Denizli'deki trafik kazasında  şoförüyle hayatını kaybeden Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Alper, Fetullahçı Terör  Örgütü (FETÖ) ile mücadelede gösterdiği üstün gayret ve gerçekleştirdiği çeşitli  projelerle hafızalara kazındı.

Şoförü Muzaffer Akşehirli'nin kullandığı 20 AB 548 plakalı otomobille  Honaz ilçesindeki Denizli D Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna giderken Merkezefendi  ilçesine bağlı Bozburun Mahallesi'nde Uğur T'nin (53) kullandığı 64 DL 821  plakalı hafriyat yüklü kamyonun çarpması sonucu yaşamını yitiren Alper, kentte  birçok çalışmaya imza attı.

Yaklaşık 2 yıl önce Denizli'ye atanan Alper, ceza infaz kurumlarında  uyguladığı sosyal projelerle adından söz ettirdi.

ZEN-CE MARKASINI 15 MAYIS’TA AÇIKLAYACAKTI

Bozkurt Kadın Açık Ceza İnfaz Kurumu ve Çocuk eğitim Evi Müdürlüğünce,  kadın mahkumların ürettiği tekstil ürünlerinin marka çatısı altında satılması  için çalışma başlatan Alper, ürünlerin "Zen-Ce" markası ile piyasaya sunulması  için marka ismini tescil ettirdi ve çalışmaları son haline getirdi.

Bozkurt'taki çalışmanın meslek hayatı için çok önemli bir yere sahip  olduğunu sık sık vurgulayan Alper, AA muhabirine de önceki gün ZEN-Ce markasının  isim hakkının alındığını ve kadın mahkumların ürettiği tekstil ürünlerinin marka  çatısı altında satılması için çalışmaların bittiğini aktarmıştı.

"Zen-Ce" markasının tanıtımı için 15 Mayıs'ta gazetecilerle bir araya  gelmeyi planlayan Alper, Bozkurt Kadın Açık Ceza İnfaz Kurumu ve Çocuk Eğitim Evi  Müdürlüğünde meslek öğrenen mahkumlarla yakından ilgileniyor, çıktıklarında  onların tekstil fabrikalarında iş bulmaları için sanayicilerle görüşmeler  yapıyordu.

Cesareti, feraseti, hukuka inancı, çalışkanlığı, kutsal bildiği vatanı  ve millet için mücadele azmi son derece yüksek olan Alper, FETÖ'nün darbe  girişimi gecesi de büyük bir sorumluluk almıştı. Başsavcı Alper, darbeci  askerleri bizzat kendisi sorgulamış ve şüphelilerden bazıları 36 saat süren  işlemlerin ardından tutuklanmıştı.

DENİZLİ’DE 250 FETÖ SORUŞTURMASI

Alper, FETÖ'nün darbe girişiminde bulunan askerler hakkındaki ilk  iddianameyi de hazırlayarak darbeci askerleri hakim karşısına çıkaran ilk  başsavcı oldu. Alper, FETÖ ile mücadelesi sayesinde kentte 250 civarında  soruşturma açılmasını sağladı.

Çocuklarıyla helalleşmiş

Kazada hayatını kaybeden Başsavcı Mustafa Alper, kentte görev yapan  gazeteci Engin Ünal'a verdiği röportajda, darbe girişimi gecesi çocuklarıyla  vedalaşmasını şu sözlerle dile getirmişti:

"Ben bugüne kadar hep helal lokma yedim ve size de helal lokma  yedirdim. Devletin okullarında okudum. Ülkeme karşı sevgi ve saygımı hiç  kaybetmedim. Şimdi ben gideceğim, geri dönmeyebilirim. Geri dönmediğim zaman  anneniz size sahip çıkar. Annenize bir şey olursa anneannenize ya da babaannenize  gidin. Bankamatik kartımı bıraktım, içinde maaşımdan arta kalan miktar olduğunu  söyledim. 15 bin lira kadar para olan banka hesap cüzdanını da verip bununla da  hayatınızı devam ettirirsiniz. Anneanneniz ve babaanneniz size sahip çıkacaktır.  Bunlar gelir geçer. 10 yıl, 20 yıl, belki 30 yıl sonra babanızın cenazesini alıp  Demokrasi Şehitliğine defnederler. Korkmayın, babanızdan asla utanmayın."

17 savcıyla soruşturmalara başladı

Alper, darbe girişimi sonrasında kentte katıldığı çeşitli  etkinliklerde de 15 Temmuz gecesi yaşananlara ilişkin şunları anlatmıştı:

"O gece hemen lojmanın aşağısına inip meslektaşlarımla bir strateji  üretmeye çalışmıştık ancak bazı meslektaşlarının ekmek almak üzere dışarıya  gittiğini ve 'Ekmek alalım nasıl olsa birkaç gün çıkamayacağız' dediğini işittim.  Eşim ve çocuklarım evdeyken hemen kıyafetimi değiştirdim. Tabancamı aradım ancak  eşim 'tabancanı alma, ben seni tanıyorum bir çatışma olursa ilk ateş eden  olursun. İki koruman var, onlar gereğini yaparlar. Öleceksek bir kere ölürüz'  dedi. O gün ailemizle ve çocuklarımızla vedalaştık. 'Biz helal süt emdik, bugüne  kadar da devletimizin helal lokması ile büyüdük, onun helal okullarında okuduk ve  evimize helal lokma getirdik. Belki bugün bir daha geri dönmeyebiliriz ama belki  10 yıl sonra belki 20 yıl sonra bu millet bizi demokrasi şehidi yargı şehidi  olarak hatırlayacak' dedik. Hemen planlamayı yaparak aklıselim tüm  meslektaşlarımızla beraber konuyu deruhte ettik. O gün Denizli'de bir destan  yaşandı. Halkımız sokakta ihtilale karşı dururken biz de ihtilalin  giderilebilmesi ve suç işleyenlerin yakalanabilmesi için gerekli kararları  verdik. 17 cumhuriyet savcısı hiç uyumadan derhal soruşturmalara başladı ve  ihtilal girişiminden tam 36 saat sonra tüm ihtilal girişiminde bulunan  şüpheliler, İzmir F Tipi Kapalı Cezaevindeydi."

İki çocuk babasıydı

Muğla'nın Kavaklıdere ilçesinde 1969'da doğan Mustafa Alper, 1995'de  Ankara'da hakim-savcı adayı olarak mesleğe başladı. Stajının akabinde  Konya-Ereğli, muş-Varto, afyonkarahisar-Dazkırı ve Çanakkale'de Cumhuriyet  savcısı olarak çalışan Alper, İskenderun, Van Cumhuriyet Başsavcılığı, Van Bölge  Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı ve Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı  görevlerinde de bulundu.

Hakim Hatıran Alper ile evli olan ve iki kızı bulunan Alper, 13 Temmuz  2015'ten itibaren Denizli Cumhuriyet Başsavcısı olarak görev yapıyordu.

Kaynak.Milliyet