlığı nedeniyle kaybeden Düzsöz, nakli gerçekleştiren ekibe ve bağışı yapan aileye teşekkür etti.

Denizli’de annesi Gülizar Düzsöz ile yaşayan 21 yaşındaki Mustafa Düzsöz, 2016 yılında nefes darlığı şikayetiyle kentteki bir hastaneye başvurdu. Doğuştan kalp hastası olduğu belirlenen genç adam, Ege Üniversitesi (EÜ) Hastanesine sevk edildi. Burada tedaviye alınan Mustafa Düzsöz’e, kalbinin vücudunun ihtiyaçlarını karşılayamaması nedeniyle kalp destek cihazı takıldı. Kalp nakil listesine alınan Düzsöz, hastalığı nedeniyle üniversite eğitimine ara vermek zorunda kaldı.

Manisa’da yaşamını yitiren Burak Şodi’nin organları ailesi tarafından bağışlandı. Yapılan testlerde, nakil listesindeki Mustafa Düzsöz’ün dokularının bağışlanan kalp için uygun olduğu tespit edildi. Bunun üzerine, geçtiğimiz Cumartesi EÜ Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Özbaran liderliğindeki aynı Anabilim Dalından Prof. Dr. Tahir Yağdı, Prof. Dr. Çağatay Engin, Op. Dr. Pelin Öztürk ile Kardiyoloji Anabilim Dalından Uzm. Dr. Emre Demir’in aralarında bulunduğu nakil ekibi hazırlıklarını yaptı. Yaklaşık 5 saat süren ameliyatla başarılı ekip, nakli sorunsuz gerçekleştirdi.

“Ekibimizle gurur duyuyoruz”

EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, yeni bir hayata kavuşan Mustafa Düzsöz’ü ziyaret etti. Başarılı ekibi kutlayan Prof. Dr. Budak, "Genç bir kardeşimiz 18 aydır kalp destek cihazıyla yaşıyordu. Organ bağışının ardından başarılı bir şekilde nakil yapıldı. Genç arkadaşımız hayatına kaldığı yerden devam edebilecek. Üniversite eğitimini sürdürebilecek. Merkezimiz dünyanın önde gelen nakil merkezlerinden birisi, 300’e yakın kalp nakli yapıldı. Başarılarından dolayı hocalarımızı kutluyorum. Ege Üniversitesi Rektörlüğü olarak da hocalarımızın yanındayız” dedi.

"Eve gidebilecek duruma geldi"

Ameliyatın üstünden 48 saat gibi bir süre geçmesine rağmen hastanın evine gidebilecek duruma geldiğini belirten Prof. Dr. Özbaran, "Hastamız yaklaşık 18 aydır kalp destek cihazına bağlıydı. Eğer cihazı takmasaydık hastamızı muhtemelen kaybetmiş olacaktık. Cihaz görevini yaptı ve genç hastamız yeni kalbine ulaşıncaya kadar destekledi. Manisa’dan uygun kalp çıkınca da nakli gerçekleştik. Hastamız evine gidebilecek duruma geldi. Dilerim bundan sonra da yeni kalbiyle mutlu bir yaşantısı olur. Kalp nakli olan hastaların olimpiyatı var, Mustafa isterse olimpiyata bile katılabilir. Kalp nakline 1998 yılında başladık, aynı ekiple devam ediyoruz. Bu alanda Türkiye’nin lideriyiz. Avrupa’da da ilk 3 sıradaki kliniklerden biriyiz” diye konuştu.

"Doğuştan gelen rahatsızlık"

Hastanın kalbindeki problemin doğuştan geldiğini söyleyen Prof. Dr. Yağdı, "Kalbinde kasılma problemi vardı. Kalp kasında güçsüzlüğü olan bir hastaydı ve kalbi artık vücudun ihtiyaçlarını karşılayacak durumda değildi. Hasta bırakın normal yaşıtları gibi yürüyüp koşmayı herhangi bir insanın yapabileceği günlük rutin aktiviteleri bile yapamayacak durumdaydı. Bu nedenle hastada organ fonksiyonları bozulmayıp yaşam süresinin uzaması için kalp destek cihazı taktık. Uygun organ bulununca da nakli gerçekleştirdik ve şu an gayet iyi” ifadelerini kullandı.

"Organ bağışı artmalı"

Ameliyat ekibindeki Prof. Dr. Çağatay Engin, organ bağışının artması gerektiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Engin, "Türkiye’de kadavradan organ nakil sayıları istenilen seviyelerde değil. Son yıllarda Sağlık Bakanlığının önemli çabaları oldu ve önemli bir ivme kazanıldı. Kalp nakli sadece kadavradan yapılabiliyor. O yüzden organ bağışı kritik önem taşıyor. Ege Bölgesi organ bağışı konusunda en iyi iki bölgeden birisi, ben bağış sayısının daha da artacağına inanıyorum” diye konuştu.

"Bugüne kadar 300’e yakın hastaya kalp nakli yapıldı"

1998 yılından bu yana 300’e yakın hastaya kalp nakli yapıldığını hatırlatan Op. Dr. Pelin Öztürk ise "Kliniğimizde kalp nakline 1998 yılında başladık, bugüne kadar 300’e yakın hastaya kalp nakli yapıldı. Bu Türkiye’deki en büyük rakam ve Avrupa’da da sayılı merkezler arasındayız. Bunun haricinde dünyadaki diğer merkezlerle eş zamanlı olarak 2005 yılından itibaren, yapay kalp cihazı takmaya başladık. Bugüne kadar 600’e yakın hastamıza da kalp destek cihazı taktık" dedi.

Başarılı bir nakille yaşama tutunan Mustafa Düzsöz’ün ameliyat sonrası takibini yapacak Uzm. Dr. Emre Demir de "Hastamızı taburcu ettikten sonra, düzenli olarak kontrollerimiz olacak. Gerekli eğitimlerini verip nelere dikkat etmesi gerektiğini anlatacağız. Bir sorun gördüğümüzde gerekli müdahaleyi yapacağız. Artık daha rahat hareket edip konforu artacak. Eğitimine devam edebilecek" şeklinde konuştu.

Hiç göremediği babası da kalp hastasıymış

Evin tek çocuğu olan Mustafa Düzsöz, hiç görmediği babasıyla aynı adı taşıdığını belirtti. Annesi Gülizar Düzsöz’ün kendisine 5 aylık hamileyken kalp rahatsızlığı nedeniyle babasının vefat ettiğini dile getiren Mustafa Düzsöz, "Bana ikinci hayat şansı veren hocalarıma teşekkür ediyorum. Şu an çok iyiyim. Organ bağışında bulunan aileden Allah razı olsun. Benim gibi organ bekleyen hastalar var, o nedenle bağış yapılması çok önemli” ifadelerini kullandı.

Düzsöz, ilk olarak ara vermek zorunda kaldığı üniversite eğitimine devam edeceğini söyledi.