CHP Aydın Milletvekili Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, Plan ve Bütçe Komisyonunda gerçekleştirilen Milli Eğitim Bakanlığı bütçesi hakkındaki görüşmelerde öğrenci yurtları ve evleriyle ilgili olarak değerlendirmelerde bulundu.

2004-2011 yılları arasında Süleyman Demirel Üniversitesi Rektörü olarak görev yaptığını hatırlatan CHP Aydın Milletvekili Baydar, “Ne rektörlüğüm öncesinde ne rektörlüğüm sırasında ne de sonrasında Türkiye’de bulunan üniversite yurtlarında karma bir model görmedim. Bir yurt yerleşkesi vardır, bu binalar kız ve erkek yurtları olarak ayrılır, sadece ortak alanlarda buluşurlar. Başbakanın dediği karma yurtlar Amerika’da ve de Avrupa’da vardır. Kendisi ya da yakınları orada kalmıştır, bilemem. Başbakan her ne kadar öğrencilere karşı ahlak bekçiliğine soyunsa da kendi sorumluluğu altındaki kurumlarda bu bekçiliğin esamesi yok. Geçen hafta içerisinde memleketim, seçim bölgem olan Aydın’ın Nazilli ilçesindeki bir yetiştirme yurdunda skandal patladı. Burada kalan kızlarımızın değişik yollarla fuhuşa sürüklendiği ortaya çıktı. Yetiştirme yurtlarıyla ilgili her gün yeni bir haberle karşılaşmaktan bıktık. Sonuç yok. Hani, Başbakanın ahlak bekçileri nerede? Milletin evine karışırken devletin evinde olanlara neden engel olunamıyor? O kızlarımızın velisi Hükûmet olarak Başbakan değil mi?” dedi.

Hakkari Üniversitesi’nde not karşılığında kız öğrencilere cinsel şantaj yapıldığı iddialarını da değerlendiren Baydar, “Üniversitede okuyan öğrencilere önce düşük not verip yükseltmek için cinsel ilişki teklif edenlerin 8’i öğretim görevlisi. İş o kadar büyük ki bir daire başkanının garsoniyer tuttuğu bilgisi bile var. Ama Başbakandan ve yetkililerden, burada oturan YÖK Başkanından tıs yok. Başbakanın Yardımcısı öğrenci evleriyle ilgili demeç veriyor: ‘Üniversite çevrelerinde bir saatliğine kiralanan evler, apartlar var’ Ahlak bekçiliğini özgür irade sahiplerinin üzerinde değil üniversitenin yönetiminde yap, Hükümet olarak sana verilmiş koruma görevini oralarda kullan. Hükümet bu alanda biraz çalışsın, Milli Eğitim Bakanlığını bu yönde kullansın, toplumu eğitsin. Yoksa, her yere baskın yaparak, her türlü cezayı vererek eğitimini tamamlayamadığınız bir toplumu bu şekilde dizginleyemezsiniz. İstediğiniz kadar yurt yapın, istediğiniz kadar okul yapın, istediğiniz kadar ders kitabı dağıtın, istediğiniz kadar kadın ve erkeği birbirinden ayırın, milli eğitimi millilikten çıkarırsanız eğitim veremezsiniz. Öğretmen adaylarınızı intihara sürüklersiniz, bu bütçeler sadece havada kalır. Rakamlar bir şey ifade etmez ve yok olur giderler. Evrensel değerlerden uzaklaşmak kimseye bir yarar getirmez. Laik yapıdan uzaklaşmanın kimseye bir yarar getirmediği görülmüştür. Bir türlü anlam veremediğim, bir şekilde, her olaya cinsellik gözüyle bakmak bir ilerleme sağlamaz, dehlizlerde kaybolup gidersiniz. Artık insanlarla uğraşmayı bırakın, mademki belirli makamlardasınız, mademki halkımız sizleri yönetime getirmiş o zaman insanlık için çalışın” diye konuştu.