Taylan YILDIRIM/İZMİR, () - DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Kıbrıs'ta çözüm konusunda çok samimiyiz. 2004 yılında bunu gösterdik. 7 Haziran'da seçime giderken Kıbrıs konusu konuşuluyor mu? Tartışma var mı siyasi partilerde? Çözüm için konsensus var. Ama yeter ki Rum tarafı topu taca atmasın. Türkiye'nin garantörlüğünü öne sürmek işi sulandırmaktır" dedi.
İzmir Ticaret Odası'nın konuğu Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu oldu. Özel meclis toplantısının açılışını yapan İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş, kentteki Suriyeliler'in durumunu anlattı, "Suriyeliler, hayatlarını kurtarmak için ülkemize geldi. Karın tokluğuna kayıt dışı bir şekilde çalışıyorlar. İzmir'in etrafındaki gecekondulaşma tekrar başladı. Bu da bizleri çok rahatsız ediyor. Sayıları o kadar çoğaldı ki, organize sanayi bölgesinde, iki fabrika kuruldu ve Suriye ekmeği yapmaya başladı. Özel bir ekmekleri var. Otoyol kenarları gecekondularla doldu, çağdışı bir görüntü oluştu. Onlarda insanca yaşayacak bir ortama alınmalı" dedi.
23 yıllık oda başkanlığı konusunda Yunanistan'la ilişkilerin gelişmesini önemsediklerini söyleyen Demirtaş, ilişkilerini gelişmesi için çok çaba gösterdiklerini, her yıl ekonomik zirveler düzenlediklerini anlattı. Kıbrıs konusuna da duyarsız kalmadıklarını, Dışişleri bakanlığının olumsuz görüşlerine rağmen geçmişte, Güney Kıbrıs Rum Kesimi Başkanı Hıristofyas'la iki kez görüştüğünü açıklayan Ekrem Demirtaş, KKTC'nin yeni Cumhurbaşkanı ile görüşmek için de, 10 Haziran'da gideceğini söyledi.
AVRUPA'DAKİ IRKÇILIK, TERÖR EN ÖNEMLİ SORUN
Ardından kürsüye çıkan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin dış politika alanındaki gelişmelerini değerlendirdi. Türk dış politikasında ve bölgede önemli geliyşmelere olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, "Türk dış politikasında, dünyada ve bölgemizde gelişmeler var. Komşularda yönetilemeyen ülkeler, bölgeler var. Suriye Irak. Bir de çözümü dondurulmuş ihtilaflar var. Kıbrıs bunlardan birisi. Kırım şimdi sorun haline gelmeye başladı. Avrupa'daki ırkçılık yabancı düşmanlığı nereye gidiyor? Meclislerindeki sandalye sayısı artan siyasi radikal partiler, Avrupa'yı nereye götürecek? Tüm bölgemizdeki korunlara iklimi değişikliği ya da çevre felaketleri. Savaştan kaçmalardan dolayı düzensiz göçler var. Sadece bizim ülkemizde değil. Ege Denizi'nde her gün insan kaçakçılığından ölen insanlar var. Uluslararası terörizm Avrupa'yı en çok tehdit eden iki unsur var. Birisi ırkçılık, herkesi kendine olmayana karşı olmak, dışlama ve de terör ikisi de birbirini destekliyor. Birbirinden besleniyor. Avrupa halklarının karşı karşıya olduğu sorunlar. Bunlara bizleri de ilgilendiriyor. Çünkü ilk hedefte her zaman Müslümanlar ve Türkler oluyor. Bu sorunlara karşı ne kadar çözüm üretiliyor, uluslararası durumlar ne kadar duyarlı?" diye sordu.
ARTIK GÜÇ KRİTERİ SADECE SİLAH DEĞİL
Ekonomide güç dengelerinin de değiştiğini anlatan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Sadece olumsuz şeyleri konuşmamak lazım. Fırsatlar var ekonominin durumu değişiyor güç dengeleri değişiyor. Sadece askeri güç anlaşılmamalı. Yani silahlı güç mü? Diğer güçler mi? İkisinin sentezi nasıl olabilir? Bunlar tartışılıyor. Dünyadaki değişimi güç kriteri sadece silah değil. En büyük güç ekonomik güç. Burada kimler yeniden ortaya çıkıyor? Yeni güçler kimler? Ekonomik dengelerde nasıl bir kayma var? Batıdan Asya'ya bir kayma görüyoruz. Bugün dünya ekonomisindeki aldığı pay yüzde 30, yakında bu yüzde 50'ye çıkacak" dedi.
