Siyasi irade, dar gelirlinin “bu maaş ve aylıklarla geçinemiyoruz” çığlığını sonunda duyarak, ekonomik durumlarını düzeltmeye yönelik çalışma başlattı. İktisaden geri kalmış kitleyi ilgilendiren 3600 ek gösterge, Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT), asgari ücrette vergiyi belirli oranda düşürecek ve en düşük emekli aylığını 1500 liradan 2000 liraya yükseltecek, 500 bin sözleşmeli personeli kadroya geçirecek yasal düzenlemelerin 2022 yılında hayata geçirilmesi öngörülüyor. Seçim yatırımı olarak değerlendirilse bile milyonları bir ölçüde soluklandıracak düzenlemeler sevindirici, ancak eksik. Yılların kanayan yarası olan 2000 sonrası SSK ve Bağ-Kur emeklilerini kapsayacak intibak düzenlemesi çalışmalarda yer almıyor. Düşük maaşı ile hayat pahalılığına yetişemeyen gariban emekli bundan ötürü üzgün ve tepkili. Bilindiği üzere 2012 yılında, 2000 öncesi emekli olan yaklaşık 2 milyon SSK ve Bağ-Kur’lu adına intibak yasası çıkarılmış, aylıklarda 50 ile 355 lira arasında artış sağlanmıştı. Dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, 2000 sonrası emeklileri için de intibak yasasının en kısa sürede hayata geçirileceğini açıklamıştı. Aradan 10 yıla yakın süre geçmiş olmasına karşın, yasa unutuldu, emekli eli koynunda umutla bekledi. Lakin, umutları karamsarlığa dönüştü. Gündemde olan çalışmalar arasında intibak yasasının olmayışına adeta isyan ediyor, “İntibak niye yok?” diye serzenişte bulunuyorlar. Siyasi irade 5 milyon emekliyi unutmayarak, anaların ak sütü gibi helal olan intibak hakkını onlara da vermeli. Birine var, diğerine yok. Eşitsizliğin ve adaletsizliğin giderilmesi şart. Emekli aylıklarının çok düşük olmasında üç ayrı farklı hesaplama yönetimi etken oluyor. 2000 öncesi aylık bağlama oranı yüzde 75, 2000-2008 arası aylık bağlama oranı yüzde 65, 2008 sonrası ise yüzde 45 düzeyinde. Aylık bağlama sistemine bakıldığında 2000 öncesi gösterge ve katsayı etkili olurken, 2000 ile 2008 arası ortalama yıllık kazanç üzerinden, 2008 sonrası için de ortalama aylık kazanç üzerinden hesaplamalar yapılıyor. Özellikle 2008 sonrası hesaplamalar, saptanan aylığı oldukça düşürüyor. Eğer, 2008 sonrasında işe başlanıp, sigorta bildirimi asgari ücret düzeyinden yapılıyorsa çalışılan her gün aylık miktarını geriletiyor. Yüksek aylık bağlanabilmesi için SGK’ya en az asgari ücretin 2.5 katı ve üzeri bildirimde bulunulması gerekiyor. Aksi durumda emeklilikte ele geçecek paranın bir değeri olmuyor. İşsizliğin had düzeyde bulunduğu ortamda asgari ücretle bile olsa iş sahibi olabilen seviniyor, bu durum daha az sigorta ve vergi primi ödeyecek işverene yarıyor. Sonuçta, işsizlik, düşük aylık, yüksek enflasyon ve cep yakan fiyatlar, milyonlarca garibanın değişmez yazgısı. Ne yazık ki bu kırılgan yapı, bir türlü giderilemiyor.