- Samsun, 8 Kasım 2025 10.00: OMÜ’de Dünya Şehircilik Günü için kapsamlı araştırma açıklandı.
- Doç. Dr. Fatih Altuğ ve Sedanur Arslan çalışmayı 3T modeliyle yürüttü.
- 2010-2012 ile 2021-2023 dönemleri TÜİK ve BTK verileriyle karşılaştırıldı.
- İstanbul, Ankara, İzmir’in yanı sıra Eskişehir ve Kocaeli yükselen merkez oldu.
- Araştırma, kentlerin teknoloji, yetenek ve hoşgörü düzeylerini haritalandırdı.
- Sonuçlara göre sürdürülebilir kalkınma için kapsamlı şehircilik politikaları önerildi.
DÜNYA ŞEHİRCİLİK GÜNÜ VE ARAŞTIRMA
"8 Kasım Dünya Şehircilik Günü" kapsamında açıklanan araştırma, OMÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fatih Altuğ ve yüksek lisans öğrencisi Sedanur Arslan tarafından yürütüldü. Çalışma, Türkiye şehirlerinin teknoloji ve yetenek göstergeleri temelinde bilimsel verilerle mekânsal haritalandırmasını sundu.
Araştırma, 2010-2012 ve 2021-2023 dönemlerini karşılaştırmalı olarak ele aldı. TÜİK, BTK, TÜRKPATENT ve URAK gibi kurumlardan derlenen veriler kullanılarak endeks oluşturuldu. Richard Florida’nın 3T modeli (Technology, Talent, Tolerance) Türkiye’ye özgü göstergelerle yeniden yorumlandı ve ArcGIS tabanlı haritalara dönüştürüldü.
TÜRKİYE’DE YÜKSELEN MERKEZLER
Araştırmaya göre İstanbul, Ankara ve İzmir’in yanı sıra Eskişehir, Kocaeli, Gaziantep ve Kayseri, "yükselen merkezler" olarak öne çıktı. Türkiye’ye özgü endekste üretken şehir sayısı artış gösterirken, küresel ölçekte Florida endeksinde azalma eğilimi gözlendi.
ŞEHİRLERİN GÜÇLÜ VE ZAYIF YÖNLERİ
Doç. Dr. Fatih Altuğ, şehirlerin teknoloji, yetenek ve hoşgörü boyutlarını birlikte analiz eden endeksin, her ilin güçlü ve zayıf yönlerini ortaya koyduğunu vurguladı. Bu haritanın, yerel yönetimler ve kalkınma aktörlerinin yatırım alanlarını belirlemede somut veri sağladığı belirtildi.
KAPSAMLI POLİTİKA İHTİYACI
Araştırmada, bir ilin teknoloji kapasitesinin güçlü olmasının yetenek çekme veya toplumsal tolerans eksikliğinde potansiyelini açığa çıkaramayacağı ifade edildi. Kentlerin gelişim kapasitesini artırmanın eğitim, kültürel altyapı, mekânsal planlama ve toplumsal hoşgörüyü güçlendiren kapsamlı politikalar gerektirdiği belirtildi.
KÜLTÜREL VE TOPLUMSAL DİNAMİKLERİN ETKİSİ
Çalışma, birçok büyük ve orta ölçekli ilin teknoloji ve yetenek göstergelerinde benzer performans sergilediğini; ancak tolerans göstergesinin şehirler arasındaki farkı belirginleştirdiğini ortaya koydu. Yenilik üretme kapasitesi yalnızca ekonomik değil, kültürel ve toplumsal dinamiklerle şekilleniyor.
