Bu nasıl bir çelişki,
izahı gerçekten de zor!..
Yıllardır 
şikayet ediliyor
ama nedense bu adaletsizliği önlemek
için tek bir adım bile atılmıyor...
İşçi emekli maaşları arasındaki
farktan söz ediyorum...
Mesela, 2001'de emekli olan
bir SSK'lı,
tavandan prim
ödediği ve gün sayısı
fazla olduğu için
asgari ücretin
iki katı 
maaş alıyordu...
Şimdi ise
asgari ücretin
neredeyse
3'te 2'si eline
geçiyor...
Bu durumda olan ve 
gerçekten de
adil bir düzenleme yapılmadığı için
mağduriyet
yaşayan
emeklilerin
sosyal medya platformlarında
dile getirdikleri
tepkiler, adeta
yürekleri dağlıyor...
"Ölelim mi?"
diye haykıranların
içinde bulundukları
ruh hali,
kabul edilecek gibi değil!..
Sigorta primi tavandan ödenen
ve çalışma gün sayısı
8 binin üzerinde
olan bir emekli,
maaş bağlama oranlarında yapılan değişikliğin kurbanı
olarak;
neredeyse
en düşük maaşa
yakın bir para alıyor...
Öyleyse 
bu kişinin,
emekli olmadan önce
çok çalışmasının ve
tavandan prim ödenmesinin
ne anlamı kaldı?..
Aynı işte çalışan
ve sigortaları tavandan ödenen
iki emekliden biri daha çok 
prim ödediği ve daha çok çalıştığı
halde
aralarındaki
maaş farkı, 
yüzde 80-90'ı buluyor...
Böyle bir 
adaletsizlik 
olacak iş mi?..
Bu ülkede, büyük çoğunluğu
yeniden çalışmak zorunda bırakılan
emeklilerin
feryatlarına kulak vermek,
"siyasi" değil, artık vicdani
bir mesele olmuştur...
Ekonomik sorunlar
olduğu biliniyor elbette...
Ancak, bu sorunu
gidermek için
böyle bir adaletsizliği
ortaya koymak,
"Adalet mülkün temeli" felsefesine
hiç yakışıyor mu?..