Samsun'da Müdürlük Önünde Mühür Eylemi Samsun’un Çarşamba İlçesi’ndeki biyokütle enerji santralinin dış kapısına mühür vurulmasını isteyen davacılar, yöre halkı ve STK’lar Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü önünde eylem yaptı

Samsun’un Çarşamba İlçesi’ndeki biyokütle enerji santraline karşı yasal sürecin içinde bulunan davacılar, yöre halkı ve STK’lar, tesisin dış kapısının mühürlenmemesine Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü önünde düzenlediklerin basın açıklaması ile tepki gösterdi.

YETKİLİLERE SESLENDİLER Çarşamba İlçesi’ndeki biyokütle enerji santrali ile ilgili Samsun 3. İdare Mahkemesi tarafından ‘ÇED gerekli değildir’ kararının bozulmasının ardından, ikinci kez içeriden mühürlenen tesisin, dış kapısının mühürlenmesini isteyen eylemciler, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü önünde toplanarak yetkililere seslendi.

'YALANLARA KARNIMIZ TOK' Grup adına basın açıklamasını okuyan davacılardan Murat Şenel, "Birkaç gündür devam eden şikayetler üzerine yöre halkı önceki akşam santralin yakınlarından canlı yayın yaparak tesisin halen çalıştığını, odun kırma işleminin devam ettiğini, kamyonların santrale sürekli ve özellikle gece malzeme taşıdığını da tespit etmişlerdir. Başından beri söylüyoruz. Biz mührü tesisisin dış kapısında görmek istiyoruz. Mahkemenin yani adalet sistemimizin verdiği mühürleme kararı sanki yerel yöneticilerin kalplerine, gözlerine, kulaklarına ve gönüllerine vurulmuştur. Bize söylenen mühür tesisin dışına değil içerideki kısımlara vuruldu yalanlarına karnımız artık toktur" dedi.

6 BİN 500 DİLEKÇE NEREDE? "Samsun'da ne yazık ki bir firmanın çıkarları, halkın çıkarlarının önüne geçirilmeye çalışılmaktadır" diyen Murat Şenel sözlerine şunları ekledi, "Santral inşaatının duyulmasından hemen sonra Çarşamba Çevre ve Çiftçiler Eğitim Derneği tarafından, Terme ve Ziraat Odaları ile çeşitli siyasi partilerin ve çevre platformlarının, TMMOB bileşenlerinin desteği ile yöre halkından toplanan 6 bin 500 imzalı dilekçe, 17 Ocak 2020 tarihinde resmi yazı ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'ne teslim edilmiştir.

Aradan yaklaşık 10 ay geçmesine rağmen cevap verilmeyen dilekçelerin akıbeti 18 Kasım 2020 tarihinde yeni bir dilekçe ile sorulmuş ancak bu dilekçeye de cevap verilmemiştir. Halkın santrali istemediğine dair dilekçelerini dikkate almayan ve nerede olduklarını bir türlü bize bildiremeyen kuruma bu kez dava sahiplerinden biri olarak şahsen müracaat etmekteyim.

Ayrıca dilekçemizi Bakanlık Teftiş Kuruluna ve Cumhurbaşkanlığına da ileteceğiz. Avukatlarımız ile beraber bu konunun da takipçisi olacağız. Valimizin bir an evvel kamunun yararlarını gözetmek suretiyle, mahkeme kararlarının yerine getirilmesi talimatını vereceğini ve konunun takipçisi olacağını biliyor ve bu adımlarını bekliyoruz. Hemen ve şimdi adalet istiyoruz. Gecikmiş adalet, adalet değildir diyor ve davamızın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine kadar gitse dahi takipçisi olacağımızı tüm yetkililere, yerel yöneticilere ve milletin vekillerine de bir kez daha duyurmak istiyoruz."

Hakan AKGÜN