Rüzgar enerjisi müracaatları bundan sonra Türkiye’de daha sistematik hale gelecek. Enerji Piyasası Denetleme Kurumu (EPDK) tarafından çıkarılan yeni lisans yönetmeliğine göre Türkiye’de rüzgar enerjisi santrali (RES) kurmak isteyenler, artık her yıl ekim ayında bir haftalığına müracaat da bulunacaklar.

Yeni düzenlemeyi Cihan Haber Ajansı (Cihan) muhabirine değerlendiren Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) Başkanı Mustafa Serdar Ataseven, “Proje stoku belli olduğu zaman, yatırım yapmak isteyenler yeni müracaatta bulunamıyorlardı. Mevcut projeleri ya da mevcut lisansları almak zorunda kalıyorlardı. Şimdi bu sistemle, bu sorun kalkmış oldu. Bu sistemle rüzgar yatırımı yapmak isteyen yatırımcılar ya da proje geliştirmek isteyen firmalar, gruplar her yıl düzenli olarak EPDK' ya başvuru yapma fırsatına sahipler. Bundan sonraki süreçte başvuru süreci sistematik hale getirilmiş oluyor.” dedi.

EPDK tarafından kasımda çıkartılan 'lisans yönetmeliği' ile her yıl ekim ayında bir hafta boyunca Türkiye'de rüzgâr müracaatları alınacak. 2015 yılında ilk başvuru bir kereye mahsus olmak üzere nisan ayında alınacak, aynı yıl ekimde başvuru bir daha başvurular yapılacak. Sonraki yıllarda ise sadece ekim ayında bir hafta süreyle başvurular kabul edilecek.

RES YATIRIMLARI ARTACAK

Bununla birlikte TEİAŞ tarafından geçtiğimiz 29 Kasım'da çıkarılan bir yönetmelikle de müracaatlar için 3.000 megavat bir rüzgar enerjisi kapasitesi açıklandı. 2007'den bu yana herhangi bir kapasite arttırımında bulunulmazken, yapılan bu yeni düzenlemeler, rüzgar yatırımcısını heyecanlandırdı. Bu düzenlemelerle birlikte RES yatırımlarında ilerleyen günlerde bir artışın olacağı tahmin ediliyor.

TÜREB Başkanı Ataseven, yeni gelişmelerin Türkiye'de bundan sonra sürdürülebilir enerji sektörünün olacağına işaret ettiğini söyledi. Rüzgar müracaatlarının daha düzenli ve sistematik olarak alınacağını dile getiren Ataseven, "Bu neyi sağlayacak? Şimdi proje stoku belli olduğu zaman, yatırım yapmak isteyenler yeni müracaatta bulunamıyorlar. Mevcut projeleri ya da mevcut lisansları almak zorunda kalıyorlardı. Şimdi bu sistemle rüzgar yatırımı yapmak isteyen yatırımcılar ya da proje geliştirmek isteyen firmalar, gruplar her yıl düzenli olarak EPDK' ya başvuru yapma fırsatını bulunduruyorlar ve bundan sonraki süreçte başvuru süreci sistematik hale getirilmiş oluyor.” diye konuştu.

Ataseven, 1 Kasım 2007'den bu yana yaklaşık 78 bin 800 MW müracaat yapıldığını belirterek, bunların değerlendirilmesi ve lisanslandırılması ve yatırıma geçmesinin çok uzun süreçler aldığını belirtti. Ataseven, “Rüzgar sektörü olarak 6 yıldır müracaatlarla uğraşıyoruz, ama bundan sonraki süreçte daha belirgin düzenlemelerin olduğu taşların yerine oturduğu bir sektörden bahsediyor olacağız. Böylelikle rüzgar sektörü de hızlı ivmeyle gelişmeye başlayacak.” ifadelerini kulandı.

"YATIRIMCI YENİ ÖLÇÜM İSTASYONLARI KURACAK"

TEİAŞ tarafından açıklanan kapasitelerle ilgili de illere göre yatırımcıların yeni ölçüm istasyonlarını kuracaklarını da açıklayan Ataseven, “Minimum bir yıllık ölçüm yapacaklar, bu ölçümlerden sonra enerji raporlarını alarak EPDK' ya rüzgar müracaatında bulunabilecekler.” bilgisini verdi.

2013 EN FAZLA SANTRAL DEVREYE ALINDIĞI YIL OLACAK

Ataseven, Türkiye'de 2013 yılında rüzgar santrali 1000 megavata yakın rüzgar santralinin devreye alınacağını açıkladı. Bunun da Türkiye'de bu güne kadar yıl içerisinde en fazla rüzgar santralinin devreye alınacağı yıl anlamına geldiğini söyleyen Ataseven, şöyle konuştu:

“Bununla birlikte yaklaşık 2800-2900 megavata ulaşmış olacağız. Diğer bir rekorda en fazla inşa halinde olan santralin olduğu bir yıl 2013. 1000 megavat rüzgar santrali 2013 yılında inşa halindeydi. Bu daha fazla olamaz mıydı? Elbette daha fazla olabilirdi. Bu yıl rüzgar yatırımcıları maalesef ikinci aylardan itibaren yani şubat ayından beri rüzgarla ilgili izinlerini, orman izinlerini beklemek zorunda kaldılar ve hala da sorunlar çözülebilmiş değil. Şu an da Orman Bakanlığı'nın düzenlemelerini bekliyor rüzgar yatırımcıları. Eğer Orman Bakanlığı ile ilgili süreçlerde tıkanıklık olmasaydı, 2013 yılı itibariyle 3000 megavat üzerinde rüzgâr santralinden bahsediyor olacaktık.”