İçişleri Bakanı Selami Altınok, 22 Temmuz'dan bu yana 2 bin 483 terör olayının meydana geldiğini, buna karşı yurt içinde ve dışında 4 bin 328 operasyon düzenlendiğini belirterek, operasyonlarda ölü, yaralı, teslim olan, yakalanan 2 binin üzerinde teröristin etkisiz hale getirildiğini bildirdi. Terör örgütünün sözde şehitliklerine yapılan operasyon fotoğraflarını da gösteren Altınok, "Muş Varto'da sözde şehitlik dedikleri yerin yanındaki binalara yaptığımız operasyonlarda, 35 tane kalaşnikof, M-16'lar aldık. Herhalde kalaşnikoflara namaz kıldırmıyorlar" dedi.

Türkiye'nin teröre karşı 30 yıldır devam eden silahlı mücadeleyi farklı yollarla çözebilme gayretine girdiğini ifade eden Altınok, Suruç'ta ve akabinde 22 Temmuz'da Ceylanpınar'da iki polisin uykularında şehit edilmesinin ardından hükümetin çok büyük bir kararlılıkla yurt içinde ve yurt dışında bütün terör örgütlerine karşı yoğun bir mücadele başlattığını söyledi. "Bu mücadele azmi ve kararlılığı, başarımızdaki en büyük etkenlerden bir tanesidir" diyen Altınok, bu azim ve kararlılıkta özellikle barışın tadını alan vatandaşların da devletin yanında yer almasının çok büyük bir etken olduğunu kaydetti.

4 bin 328 operasyon düzenledik


22 Temmuz'dan itibaren toplamda bölgede ve bölgenin dışında münferit yerlerde olmak üzere 2 bin 483 terör olayının meydana geldiğini açıklayan Altınok, bu olaylara karşı da jandarma, emniyet ve silahlı kuvvetlerin yurt içinde ve dışında toplam 4 bin 328 operasyon gerçekleştirdiğini söyledi. Güvenlik kuvvetleri arasındaki eşgüdümün operasyonlardan iyi sonuç alınmasını sağladığını kaydeden Altınok, "Toplamda da gerek yurt içinde gerek yurt dışındaki operasyonlar sonucunda ölü, yaralı, teslim olan, yakalanan, toplam sayı olarak söyleyebilirim, 2 binin üzerinde terörist etkisiz hale getirildi" diye konuştu. Silvan, Nusaybin, Kars, Şırnak ve Hakkari'de yoğun şekilde operasyonların devam ettiğini belirten Altınok, güvenlik kuvvetlerinin büyük moral ve movitasyon yüklü durumda olduklarını ifade etti.

Bine yakın ağır silah ele geçirildi


Terör örgütlerinin dış destekçileri vasıtasıyla rahatlıkla silah elde etme imkanı bulduğunu söyleyen Altınok, 3 aylık süreç içinde bine yakın uzun namlulu ve ağır silah ele geçirildiğini açıkladı. Altınok, tarımda kullanılan ve el yapımı patlayıcıların hammadesini oluşturan amonyum nitratın kontrollü şekilde dağıtımı ve Hatay'dan Kuzey Irak'a kadar silah ve mühimmat geçişini engelleme noktasında sınır güvenliği konusunda çok önemli çalışmalar yaptıklarını söyledi.

Türkiye'nin 1990'lara dönmediği gibi 1990'larda kalan bir devlet de olmadığını söyleyen Altınok, gayri milli hasılanın 800 milyar doları aştığını belirterek, "Böyle olunca da hem Türk Silahlı Kuvvetlerimizin hem emniyetimizin hem jandarmamızın hem kişisel manada kullanacakları araç teçhizat noktasında güvenliklerini sağlayacak teçhizatlarını artırıyoruz" dedi.

