Kayseri’de korona virüse yakalandıktan sonra tedavi altına alınan Uzman Doktor İsa Üzüm’ün yaşadıkları ve anlattıkları virüsün insan vücuduna verdiği tahribatı gözler önüne serdi. Vatandaşlara ’Bana bir şey olmaz, çoğu kişi ayakta atlatıyor demeyin’ diyerek uyarılarda bulunan Üzüm, "Nefes alamıyorsunuz, daralıyorsunuz ve lavaboya gidip gelmek bile eziyet haline dönüşüyor" dedi.

Kayseri’de özel bir hastanede Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı olarak çalışan Dr. İsa Üzüm, bir süre önce ateş, halsizlik ve eklem ağrıları şikayetiyle başvurduğu hastanede korona virüse yakalandığını öğrendi. Kayseri Şehir Hastanesi’nde tedavi altına alınan Üzüm’ün yaşadığı hastalık sürecinde yaşadığı zorluğu İhlas Haber Ajansı görüntüledi. 24 saat boyunca burnuna takılan oksijen kanülü ile tedavisine devam eden Üzüm, "Kendi hastanemizde işlerimizi yapmaya devam ederken nereden kaptığımızı bilemediğimiz bir şekilde bu virüsle bizde karşı karşıya kaldık. Her sağlıkçının risk altında olduğu gibi herhalde bizde bir şekilde kaptık. Ateş, halsizlik ve eklem ağrıları şikayetiyle başladı. Virüs tespit edilir edilmez gerekli tedaviler başladı ve doktor arkadaşlarla beraber hemen organize olduk. Hızlı bir tedaviye rağmen tablo ilerledi ve akciğerlerimize indi. Herkesin bildiği gibi virüs akciğerlere indikten sonra problem başlıyor. Asıl yorucu ve sıkıntılı olan taraf bu oluyor. İnsanların karar verme noktasın sorun yaşadığı yer burası. Nasıl olsa ciğere inmiyormuş, yüzde 90’ı ayakta atlatıyor gibi muhabbet çok dönüyor ya, inanın yaşayınca hiç öyle olmadığı anlaşılıyor. Günlerce burada yatıyorsunuz, nefes alamıyorsunuz, daralıyorsunuz ve lavaboya gidip gelmek bile eziyet haline dönüşüyor. Son 10 gündür burnumdaki oksijen kanülünden hiç kurtulamadım. 24 saat boyunca hep böyle oksijen almak zorundayım. Konuşurken hep nefesimde daralma yaşıyorum. Sağlıkçıların belki yüzde 15’i bunu aldı. Kurtuluşumuz olmuyor ama bu salgını sağlıkçılar bitirmeyecek. Bu salgını bitirecek toplumun kendisidir. Ne yapmamız gerekir bilemiyorum ama bu çok zor bir süreç. Bende kendimin bu kadar ağır bir tabloyla karşı karşıya kalacağımı beklemiyordum ama ne kadar yorucu olduğunu şunu yaşadıktan sonra anladım. Günlerdir uyumadım" ifadelerini kullandı.

Herhangi bir kronik rahatsızlığının bulunmadığını, sigara ve alkolde kullanmadığını söyleyen Üzüm, "Benim hiçbir kronik rahatsızlığım yok. Yaşımda çok ileri değil. Alkol ve sigara gibi bir alışkanlığımda yok. Demek ki bir şekilde etkileniyorsunuz. Ne olur özellikle genç arkadaşlar bu manada biraz daha serbest davranıyorlar gibi görünüyor. Bu virüs genç, yaşlı hiç fark etmiyor. Yapılacak şey belli. Ben hastalarımı da söylüyordum. Hepiniz bizim kadar virüsü öğrendiniz. Nasıl korunacağını da biliyorsunuz. Gereğini yapın. Bu kadar basit. İnanın çok yorucu oluyor. Nefesiniz daraldığında o nefes alamadığınız süreçler o kadar can sıkıcı oluyor ki; moraller bozuluyor, bitmeyecek mi, hem bu oksijene bağlı olarak mı yaşayacağım gibi kaygılar bile başlıyor. O yüzden Allah hiç kimseyi bunlarla imtihan yaşatmasın. Bizim imtihanımızı da kolay etsin" dedi.