Kuş Cenneti
ve Vezirköprü kanyonları başta olmak üzere
şehrin doğal güzellikleri
ile tarihi özelliklerinin
tanıtımına
yönelik
çabaların
artmasında,
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu
Başkanı
Dr. Mehmet Muş'un
etkisini
belirtmeye gerek duymuyorum...
Ancak, 
meselenin
öncesini de
hatırlatmazsam
yapılanları
inkar etmiş olurum...
Kızılırmak Deltası
Kuş Cenneti'nin bu denli ortaya
çıkmasında
dönemin 
Büyükşehir Belediye Başkanı,
AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı,
Samsun Milletvekili
Yusuf Ziya Yılmaz'ın
çok büyük katkısı var...
Yılmaz, bölgeye müdahale edene kadar
orası,
gerçek avcı olmayanların
"av" değil,
"talan" sahasıydı...
Yılmaz, bölgede
mahkemelik olmasına rağmen
"gözü kara" işlere imza atmasaydı;
bugün "Kuş Cenneti"
diye bir yer olmayacaktı...
Kuş Cenneti'nin
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne alınmasında
Yılmaz'ın çabaları
ile
o dönemde
Samsun'da görev yapan
Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy'un
verdiği destek
unutulamaz!..
Bu girizgahla birlikte
yakın geçmişe dönecek olursak,
Dr. Mehmet Muş'un
sadece Kuş Cenneti ve Vezirköprü kanyonları değil,
Samsun turizmine bütünsel bakışla
bir farkındalığı geliştirmeye
çalıştığı
ve gereğini yaptığı gerçek...
Dr. Muş'un,
adaylığı döneminde,
Samsun'un doğasının
İsviçre Alpleri'nden dahi iyi olduğunu savunarak
başlattığı
bu gerçekçiliği; dün de
Vali Orhan Tavlı, Atakum plajlarını
ünü dünyaca kabul edilen
Miami'dekilere benzeterek sürdürdü...
Her iki tanımlamada
fiziki bir "abartı"
yok ama
yapılması gereken
yığınla iş olduğunu
belirtmeliyim...
Turizm uzmanı değilim ama
sektörün
bir "takım oyunu" anlayışında gelişebileceğini biliyorum...
Belediyeler başta olmak üzere kamu kurum ve kuruluşları,
turizm projelerini
yeterli oranda desteklemez
ve gerekli tanıtım yapılmazsa
nasıl olacak?..
TBMM Bütçe Plan Komisyonu Başkanı
AK Parti Samsun Milletvekili
Dr. Mehmet Muş sayesinde
THY uçaklarında yapılan
tanıtım filmlerinin 
büyük katkı sağladığını
kim inkar edebilir?..
Yine, "Turizm master planı"nın
hazırlanması çalışmaları, kimin sayesinde oluyor?..
Özellikle Arap turistlerin
Samsun'a gelmek için yıllardır
şart koştuğu "Business clas"
uçuş uygulaması, kimin girişimiyle başlatıldı?..
Yaygın TV'lerdeki
Samsun'un
tanıtıldığı
haberlerin
art arda
yayınlanmasının arkasında
kim vardı?..
Bu işi,
belirli kişilerin
sırtına
yüklemek yerine
belediyeler ve STK'lar da
gereğini yapmak zorunda...
Mesela, yurt içi ve yurt dışında
tanıtım organizasyonları
yapamazlar mı?..
Turizm;
simitçisi,
ayakkabı boyacısı,
taksicisi
ve garsonundan
aşçısına kadar
herkesin
duyarlılığını
gerektiren
bir sektördür...
Otelde mükemmel
hizmet gören
bir turistten
taksiye bindiğinde
fazla ücret isteniyorsa,
işte bu olmaz!..
Yani, Samsun'da yaşayan herkesin
"turizm geliri" ile
daha çok iş ve daha çok aş geleceğine
inanması gerekir!..
Yoksa, uğraşlar boşuna!..