22 ilde 231 özel güvenlik ve askeri yasak bölge


Özellikle kırsal alanlarda yapılan operasyonlarda vatandaşları terörden ayırarak teröristle mücadele ettiklerini belirten Altınok, "Vatandaşımızın saçının bir teli her şeyden daha önemli" diye konuştu. 22 ilde 231 bölgede özel güvenlik ve askeri yasak bölge uygulaması uygulandığını kaydeden Altınok, "Vatandaşımızla teröristi ayıracağız, teröristle ve terörle mücadele edeceğiz. 'Vatandaşımızın canı yanmasın' diye özel gayret edeceğiz, özel itina edeceğiz ki gösteriyoruz" dedi.

Terör örgütü yaptıklarını devlete maletme gayretinde


"Terör örgütünün bölgede algı yönetme gayretleri vardır" diyen Altınok, "Terör örgütünün vatandaşımıza silahını, kurşununu, roketini çevirmekte, bir sürü vatandaşımızı katletmekte ama bunları kendi cephesinden bakarak Türkiye Cumhuriyeti devletine maletme gayretinde olduğunu görüyoruz" dedi. Terör örgütünün yuvalandığı yerlerden hiç gözünü budaktan sakınmadan kime attığını düşünmeden roket, kurşun ve başka türlü silahlarla saldırdığını söyleyen Altınok, bu arada sivil vatandaşa gelenlerle de çok büyük bir algı yönetimi yapmaya çalıştığını söyledi. Altınok, "Biz çok hassas ve çok dikkatli bir şekilde operasyonları yapıyoruz" diye konuştu. Beytüşşebap'ta yaralıları almaya giden ambulans şoförünün PKK'lılarca şehit edildiğini hatırlatan Altınok, "Hiçbir savaşta, hiçbir çatışmada sağlık personeline bu yapılmaz, yanlıştır. Hukukla da uluslararası hukukla da örtüşen bir şey değildir. Bu PKK'nın her zaman yaptığı bir yöntemdir" ifadelerini kullandı.

Okul bahçesine bomba koyup 7 çocuğumuzu yaraladılar

Örgütün, "eğitim ve öğretimin boykot edilmesi" yönünde çağrıda bulunduğunu, bölgedeki vatandaşların hiçbirinin bu çağrıya uymadığını ve okulların açık olduğunu belirten Altınok, terör örgütünün Diyarbakır Sur'da bir okulun bahçesine koyduğu bombayla 7 çocuğu yaraladığını ifade ederek, "Bu terör örgütünün en belirgin özelliklerinden bir tanesidir" dedi.

Mezarlara dokunmuyoruz, birçoğunun da boş olduğunu düşünüyoruz

Muş Varto, Ağrı Tendürek, Nusaybin Bagok, Kars Çemşe-Madur'da, Bitlis Sehi ormanlarındaki sözde şehitliklerin yerel yönetim desteğiyle yapılmış yerler olduğunu söyleyen Altınok, bu belediyelerin yardımlarıyla ilgili soruşturmalar sürdüğünü söyledi. Altınok, "Terör örgütünün bütün örgüt liderlerinin flamalarının olduğu resimler ve burada eğitim kampları yapıyorlar, mahkemeler kuruyorlar. Masum vatandaşlarımızın canını yakıyorlar. Muş Varto'da sözde şehitlik dedikleri yerin yanındaki binalara yaptığımız operasyonlarda, 35 tane kalaşnikof, M-16'lar, yüzlerce mermi yakaladık. Herhalde kalaşnikoflara namaz kıldırmıyorlar" dedi. Mezarlara dokunmadıklarını belirten Altınok, "İçinde defnedilmiş biri var veya yok. Birçoğunun da boş olduğunu düşünüyoruz. Göstermelik olarak o mezarların yapıldığını düşünüyoruz" dedi. Altınok, "Parkeler döşenmiş, binalar yapılmış, etrafına duvarları çekilmiş, sözde flamalar var. Buna devletin müsaade edebilmesi söz konusu değildir. Zaten dinle diyanetle, inançla alakası olmayan örgütün camiyle, cemeviyle de herhangi bir bağlantısının olmadığını da göstermiş olduğum resimlerden de gördünüz. Buralar örgüt evi, sözde mahkeme olarak kullanılıyor. Muş'taki operasyonda rehin tutulan 14 yaşındaki bir çocuğu kurtardık. Ormanların tepesinde normalde kamyonun dahi zor çıkacağı yollardan 3 katlı tripleks villalar yapmışlardı, sözde şehitlik, mezarlık dedikleri yerlerin çevresine tamamını yıktık. Bundan sonra kalanlar varsa onları da yıkmaya devam edeceğiz. Devlette otoriteye ortaklık söz konusu olmaz. Devlet hiçbir şekilde hiçbir paralelliği kabullenemez ve buna fırsat vermez" diye konuştu.

