Necdet Uzun yazdı: Pes doğrusu...

Abone Ol

Hem Adalet Bakanlığı hem de İçişleri Bakanlığı, "Kendilerini polis, hâkim ve savcı olarak tanıtarak, dolandırıcılık yapmaya kalkışanlara itibar edilmemesi" konusunda yıllardır uyarıda bulunmasına rağmen hala bu tuzağa düşen insanları gördükçe "Pes doğrusu" demekten kendimi alamıyorum...

Önceki gün de Samsun'da böyle bir olay yaşandı ve parayı yatırdıktan sonra durumu fark eden kişi polisi arayınca, 1 milyon liralık dolandırıcılık son anda önlendi...

Geçmişte benzer girişimlerle ben de karşılaşmıştım...

Hatta başıma gelen olayları yazarak, vatandaşları uyarmaya çalışmıştım...

Bundan 20 yıl önceydi...

O zaman para isteme işi yoktu...

Karşımdaki kişi, Şırnak İl Jandarma Komutanlığı santralinden aradığını belirtip, telefonumdan komutanın eşinin arandığını söylediğinde, "Olamaz" cevabını vermiştim...

Nasıl dil döküyor, anlatamam...

"Ben sizi, telefonunuzu nereden gördüm peki" diyerek, bana iyilik yapmaya çalıştığını söylüyordu...

Israrla cep telefonumun bir tuşuna basmamı istiyordu...

Bunalınca, "Şırnak Valisi arkadaşım" dedim ama o beni yine dinlemiyordu...

Gerçekten de arkadaşım olan Bafra Kaymakamı Selahattin Aparı, Şırnak'a vali olarak atanmıştı...

Karşımdaki insan, tınlamıyordu bile...

"Ben de, ne yaparsan yap" deyip telefonu kapattım...

Sonra öğrendim ki, o tuşa bastığım takdirde, yurt dışı ile yaptıkları telefon görüşmelerinin faturası bana çıkıyordu...

Bu kişinin beni Şanlıurfa'dan aradığını tespit ettirdim...

Sonrasında da Haber gazetesindeki sabit telefonumdan arayan bir kişi, "Ben Başkomiser Kemal. Atakum Polis Karakolu'ndan arıyorum" diyerek, hakkımda şikâyet olduğunu söyledi. Telefonu suratına kapattım. Çünkü, "karakol" yoktu artık, "polis merkezi" vardı...

Adam bir daha arayınca, ağzıma geleni söyleyip, bunu hatırlatınca bu kez telefonu o kapattı...

Bu dolandırıcı da Atakum'dan değil, Amasya'dan beni aramıştı...

Sonrasında yıllar içinde nice profesör, öğretmen, sanatçı ve iş insanı bu yöntemle dolandırılmıştı...

Devlet, bütün yayın mecralarından ve sosyal medyadan uyarmasına rağmen benzer olayları yaşadık...

Eskisi gibi değil, elbette...

Bu ülkede hemen hemen her gün yeni dolandırıcılık yöntemleri karşımıza çıkıyor...

Özellikle de sosyal medya üzerinden...

Adamlar, büyük firmaların sayfalarını bile kopyalayıp insanları tuzağa düşürüyor...

Şeytanın aklına gelmeyen yöntemler var!..

Yeni yargı paketinde dolandırıcılık cezaları artırılırsa, "caydırıcı olur" diyorum...

Ve tabii ki vatandaşların da dikkatli olması gerekir...

"Ucuz" ya da "bedava" diye tuzağa düşersek, bunun arkası kolay kesilmeyecek!..

Unutmayalım ki, "bedava peynir" sadece fare kapanında...