Estetik Cerrahi, günden güne tazelenen bir cilde ve yenilenen bedene kavuşmayı sağlayarak 10 yaş daha genç gözükmenin sihirli anahtarını sunuyor.
Tüm dünya genç ve sağlıklı kalmanın peşinde koşuyor. Estetik Cerrahi ise genç kalabilmenin sihirli anahtarını sunuyor. Elveda denilen yıllara inat, günden güne tazelenen bir cilde, yenilenen bedene kavuşma imkanını veren estetik cerrahi, 10 yaş daha genç gözükebilmek fırsatı sunuyor.
Estetik International Sağlık Grubu doktorlarından Op. Dr. Yücel Sarıaltın, olduğunuzdan daha genç gözükmenin sırlarını şu sözlerle açıkladı: “Hemen herkes 30’lu yaşlarda aynalardaki aksine bakıp, hafif form kayıpları yaşadığının farkına varır. Özellikle 30-40 yaş arası geleceğe yatırım yapmak için en doğru yaş aralıklarıdır. Bu yaş aralığında yaptıracağınız önlem uygulamaları, 40’lı, 50’li ve hatta 60’lı yıllara daha rahat, dinç, diri ve daha genç girmenizi sağlayacaktır. Önce beslenmeyle başlayalım. Hayatınızdan suyu, sebzeyi ve meyveyi eksik etmeyin. Cildinizi nemlendirin ve güneş ışığından koruyun. Hiç alternatifi yok, kesinlikle sigarayı terk edin. Spor, sabit kiloda kalma ve stresden uzak bir yaşam tarzı şart. Tüm bunları yaptıktan sonra medikal ve estetik cerrahiden yardım alabilirsiniz.”
YAŞLI GÖSTEREN YÜZ KUSURLARI
Yüzümüzdeki yaşlı gösteren kusurları sıralayan Op. Dr. Yücel Sarıaltın, ince çizgiler, gıdık ve boyun bölgesinin yaşı en fazla belli eden alanlar olduğunu söyledi. Sarıaltın: “Hindi boynu olarak da tanımlanan sarkmış, kırışmış gıdık ve boyun bölgesi, yüz güzelliğinize gölge düşüren ve sizi olduğunuzdan çok daha fazla yaşlı gösteren alanlardır. Yine ince çizgilerle başlayıp, giderek derinleşen kaz ayakları, dudak üstü ve alın çizgileri, form kayıplarını belli ederler. Bunun için kliniklerimizde öncelikle ameliyatsız tekniklere yöneliyoruz çünkü cerrahi girişimlerde kesi yapıldığı için, iyileşme süreçleri uzuyor, komplikasyon riski artıyor. Botoks, yağ enjeksiyonları, Örümcek Ağı Tekniği, tüm bu sorunların önüne geçmemizi sağlıyor” diye konuştu.
SAÇLAR ÇOK ÖNEMLİ
“Seyrekleşen ve gençlik zamanlarındaki gibi canlı ve gür kalamayan saçlar kesinlikle yaş alma sinyalleri verir” diyen Op. Dr. Yücelsarıaltın, saçların canlanması için, Estetik International laboratuvarlarında geliştirilen Organik Saç Ekimi enjeksiyonunu önerdi. Sarıaltın, “Normalde Organik Saç Ekimi için kullandığımız, hastanın bölgesel yağlanma alanlarından alınarak, kök hücreden zengin hale getirdiğimiz yağlı sıvıyı, saçların canlanması ve tekrar sağlık kazanması için de kullanıyoruz. Bu sıvı sayesinde, saçların dökülmesi duruyor ve etkili bir şekilde canlanma başlıyor” ifadelerine yer verdi.
DUDAKLARIN PARLAK VE DİRİ GÖZÜKMESİ GEREKİR
Dudakların güneşten en fazla etkilenen bölge olması ve zaman içinde renk ve diriliğinde kayıplar yaşanması yine yaşlı gösteren unsurlardan bir tanesi. Sarıaltın “ Öncelikle yaz kış dudakların nemsiz bırakılmaması gerekiyor. Yüksek koruma faktörlü dudak koruyucularını önerebilirim. Eğer bir form kaybı yaşanıyorsa, dudaklara yapay enjeksiyonlar yerine, hastanın kendi yağıyla hazırlanan kök hücreden zenginleştirilmiş yağ enjeksiyonu yapılabilir. Bu sayede hem dudaklara dirilik kazandırılır, hem de kaybolan canlılığı kök hücre sayesinde tekrar yerine gelir” dedi.