Millet Partisi Genel Başkanı Cuma Nacar, "6'lı masada meydana gelen gelişme sonrasında inanıyorum ki, yerli ve milli düşünceye sahip olan partilerin bir araya gelerek, gerçekten bu milletin inancına, ahlakına, kültürüne bağlı yeni bir milli ittifakın oluşmasına zemin hazırlar diye ümit ediyorum" dedi. Samsun'un uydudan yayın yapan tek televizyonu Kanal S ekranlarında Yakın Açı programının konuğu olan Nacar, Yayın Koordinatörü Said Çetintaş'ın sorularını yanıtlayarak, önemli açıklamalarda bulundu. İlk olarak 6'lı masada yaşanan son gelişmeleri değerlendiren Nacar, "Açıklamalara bakılacak olursa önemli ölçüde 6'lı masa dağılmış duruyor. Ancak biz baştan beri şunu ifade ediyoruz. Özellikle 27 Şubat 2022 tarihinde gerçekleştirdiğimiz büyük kurultayda, 'Türkiye'de çok ciddi acılar yaşanmış, tek parti millet şeflik döneminden itibaren milletimizin inancına, ahlakına, kültürüne hasmane bir takım politikalar geliştirmiş olan bir siyasi partinin genel başkanını, tek parti milli şeflik dönemini bu ülkeye, bu millete yaşatan CHP'nin genel başkanın, Cumhurbaşkanı yapmak size düşmez. Yanlış yoldasınız ve 6'lı masayı oluşturan milli ve manevi değerlere bağlı olan siyasi partiler bir araya gelerek 3. bir yol 3. bir çıkış aramak zorundadırlar. Ve gerçekten milli bir ittifak oluşturmak zorundadırlar' demiştik. Dolayısıyla 6'lı masada meydana gelen gelişme inanıyorum ki, yerli ve milli düşünceye sahip olan partilerin bir araya gelerek gerçekten bu milletin inancına, ahlakına, kültürüne bağlı yeni bir milli ittifakın oluşmasına zemin hazırlar diye ümit ediyorum" diye konuştu. "İKİ İTTİFAK DA YARAYA MERHEM OLMAZ" Cumhur ve Millet İttifakı'nın vatandaşların yarasına merhem olmayacağı kanaatinde olduklarını kaydeden Nacar şunları söyledi: "Bir yanda 20 yıllık iktidarı boyunca AK Parti iktidarı ve bileşenleri bu ülkenin gelişmesi, ilerlemesi, kalkınması için ve Türk milletini millet yapan temel bir takım değerlerin vücut bulması, hayata geçirilmesi için gerekli olan çalışmaları yapmadıklarına şahit oluyoruz. Cumhur İttifakı maalesef milletimizin inancını, ahlakını, istismar ederek, dinin kullanıldığı siyasi hayatı dayatmışlardır. Ve bu anlayış özellikle toplumumuzun genç kesimlerinde neredeyse mensubu olmakla iftihar ettiğimiz islam dininden uzaklaşılmasına sebep olunmuştur. Diğer yandan 6'lı masayı oluşturan partilerin baş aktörü durumundaki CHP'nin temsil ettiği misyon, düşünce bu milletin inancına, ahlakına, kültürüne her zaman için hasmane politikaları izlemiştir. Öyle olduğu için de her iki ittifak da Türk milletinin maddi yükseliş ve manevi yücelişine merhem olacak bir reçetenin çıkmayacağı kanaatindeyiz. Öyleyse 3. bir ittifaka gerek var. Bununla ilgili çalışmalarımız da hala devam etmektedir. İnanıyorum ki 6'lı masada meydana gelen bu gelişme 3. ittifakında vücut bulmasına önemli ölçüde imkan sağlayacaktır." "HDP KİLİT PARTİ DEĞİLDİR" HDP'nin kilit parti olmadığını ve Kürt vatandaşların üzerinde baskı oluşturulduğunu savunan Nacar, "Bize göre HDP kesinlikle kilit parti değildir. Hiçbir zaman içinde kilit parti olmamıştır. Ancak başta Cumhur İttifakı'nı oluşturan AK Parti'nin 2015 yılından itibaren başlamış olduğu açılım süreciyle, millet tarafından itibarını kaybeden başta Kürtçe konuşan vatandaşlarımızın gözünden düşen itibarsız hale gelen HDP, sürekli olarak birileri tarafından canlı tutulmuştur. HDP Kürtçe konuşan vatandaşlarımızın temsilcisi durumunda değildir. Yaptığımız araştırma ve görüşmelerimizde anlaşılan şu ki Kürt vatandaşlarımız üzerinde ciddi bir baskı söz konusudur" ifadelerini kullandı. "ASRIN ACZİYETİ VE CEHALETİ" Kendisinin de Gaziantepli olduğunu hatırlatarak, Kahramanmaraş merkezli depremlerle ilgili yapılan çalışmalara tepkisini gösteren Nacar, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bu depremin adı 'asrın felaketi' olarak nitelendirilemez. Bu depremin adı 'asrın acziyeti ve asrın cehaleti' olabilir. Çünkü Türkiye bir deprem ülkesidir. Dolayısıyla deprem aslında bağıra bağıra geldi. Burada gereken tedbirleri alması gereken, gerek siyasi iktidar gerekse mahalli idareler gerekli tedbirleri almadılar. Maalesef 45 binin üzerinde vatandaşımızın can vermesine sebep oldular. Burada kesin yaşadığım için ifade edebilirim ki depremin ilk iki günü hiçbir yardım almadı oradaki insanlar. Üçüncü gün vatandaşlar bırakın çorbayı, içmeye su bulamadılar. Karın altında soğukta kaldılar. İnsanlar ihtiyaçlarını giderecek tuvalet bulamadılar. Plansızlığın, koordinasyonsuzluğun ve acziyetin felaketi olabilir bu." Haber Kaynak: Merve İLHAN SAMSUN HABER İLE İLGİLİ İÇERİKLER