Yıllar önceydi...
TRT tarafından düzenlenen 'Turizm Meclisi' adlı 
programda,
bölgenin turizm sektöründen istenilen ölçüde pay alamayışının nedenlerini
ve bölgesel işbirliği için 
neler yapılması gerektiğini
konuşmuştuk...
Amazon Kafe'deki canlı yayına
o dönemdeki
Vali Hüseyin Aksoy, Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletme Genel Müdürlüğü Baş Kontrolörü Enver Öncü, Sinop Belediye Başkanı Baki Ergül, Amasya Belediye Başkanı Cafer Özdemir, Samsun Turizmciler Derneği Başkanı Mustafa Yavuz, OMÜ Turizm ve Otelcilik Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Tahsin Özbek, Birleşik Medya Genel Müdürü Ali Yılmaz ve turizm işletmecisi rahmetli Ahmet Bıyıklı ile birlikte 
katılmıştık...
Vali Aksoy, bölgede turizm bilincinin geliştirilmesi
gerektiğini söylemişti...
Şimdi
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı olan
o dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı
Yusuf Ziya Yılmaz,
Karadeniz'de kıyısı bulunan ülkeleri işaret ederek,
denizi hatırlatmıştı...
Bugün Samsun Limanı'na demirleyecek olan
Astoria Grande
adlı kruvaziyer gemisinin
hikayesi işte o günlerde
başlamış,
Yılmaz, o gün şöyle demişti:
"Ne onlar bizi, ne biz onları tanıyoruz. Denizin karşısındaki kuzey komşularımız, bizi görmek istiyorlar. Aramızda 500 kilometre mesafe var. Gelir dağılımları dengesiz. Bu yüzden gelemiyorlar. Hamleler yapılsa buraya gelirler. Diyaloglarla hem turizm hem işbirliği yapılabilir"...
Yusuf Ziya Yılmaz'ın bu konudaki 
çabası, gerçekten müthişti...
O süreçte neler yaşandığını
bir gün yazarım, nasipse...
Programda,
konuşma sırası bana geldiğinde,
Samsun, turizmde bölgeye
"Abilik" 
yapabilir, diye söze başladım....
Samsun'un her alanda altyapı bakımından bölgenin lider ili durumunda olduğunu hatırlattıktan sonra " Samsun, Ordu, Sinop ve Amasya ile ortaklaşa bir proje üretilmelidir. Ortak akıl hakim olursa, herkes kazançlı çıkar. Pastayı büyütmeliyiz. Böyle olursa, herkes payını alır. Samsun merkezli bir paket proje, iş yapar. Samsun'un iller arasındaki mesafesi en çok 2'şer saattir. Her ilin kendine has özellikleri var.
Amasya tarihi şehir. Sinop ve Ordu doğal güzellikleriyle ön sırada. Samsun'da Allah vergisi birçok şey var. Termal, yayla, kış sporları, doğal güzellikler ve subasar ormanlar, göller... Ve hepsinden önemlisi burası Atatürk'ün doğduğu şehir. Milli Mücadele'yi anlatsak yeter. İşte Bandırma Vapuru. Her gün yüzlerce insan ziyaret ediyor. Hem de başka bölgelerden gelen insanlar. Samsun bölgedeki illere abilik yani liderlik yaparsa, bu iş ve aş olarak geri döner. Turizm sektörü, hizmet sektörüdür ve insan odaklıdır. Bugün gençleri bırakın emekliler bile iş arıyor. Bu fırsatı kaçırmamak gerekir"
diye konuşmayı bitirdim...
O yıllarda
"Kuş Cenneti" ve Vezirköprü
Kanyonu,
böylesine
öne çıkmamıştı...
Bugün Samsun'a gelecek olan
Astoria Grande
adlı kruvaziyer gemisinden
yola çıkarak,
bu hatırlatmaları yaptım...
Samsun'un
turizmde
 "Abilik modeli"
tutarsa,
sadece biz değil,
Ordu, Amasya,
Sinop ve hatta
Çorum dahi kazançlı çıkar!..
Hesap ortada...
Fazla söze gerek var mı?..