"PKK herhalde hayallere kapıldı"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Avrupa'da yaşayan vatandaşlara seslenirken, PKK'yı kastederek, "Puslu havada kendilerini dev aynasında görenler etraf aydınlandığında gerçekle bir kez daha yüzleşecekler" dediği hatırlatılarak "Sizce PKK kendisini fazla güçlü mü gördü?" sorusu üzerine Altınok, "Türkiye'nin bulunduğu coğrafyada son 3-5 yıldır yaşadığımız savaş ortamı, Suriye'deki, Irak'taki, Ortadoğu'da yaşananlar, Arap baharı sonucunda PKK'da kendisine sunulan birtakım önerilerle herhalde hayallere kapıldı diye düşünüyorum. Ama Türkiye Cumhuriyeti devletinin gücü, 4 bin yıllık geleneği, buna müsaade etmez, etmeyeceğini de gördüler. İki, iki buçuk aylık süreçte devletin teröre, terörün yandaşlarına hukuki çerçevede vermiş olduğu cevapla herhalde gerçeği görmüşlerdir diye düşünüyorum" dedi.

90'lı yıllarda kalan terör örgütü

"90'lı yıllar söylemini kesinlikle kabul etmiyoruz" ifadesini kullanan Altınok, "Türkiye Cumhuriyeti devleti, hep hukuk çerçevesi içinde yapıyor. 90'lı yıllar söyleminde terör örgütü kaldı, 90'lı yıllar söylemini terör örgütü gerçekleştiriyor. Babasına yemek götürürken, 3 tane çocuğu babasız bırakırken örgüt, terör örgütü. Okulun bahçesinin duvarına bombayı asıp patlatıp, 7-8 tane çocuğumuzun daha sabi diyebileceğiniz 5-6 yaşındaki çocuklarımızı yaralayan terör örgütü. Ekmek almaya giden çocuğumuzun askeri aracın geçişinde patlatmak üzere koyduğu bombayı patlatıp da paramparça eden terör örgütü. 90'lı yıllarda kalan terör örgütüdür" diye konuştu.

385 bin personelle tedbirimizi alıyoruz

Seçim güvenliğiyle ilgili her türlü duruma göre tedbir aldıklarını anlatan Altınok, "255 bin polis ve 130 bin Kara Kuvvetleri personeli takviyeli jandarma olmak üzere 385 bin güvenlik kuvvetimizle seçim güvenliği noktasında tedbirlerimizi alıyoruz. Benim umudum çok fazla bir sıkıntı olmayacağı yönündedir. İhtiyaç olması halinde hava, deniz araçlarından da yararlanarak sandıkların taşınması, götürülmesi, getirilmesi noktasında bir sıkıntı yaşamama durumunu sağlamaya çalışıyoruz" dedi. Kış aylarından kaynaklanan sıkıntılar yaşanması halinde de önlem aldıklarını anlatan Altınok, "Kamuya ait kar üstü araçları, greyderler, karla mücadele noktasında elimizdeki enstrümanlarla, sandıkları götürüp, getirip, seçimin sağlıklı yapılmasını sağlayacağız" diye konuştu.