Uzmanlar, horlaması olan, sabahları yorgun uyanan ve uykusunu alamamış hissedenleri ciddi sağlık sorunlarının habercisi olabilecek uyku bozukluğu olabileceği konusunda uyardı.

Uyku bozukluklarının, uyku laboratuvarında yapılan testlerle belirlenerek tedavi edilebildiğini ifade eden Özel Ege Şehir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Derya Deniz, “Uyku laboratuvarı biriminde hastaların sağlıklarını korumak amacıyla güvenilir ve kaliteli hizmet vermekteyiz” dedi.

Uyku apnesinin tedavi edilmediği zaman önemli sağlık problemlerine yol açabileceğini kaydeden Dr. Derya Deniz, “Uyku Apnesi, kişinin uyku sırasında nefesinin en az 10 saniye süreyle durmasıdır. Bu durumu gürültülü bir şekilde horlama ve nefes alma takip eder. Uyku apnesi kilolu ve 40 yaş üstü kişilerde sıklıkla görülür. Kişilerin genetiği yani ailesinde uyku apnesi öyküsü olması, kişinin bu sağlık sorunununa yatkınlığını arttırır. Kişinin dikkat eksikliği, gece idrara kalkma, baş ağrısı ile uyanma, gün içerisinde uyuklama gibi şikayetleri varsa uyku apnesinden şüphelenmek gerekir” diye konuştu.

Uyku laboratuvarında beyin elektrosu (EEG), göz hareketleri elektrosu (EOG), çene elektrosu, yatış pozisyon kayıtları, solunum kayıtları, soluk alıp verirken olan göğüs ve karın hareketleri, EKG, bacak EMG, kalp grafisi kaydı yapıldığını kaydeden Deniz, “Uyku apnesi tanısı olan hastalarda nedene yönelik tedaviler uygulanır. Solunumu, kalp hızı, beyin dalgaları kontrol edilir. Kişinin doğal bir uykuya girmesi gerekiyor. En az 4 saatlik bir kayıt tutulmalıdır. Uyumadığı süreçler ekranda görünüyor. Bu kayıtlar daha sonra incelenerek öncelikle hastanın uyku yapısı değerlendirilir. Uyku evreleri ve mimarisi oluşturulur. Sonra bu uyku süresinde solunum olayları değerlendirilerek, hastanın soluk alıp vermesinde anormalliklerin var olup olmadığına bakılır. Bunun yanı sıra gelişen oksijen seviyesi değişiklikleri, uyanıklık reaksiyonları, kalp atım değişiklikleri, uyku sırasındaki bacak hareketleri tek tek işaretlenir” dedi.

Dr. Derya Deniz, sözlerini şöyle tamamladı: “Horlayan, uykuda nefesinin kesildiği belirtilen, gündüz yorgun ve uyuklaması olan hastalar ile obezite, gece terlemesi ve gece idrarı olan kişilerin uyku laboratuvarına başvurması gerekiyor. Ayrıca, hipertansiyon, kalp ritim bozukluğu, sol ve sağ kalp yetmezliği, diyabet, kronik obstrüktif akciğer hastalığı, beyin damar hastalıkları varsa bu hastalar riskli hastalardır ve muhakkak uyku apnesi açısından tetkik ve tedavileri yapılmalıdır.”