Bu sorunun cevabını
herkes gibi ben de merak ediyordum...
AK Parti'de,
toplu açılış
ve miting
için
müthiş bir çalışma
temposu vardı...
Milletvekilleri, il ve ilçe teşkilatları,
belediye başkanları,
hatta bazı
STK'ler bile
miting için
yoğun çağrılar yaptı...
Bunun nedeni vardı, elbette...
Erdoğan, Şanlıurfa mitingi sonrasında
gençlerle sohbet ederken,
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı
Çiğdem Karaaslan'a
"Samsun geçecek mi bakalım?"
diye seslenmişti.
Karaaslan da
Erdoğan'a, "Geçeceğiz Allah'ın izniyle"
cevabını vermişti...
Samsun'un rekoru;
Erdoğan'ın,
AK Parti Genel Başkanı iken
3 Kasım 2002 Genel Seçimleri
öncesinde, Samsun Cumhuriyet Meydanı'nda
30 Mart 2002 tarihinde
gerçekleşen mitingiydi...
Fotoğrafı,
genel merkeze asılan
o mitingde;
hem kalabalık hem de
coşku vardı...
Çünkü, ilk kez seçimlere katılacak olan
AK Parti'nin "Yasaklar, yoksulluk ve yolsuzlukla
mücadele" söylemi,
halkta karşılık bulmuş, umut olmuştu...
Aradan 20 yıl geçti...
AK Parti de
en uzun süre iktidarda kalmayı
başarmıştı...
Samsun da
AK Parti'ye her seçimde
teveccühünü
gösteren bir şehirdi...
O yüzden Şanlıurfa'da
ortaya atılan
"rekor" meselesi,
Samsun için önemliydi...
10 Aralık'taki mitingde,
o rekora ulaşılmış mıydı?..
Bu sorunun cevabını Erdoğan, konuşmasının başında verdi:
"Şu ihtişama bak. Resmi bilgilere göre,
Allah'ın izniyle 100 bini yakaladık"...
Erdoğan'ın bu ifadelerinden,
Samsun'un rekor sınavını
geçtiği anlaşılmıştır...
Cumhuriyet Meydanı'nda
parti liderlerinin
yüzlerce
mitingini
izledim...
Ve yıllardır da
mitinglere
katılım konusunda
sayı vermekten kaçındım...
Çünkü,
"Biz 50 bin" diye yazsak,
mitingi düzenleyen
siyasi partinin
yetkilisi,
itiraz ederek,
"75 bin" cevabını veriyordu...
O nedenle,
mitinglere katılımlarla
ilgili
sayı vermemeye özen gösterdim...
Emniyet Müdürlüğü ve
partilerin il başkanları 
başta olmak üzere
siyasetle yakından ilgilenenler
meydandaki 
kalabalığı
metrekare üzerinden
hesaplamayı
aşağı-yukarı biliyor...
Yani, "görünen köy" misali,
katılım konusunda
tartışmam!..
Meselenin özü,
mitingi yapan liderin 
memnuniyetindedir!..
Cumhurbaşkanı Erdoğan da
"İhtişama bak" dediğine
göre,
"rekor" meselesi
böylece kapanmıştır...
Ancak, bu konu kapanırken,
bir başka konuyu da 
açmak istiyorum...
Erdoğan'ın
güvenlik koordinasyonu,
Cumhurbaşkanlığı'ndaki
birim tarafından
yapılmaktadır...
İl Emniyet Müdürlükleri
veya İl Jandarma Komutanlıkları,
bu birimin direktifleriyle
çalışmaktadır...
Erdoğan'ın miting ve
toplu açılış töreni,
saat 13.00'te başlayacaktı...
İnsanlar da saat 10.00 gibi
meydanın çevresinde toplanmaya başladı...
Ancak, vatandaşlar
içeri alınmayıp,
güvenlik noktalarında
bekletildi...
Oradaki kontrol noktalarında
bekleyen insanların çoğu orta yaştaydı
ve epeyce zaman
ayakta kaldı...
Vatandaşlar,
üst aramaları ile
içeri
alınsaydı da
meydandaki 
oturma gruplarında istirahat etmeleri
sağlansaydı,
olmaz mıydı?..
Protokol girişlerinde de
sıkıntılar vardı...
Samsun'un üst düzey bazı bürokratları,
"listede isimleri yok"
diye alanda protokol için ayrılan
yerlerine
girmek isterken
sorun yaşadı...
Elbette, herkes 
güvenlik önlemlerine
uymak zorunda ama
protokolün ilk sıralarında
yer alan bu insanlar,
kimliğini ibraz ettikten sonra
sorun çıkarmak, 
olacak iş değildi...
Bu bürokratlar ya da STK temsilcileri,
oraya "Cumhurbaşkanı" için
gelmişti...
Amaçları da
böylesine önemli bir günde,
toplu açılış törenlerinde
hazır bulunmaktı...
Neyse uzatmayalım
ama böylesi abartılar;
"Milletin adamı" olarak
tanımlanan
Erdoğan'ı
milletten
uzaklaştırmak gibiydi...
Bir şey daha dikkatimi çekti...
Hatta onu Erdoğan da
ifade etti...
Kadınlar daha coşkuluydu...
Onların sesi daha çok çıkmıştı...
Kanal S olarak 
meydandan yaptığımız canlı yayınlarda da
bu görüntüler ekranlara yansıdı...
Yazıya, "Rekor" meselesiyle
başlamıştık...
Erdoğan "İhtişama bak"
ifadesiyle
bu konuyu kapattıktan sonra
AK Parti il ve ilçe teşkilatlarının
sosyal medyadaki
"teşekkür"
paylaşımları,
onların da
memnun
olduklarını göstermiştir!..
Son söz;
Samsun mitingi için
milletvekilleri,
belediye başkanları,
il ve ilçe teşkilatlarının
böyle yoğun biçimde
çalıştıklarına
yıllar sonra yeniden tanık oldum...
Bu da AK Parti'de
2023 Genel Seçimleri'nin,
eskisi gibi kolay geçmeyeceğinin
anlaşıldığını gösteriyordu...