“Millet Bahçesi”ni Batı Park’tan Doğu Park’a kadar uzatmak isteyen Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir’in gerçek amacını anlamak için geçmişi irdelemek gerekir... Demir, bu projesini seçim öncesinde de kamuoyuna açıklamıştı... Hatırlanacağı gibi, bu proje kapsamında; Valilik, Atatürk Kültür Merkezi ve eski adliye binası, yenileri yapıldıktan sonra yıkılacaktı... Fuar alanında da bir düzenleme yapılacak; hatta Kültür Park yöresinde, “kıyı kenar çizgisi” ihlallerini gerekçe göstererek, oradaki yapılaşma da mercek altına alınacaktı... Hiç kimseden ses çıkmadı... Hatta, destek bile gördü... Çünkü, Mustafa Demir, o günlerde henüz “Sahildeki spor tesislerini kaldıracağız” dememişti... Yani, belirttiği alandaki spor tesisleri kalkacaktı... Ne var ki Demir, seçim öncesinde bu projesini açıkça söylememişti... Yoksa, seçim riske girerdi... “Çevreci projeler” ortaya atan, sonra da tersini yapan Mustafa Demir’in amacı; ne olabilirdi?.. Doğu Park, Batı Park ve Fuar Alanı, Samsun’un en değerli arazileri üzerinde... Tıpkı, Yat Limanı’nda olduğu gibi buralar için de projeleri var... Açıkça söylemiyor, söyleyemiyor!.. Derdi gerçekten yeşil alan olsaydı, Millet Bahçesi Projesi içinde yer alan Kültür Park’taki ağaçları kestirerek, 153 Kent Yönetim Merkezi inşaatına başlar mıydı?.. Aynı bölgeye, terminal inşaatı yapar mıydı?.. Demir, seçim öncesinde Samsunspor’a destek olacağını söyleyip; atkılı ve formalı görüntü veriyordu... Samsunspor formasıyla futbol bile oynamıştı... Seçim öncesinde neredeyse gökteki yıldızları Samsunspor için indiren Demir, sözlerini unuttuğu gibi tesislerin su borcunda da indirim yapmadı... Yılport Samsunspor Başkanı Yıldırım, Demir’in televizyonuna çıkıp, su meselesi için “Bir yalvarmadığım kaldı” dememiş miydi?.. Mustafa Demir, ne olmuştu da “Sahilden bütün spor tesislerini kaldıracağız” açıklamasını yapmıştı?.. Seçim öncesi söylemlerinde, böyle bir şey yoktu... Nereden çıkmıştı bu?.. Şimdi soralım: Demir, “Millet Bahçesi”ni geniş bir alana yayma projesini çevreci bir yaklaşımla mı istiyor, acaba?.. Öyle olsaydı, Yalı Kafe’de betonlaşma projesini onaylamazdı... Öyle olsaydı, Kültür Park ve Türk-İş’te ağaçları kestirmezdi... Öyle olsaydı, Kavak’ın Bekdemir Mahallesi’nde konkasör tesislerini konuşlandırmak için sit alanı da olan bölgeyi darmadağın etmezdi... Öyle olsaydı, Çarşamba Ovası’nın göbeğine kurulan santral için gerekli kolaylığı göstermezdi... Öyle olsaydı, Bafra’da verimli topraklara sebze ve meyve hali binası yapmaya kalkışmazdı... Öyle olsaydı, Türkiye’nin en güzel meyvelerinin yetiştirildiği Kürtün Vadisi’ni heyelana rağmen imara açmaya kalkışmazdı... Sormaya devam edelim... Demir, şimdi bunca tepkiye rağmen Samsunspor Nuri Asan Tesisleri'ni kaldırabilir mi?.. Cesaret edebileceğini sanmam!.. Çünkü, bu durum AK Parti’yi de olumsuz etkileyeceği için “Dur bakalım” diyen birileri çıkar!.. Demedi demeyin!.. Nitekim, 2 gün geçtikten sonra "Tesislerin kaldırılması söz konusu değil" açıklaması yaptı... Demir, ortaya bir “zarf” attı ve şehrin nabzını yokladı... Kurupelit Yat Limanı’nı doldurma projesinde de böyle yapmadı mı?.. Ancak, son yaptığı bu yanlış strateji yüzünden bu şehre geçmişte, milletvekiliği, belediye başkanlığı, kulüp başkanlığı, STK başkan ve yöneticiliği ile yatırımcı olarak hizmet vermiş Trabzon kökenli insanları, Samsunspor üzerinden “hedef tahtası” haline getirme çabasına hizmet eden hamleyi yapmayacaktı... Ne var ki, sağduyu sahibi Samsunspor taraftarı, bu tezgaha düşmedi... Ne olacak şimdi?.. “O proje kapsamında Samsunspor Tesisleri yer almıyor” açıklamasını; tepkiler yükselmeden yapsaydı, bu iş bu noktaya gelir miydi?.. Dedim ya, nabız yoklaması tutmadı... Bu işin sonu, ağa ile marabanın çokça bilinen “Öyleyse biz bu haltı niye yedik?” hikayesine dönmedi mi?.. Yazık, gerçekten de yazık!.. Bunca dert ve çözüm bekleyen meseleleri olan Samsun; yaşatılan bu gerginliği hak ediyor mu?..