DIŞ POLİTİKANIN PROAKTİF OLMASI LAZIM
Dış politikanın mutlaka proaktif ve çok yönlü olması gerektiğinin de altını çizen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Bunun için kendinizin de güçlü olması lazım. Ekonomik güçlü olmalı. Kadroların güçlü olması lazım. Bizim bakanlığımız dünyada herkesini imrendiği bir bakanlıktır. Elçilerimiz her yerde saygındır. Önceliğimiz dış ticaretin artması. Bunu komşu bölgelerden yapmamız lazım. Suriye, Ukrayna, Gürcistan, Yunanistan hepsiyle yüksek düzeyde stratejik işbirliği yaptık. Her sene ortak bakanlar kurulu toplantıları yapıp yeni anlaşmalar yapmak demek. Bu toplantılar, çok önemli her şeyden önce çok sayıda anlaşma imzalanıyor. Bunların uygulanması için gerekli çalışmalarda mesafelere kaydediliyor. 20 ülkeyle bu şekilde işbirliği anlaşmaları yaptık. 18 ülkeyle 34 tane yüksek düzeyde stratejik işbirliği anlaşması yaptık. Toplam 423 anlaşma yaptık. 93 ülkeyle yatırımları teşvik anlaşması yaptık. 80 ülkeyle çifte vergilenmeyi kaldırmak için anlaşma yaptık" dedi.
Gümrük birliği konusunda da yeni düzenlemelerin olması gerektiğini söyleyen Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
"Gümrük Birliği anlaşmasını değiştirmemiz lazım. Avrupa'da bunun farkında en büyük dezavantajı AB üçüncü ülkeyle anlaşma imzaladığı zaman bu o ülkeye gümrüğü sıfırlamıyor, ama o ülkeden bize geldiği zaman bizim sıfırlamamız lazım. İnsanlarımızın, vizesiz dolaşması lazım. Bizden kimse irtica etmek için Avrupa'ya gitmez. Türkiye sadece göç veren değil, göç de alıyor. Suriyelileri dahil etmiyorum buna. O insani bir durum. Bizim vizeleri kaldırmamız lazım. Çok sayıda vize serbestliğinde anlaşmamız lazım. 38 ülkeyle anlaşma yaptık. 80'den fazla ülkeyle vizesiz gidebiliyor. Bu ülkelerde mahkeme kararları de çelişiyor. İşçi olarak gitmek istiyorsanız mahkeme kararı yok. Ama işadamı olarak turist olarak gideceksiniz. Yani para harcayacaksınız ama vize alacaksınız. Mahkeme kararlarının uygulanması için çifte standart var. Geri kabul anlaşması imzaladık. Bizim AB'ye üye olurken yapmamız gereken bir anlaşmadır. AB ülkelerine vizeyi kaldırmak için geri kabul anlaşmasını teklif ettik. Şimdi bu yapılıyor. Süreç beklediğimizden hızlı gidiyor. 2 sene içinde AB sözünde durursa her şey seyrinde gidiyor. AB ülkelerine İngiltere İrlanda dahil vizeleri kaldıracağız. Bizde e vize sistemini uyguladık. Bu güne kadar 7.5 milyon insana vize alıp ülkemize geldi. Bazı ülkelere şart koştuk. Bazı ülkelere kaldırdık. Çin'e kaldırdık gelen turist sayı artsın diye. Bazen esnek davranıp vizeleri kaldırmak için en önemli önceliklerimizden birisidir. Bazı ülkelerde tek taraflı kaldırdık. Türki cumhuriyetlerde olduğu gibi. Vizeyi kaldırdığımız ülkelerle ticaretin arttığını gözlemledik. Yeni büyükelçilikler açacağız. Bu sayıyı giderek arttıracağız. 7-8 yılda ülkelere büyükelçiliklerini kapatmaya başladı biz arttırıyoruz. Biz faydalarını görmeye başladık. Ülkemizde yabancı ülke temsilcilikleri, 140 civarındaydı 259'a çıkardık. Bunlara önemli. Sadece büyükelçilikler açmazla ilişkiler gelişmez. Yeni adamlar da atmamız lazım."
