DİYARBAKIR'ın merkez Sur İlçesi'nde sokağa çıkma yasağı 2'nci gününde de devam ederken, yasağın kaldırılması için Mezopotamya Hukukçular Derneği, nöbetçi Bölge İdare Mahkemesi'ne başvurdu. Dernek başkanı Serhat Karaşin, yasağın olağan hal uygulamasına anlamına geldiğini belirterek, "Sur İlçesi, UNESCO tarafından korunan, turistlerin görmek istedikleri ve Türkiye'yi uluslararası arenada temsil eden önemli tarihi yerlere sahip bir yerdir. İdarenin bu işlemi, olağanüstü hal uygulaması anlamına gelmekte olup mezkur işlem Anayasal hükümlere, yasaya ve hukuka açıkça aykırıdır" dedi.
Diyarbakır'ın merkez Sur İlçesi'nde ilan edilen sokağa çıkma yasağının 2'nci gününde Mezopotamya Hukukçular Derneği, uygulamanın Anayasa'ya aykırı olduğu iddiasıyla nöbetçi İdare Mahkemesi'ne başvuruda bulundu. Dernek Başkanı avukat Serhat Karaşin, 5 bin 442 sayılı İl İdare Kanunu'nun 11/c maddesi'ne dayanarak Diyarbakır Valiliği'nin halkın can ve mal  güvenliği için merkez Sur İlçesi'nin Abdaldede, Alipaşa, Cami Kebir, Cami Nebi, Cevatpaşa,  Dabanoğlu, Fatihpaşa, Hasırlı, İskenderpaşa, Melikahmet, Ziya Gökalp, Lalebey, Süleyman Nazif, Savaş, Cemal Yılmaz Mahallelerinde 'sokağa çıkma yasağı' ilan ettiğini hatırlattı. Karaşin, yasanın idareye asayiş ve güvenliğin korunması için önlem alma yetkisi vermekle birlikte bireylerin özgürlüklerini tümüyle ortadan kaldıracak sokağa çıkma yasağı gibi genel nitelikli bir sınırlama yapma yetkisi tanımadığını ve bu nedenle Diyarbakır Nöbetçi İdare Mahkemesine iptal ve yürütmenin durdurulması davası açtıklarını söyledi.   

'OHAL UYGULAMASI' ANLAMINA GELİYOR Diyarbakır Valiliği'nin Anayasal hükümleri, hukuk ve yasaya açıkça aykırı olarak sokağa çıkma yasağı ilan ettiğini iddia eden Avukat Serhat Karaşin'in başvuru dilekçesinde şöyle dedi:
"İdarenin davaya konu işleminin, kamu düzenini, birey ve toplumun hak ve hukukunu koruma ve geliştirme görev ve sorumluluğunu ihlal edercesine bir tutum içerisine giremeyeceği yasal zorunluluktur. Özelinde idarenin bu işlemi toplumun özgürlüğünün topyekûn kısıtlamasına gidebilecek, denetimden uzak hale gelmesine neden olacak bu işlem açık bir şekilde hukuka ve yasaya aykırıdır. İdarenin bu işlemi, olağanüstü hal uygulanması anlamına gelmekte olup mezkur işlem, Anayasal hükümlere, yasaya ve hukuka açıkça aykırıdır. İdare sokağa çıkma yasağının başlangıcı belli ise de sona erme süresi yönünden tam belirsizlik içerisindedir. Bu bile tek başına işlemin keyfi bir tutum içerisinde olduğunu göstermektedir. Keza şuan 121.000 nüfusa sahip Sur ilçesinde tüm iletişim olanakları ve kanallarının kısıtlanması özelinde Sur bölgesinde yaşayan tüm kesimlerin ve ticaret yapan esnafın mağduriyetine yol açmaktadır. Akrabaları ile iletişim kuramayan yurttaşların, İlçeye alınmaması ve telefon veya diğer iletişim olanakları kısıtlanması sebebiyle büyük tedirginlik içerisindedir. Bu işlem sokağa çıkma yasağı durumunu genel bir şekilde ele alınması sebebiyle hak ihlallerine sebebiyet vermektedir."
UNESCO'NUN KORUMASI ALTINDA Sokağa çıkma yasağı işleminin hukuka aykırı hem de fiili durumlar yaratarak hak ve özgürlükleri sınırlamasına sebebiyet verdiğini iddialarına ekleyen avukat Serhat Karaşin, "Bu açıdan kaynağını /dayanağını anayasadan ve yasadan almayan tüm yetkiler veya işlemler sakat ve sonuç bakımından hukuka aykırıdır. Diyarbakır ın Sur ilçesi 120 bine yakın insanın yaşadığı, ayrıca UNESCO tarafından korunan , turistlerin görmek istedikleri ve Türkiye'yi uluslararası arenada temsil eden önemli tarihi yerlere sahip bir yerdir. Diyarbakır Valiliği'nin Sur ilçesindeki söz konusu mahallelerdeki sokağa çıkma yasağına kararına ilişkin işlemin iptaline karar verilmesini istiyoruz" dedi.   FOTOĞRAFLI