Facebook ve Facebook'a bağlı diğer uygulamalarda seçimleri etkileyebilecek suistimaller için seri girişimler yapılıyor. Özellikle Instagram ve Facebook uygulamalarında reklamlar yayınlanmadan önce reklamverenlerin kim olduğuna dair tüm ayrıntıların talep edileceği söyleniyor.

Independent'taki habere göre, yapılan son değişikliğe göre Facebook hem hükümetlerin hem de kullanıcıların güvenini geri kazanmak için ABD'li reklamverenlerin 'onaylanmış kurumlar' olmalarını isteyecek. Politika ve sosyal konularda Facebook'a bağlı herhangi bir mecraya reklam verebilmek için resmi bir kurum olmak ya da en azından sabit iletişim bilgilerini göndermek gerekecek.

2019'un Ekim ayına kadar tüm reklamverenlerin yeni kurallara uyması istenecek. Kuralları ihlal eden reklamverenlerin reklam anlaşmaları feshedilecek. Facebook, Mayıs 2018'de reklamverenlerden feragatname talep etmiş, bazı reklamverenler ise yanıltıcı feragatnamelerle olmayan bir kurum adına kayıt olmuştu.

Facebook ürün müdürü Sarah Schiff "2018 yılında bu feragatnameleri kötüye kullanan kişileri kanıtlarıyla beraber gördük. Bu nedenle tüm çabamız bu süreci güçlendirmek adına atılmış adımları kapsıyor" dedi.

Ücretli Facebook reklamları bir süredir siyasi kampanyaların ve diğer kuruluşların seçmeni manipüle etmek amacıyla kullandığı bir araç haline gelmişti. Bully Pulpit Interactive adlı şirketin araştırmalarına göre Donald Trump, 2020'deki seçim için Facebook'taki seçim kampanyasına 10 milyon dolara yakın para harcadı.

Sonuç olarak Facebook, reklamverenlerden talep ettiği bilgileri adım adım arttırdı. Reklam skandallarına kadar herhangi bir şart koşmayan şirket, geçen sene sadece ABD kaynaklı bir posta adresi ve kimlik belgesi istiyordu.

Yeni kurallara göre ise bu bilgilerin yanında bir telefon numarası, onaylı web sitesi, Federal Seçim Komisyonu kimlik numarası, vergi tescilli kuruluş kimlik numarası ve işletmeye ait e-posta adresi ve bu e-posta adresinin devletin web sitesinde eşleştirilmiş olmasını talep edecek.