Nüfus cüzdanı kaybolduğu ve çalındığında yapılacak işlemleri sık sık açıklamalarına rağmen vatandaşlarda halen bilgi eksikliği olduğunu söyleyen Sütçü, “Nüfus cüzdanınız kaybolunca ya da çalınınca gazeteye ilan ve emniyet makamlarına haber vermek yeterli değil. Ayrıca emniyet biriminden nüfus cüzdanının kaybolduğuna ya da çalındığına dair yazı veya tutanak almak da yetmiyor. Cüzdanı çalan ya da bulan kötü niyetli kişiler, bu kimlikle şirket kurabiliyor, borç taahhütlerine girebiliyor, sahte fatura düzenlemek suretiyle kanun dışı gelir elde edebiliyorlar. Cep telefonu hattı alıp tehdit, şantaj, terör ve benzeri maksatla akla gelmeyecek birçok olumsuz işte ya da faaliyette kullanabiliyorlar” diye konuştu.
Bu mağduriyetlerin önlenebilmesi için evvela polis karakoluna gidip tutanak tutturduktan sonra gazeteye ilan verip, bu belgelerin hepsini toplayarak vergi dairesine dilekçe ile müracaat edilmesi gerektiğini anlatan Sütcü, “Kimliğin çalınması ve kaybolması durumunda karşılaşabileceğimiz bir çok mağduriyetin fotokopiler dolayısı ile de başımıza gelmesi mümkün. Bunu derneğimize gelen şikayetlerden öğrenmiş bulunuyoruz. En fazla dolandırıcılık, kimlik fotokopisi kullanılarak, telefon hatlarının bu kimlikler üzerine açılmasıdır. Herhangi bir yere nüfus cüzdanı fotokopisi verirken, fotoğraflı kısımda boşluk olan yerlere ne için verdiğinizi mutlaka yazın. O günün tarihini yazarak parafenizi atın. Mesela, ‘Derneğe üyelik için verilmiştir’, ‘Abone olmak için verilmiştir’, ‘Kredi kartı almak için verilmiştir’ diye not düşün. Çünkü birçok tüketiciye, haberleri olmadan adlarına faturalı hat çıkarılarak, konuşulduktan sonra yüklü faturalar gönderildi. Açıkladıklarımız kesin çözüm olmasa bile, en azından caydırıcı olacağından, tüm tüketicilerimizin dikkate alması kendi menfaatlerinedir” ifadelerini kullandı.