'YETER Kİ TOP TACA ATILMASIN, ÇÖZÜM GELİR'
Türkiye'nin G- 20 başkanlığına yönelik çalışmaları hakkında da bilgi veren, T20 zirvesinin İzmir'de yapılacağını söyleyen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kıbrıs'taki çözüm görüşmeleri konusunda da önemli açıklamalarda bulundu. Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Yunanistan'la aramızda sorunlar var ama bunlar çözülemeyecek sorunlar değil. Ama önemli olan sorunlar sürerken bile tırmandırmamak lazım. Ege adaları konusunda epeyce mesafeler kaydettik. Önceki hükümet anlaşmayı imzalasaydı, önemli adımlar atacaktık ama Yunanistan bizdeki gibi değil. Bizde anlaşma olsa herkes memnun olur ama onlarda öyle değil. Samimi gayret sarfediyoruz. Kıbrıs konusunda çözüm konusunda çok samimiyiz. 2004 yılında bunu gösterdik. 7 Haziran'da seçime giderken Kıbrıs konusu konuşuluyor mu? Tartışma var mı siyasi partilerde? Eskiden 2007 yerel seçimlerinde Kıbrıs konuşulurdu. 'Kıbrıs satıldı' diye konuşuldu. Öyle bir şey yok. Türkiye Cumhuriyeti'nde de, çözüm için konsensus var. Eskiden satmak almak diyenler bile artık 'çözüm istiyoruz' diyor. Artık konsensus var çözüm için. Kıbrıs sorununu çözmek istiyoruz. Kalıcı bir barış olsun. Rum tarafında da samimiyet olursa çözebiliriz. Topu taca atmamak lazım. Her türlü olumlu havayı yaratmak için çalışıyoruz. Çözüm görüşmeleri bir sürece girdi, tekrar masaya dönüldü. Bu kez fırsatı kaçırmayalım. Bu fırsatı değerlendirmemiz lazım. Bizim KKTC'de seçilen liderleri desteklememiz lazım. Destekliyoruz. Ama çözüm için her iki taraf ta kararlı olmalı. Sayın Akıncı'da bu kararlılık var. Yeter ki topu taca atmasınlar. Geçen müzakerelerde Akdeniz'de sondaj çalışması yaptılar. Şimdi Türkiye'nin garantörlüğünü gündeme getiriyorlar. Bu işi sulandırmaktır. İşler ne zaman yolunda gitse hemen topu taca atmaya çalışıyorlar. Kıbrıs Türk halkı istediği sürece biz orada garantörüz. Sen samimiysen Türkiye'nin garantörlüğünden neden çekiniyorsun? Türkiye olumsuz bir rol mü oynuyor? Hayır. Son derece olumlu bir durumda. Ben biraz Rum tarafını İsrail'e benzetiyorum. Ne zaman olumlu adımlar atılsa hemen Gazze'yi bombalıyor. Çünkü bağımsız bir Filistin devletini istemiyor. İnşallah adada bir kalıcı barış olur. İnşallah bu sene çözüm yılı olur. Biz kararlılığımızı göstereceğiz."
AB müzakerelerine de değinen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "AB Türkiye arasında teknik, ekonomik konularda siyasi kriterlerde sorunlar var. Eksiklik var tartışıyoruz. En spesifik detaylara kadar çalışıyoruz. Fasılları açabilecek durumdayız teknik olarak açmayacağımız fasıllar yok. 6 tane açılış kriteri var, bize bildirmemelerine rağmen bunları bizler yaptık. AB'ye girmek istiyoruz, çok samimiyiz ama olay siyasi. 8 fasıl Kıbrıs'tan dolayı aksıya alındı. İki yıl önce Karadağ başladı görüşmelere, herahalde 18 fasıl oldu. Bu Türkiye'ye yapılan çifte standardın bir göstergesi" dedi.

FOTOĞRAFLI