İlkadım Belediye Meclisi eylül ayı ilk toplantısı, belediye binasının toplantı salonunda yapıldı. 3 imar maddesinin görüşüldüğü meclise İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş başkanlık etti. Gündem maddeleri ilk önce komisyona havale edildi. Komisyonda görüşülen maddeler tekrar meclise geldi ve kabul edilerek karara bağlandı. Komisyon arasında özel açıklamalarda bulunan Başkan Demirtaş, kamuoyu tarafından merak edilen konulara açıklık getirdi.

İŞE ALACAĞIM TAAHHÜDÜMÜZ OLMADI

Seçimden önce kimseye iş vaadinde bulunmadığını ve işçi de almadıklarını ifade eden Necattin Demirtaş, “İşe girmek için eylem yapanlar oldu. Bizim kimseye, ‘seçimi kazanırsak, sizi işe alacağım’ diye bir taahhüdümüz olmadı. Sonuçta seçimle sizle beraber olan insanlar var. Böyle bir arayış ve umut içerisine giriyorlar. Şu anda belediyenin mali yapısı iyi olmasına rağmen vatandaşların vergi ödememesinden kaynaklanan ve İller Bankası’ndan gelen paylarda kesinti olması sebebiyle çok istediğimiz bir durumda değiliz. Bu bize özel değil, tüm belediyelerde durum hemen hemen aynı. Yeni bir yük getirecek işlerden kaçınmaya gayret ediyoruz. Şu anda bu çerçevede işimizi sürdürüyoruz. Personel alımı şu anda gündemimizde yok. İŞKUR üzerinden olursa olur, onların üzerinde çalışıyoruz. Yapabilirsek onları yapacağız. Yoksa belediyede personel alacak bir dermanımız yok. Belediye bütçesinden karşılayacak bir durumumuz yok. Henüz işçi almadık ama almak istiyoruz. Almak için formül arıyoruz. Bulabilirsek alacağız” diye konuştuk.

ALINAN ÖNLEMLER MÜDÜRÜMÜZÜN ÖLMESİNİN ARDINDAN ALINMADI

Belediye Personel Müdürü Ahmet Önder’in (63) korona virüsüne yakalandıktan sonra vefat etmesi ve belediyede alınan önlemler hakkında konuşan Başkan Necattin Demirtaş, “Sevdiğimiz bir kardeşimizi kaybettik. Onun üzüntüsü içerisindeyiz. Hiç de beklediğimiz bir durum değildi. Personel Müdürü Ahmet Önder’e, korona teşhisi konulduktan sonra evde tedavi görmesi uygun görüldü. Kendisiyle telefondan da görüşüyorduk. Sıkıntılı bir durumu gözükmüyordu. Hastaneye kaldırıldıktan sonra kalp krizi geçirdiği söyleniyor. Masajla kalp atışı geri getirilse de bir sonraki krizde hayatını kaybetmiş. Doktorlar, korona virüsüne bağlı olarak kalp krizi geçirebileceklerini söylemiş. Herkes gibi ben de korona virüsünün bunu tetiklediğini düşünüyorum. Belediyede alınan önlemler, ölüm olayının ardından alınan önlemler değil. Belediye binasına gelen herkes dezenfektan havuzundan geçip, ateşi ölçülüyor. Birimlere alınırken de bunlar yapılıyordu. Alınan önlemlere rağmen olmaz diye bir şey yok, olabiliyor. Belediye halkla iç içe olan bir yer. Biz de birçok insanla iç içeyiz. Yarın bu durum bizde de çıkabilir. Bunun için her alanda vatandaşlarımız ve çalışanlarımızı korumak için her türlü önlemi alıyoruz” dedi.

BURASI YATMA YERİ DEĞİL

AK Parti Grubu tarafından kendisine iletilen, “Belediyede personellerin fazla mesai ve primleri ödenmemiş. Ayrıca bazı personellerin çöp kamyonun arkasında çalıştırılmaya başlandığını öğrendik. Bu kararlar siyasi mi?” sorusuna da cevap veren Başkan Demirtaş, şunları söyledi:

“Vatandaşlardan alacağımız 90 milyon TL’lik vergiden sadece yüzde 10’unu tahsil ettik. İller Bankası’ndan alacağımız paylar da 4’te 1 geriledi. Tahsil edilen vergilerin belirli bir oranı bize gönderildiği için bu azalma oldu. Elimizde bulunan imkanlar ile işçilerin fazla mesai ve prim ödemelerini gerçekleştiremedik. Daha kötü zamanlardan da geçtik. İşçiler maaş da alamadı. Ama şu anda maaşlar ödeniyor. Kazanımları da alacak olarak hanelerine yazılıyor, bordrolarına yansıyor. Mali durum düzelince kendilerine ödenecek. Ben, siyasi fikri ne olursa olsun adaletten yanayım. Buraya ekmek parası için gelen adam, kendine verilen görevi yapacak. Yapmayan adamı burada barındırmayacağız. Millet dışarıda ‘ekmek’ diye ekmek oluyor biz burada adamın keyfini almaya çalışıyoruz. Böyle bir dünya yok. Çalışıyorsa sıkıntı yok. Siyasi değil, kime ne görev veriliyorsa yapacak. Burası yatma yeri değil. Adam kayırmacılığı yapılırsa yanlış olan bu olur. Bize her siyasi düşünceden insan oy verdi. Bunun bilincinde ve farkındayım. Burada şunu tutup, bunu atmak gibi bir niyetimiz asla olamaz. Benim personelim de olaya benim gibi bakacak. Bakmayanlarla çalışmayacağım.”