Futbolda ara transfer dönemi 12 Ocak’ta başlayacak, 8 Şubat’ta sonlanacak.
Spor Toto Süper Lig, Spor Toto 1. Lig ile alt liglerde savaşım veren takımlar, bu süreçte gereksinim duyduğu oyuncuları maddi olanakları doğrulusunda kadrolarına katmaya çalışacak. 
Yeni oyuncu transfer etmek maliyetli olduğu kadar, bu dönemde niteliklisini bulabilmek de oldukça zor. Zira genelde yaz döneminde transfer gerçekleştiremeyen, disiplinsizlikten ötürü takımları tarafından dışlanan ya da kronik sakatlığı nedeniyle sahalardan uzun süre ırak kalan oyuncular boşta oluyor.
Kuşkusuz, kulüpler bu oyuncular arasında nitelikli olanları ve gereksimim duyduklarını kadrolarına katarken, mali anlamda epeyce terleyecek. Hele yurt dışından oyuncu getirmeye kalkıştıklarında maliyetleri epey kabaracak. 
Transferlere harcanan milyon avrolar, amaçlanan gelirlere ulaşılmaması, yayın ihalelerindeki bölüşümün küçülmesi, kötü yönetimler gibi etmenlerden dolayı büyük sorunlarla karşı karşıyalar. Gelir az gider fazla olunca, yeni kaynak yaratılmayanca da acıtan gerçekler ortaya çıkıyor.
En çok taraftara sahip Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray ve Trabzonspor kulüpleri adeta borç içinde yüzerken, bazı Anadolu kulüpleri oyuncularının maaşını ödeyemez durumda. Fenerbahçe’nin 6.25 milyar lira, Beşiktaş’ın 5.61 milyar lira, Galatasaray’ın 5.24 milyar lira, Trabzonspor’un 3.6 milyar lira borcu bulunuyor.
Geçmişten kalan borçlarını ödeyemeyen birçok Anadolu kulübüne haciz ve transfer yasağı geliyor. Yeni Malatyaspor’un otobüsü borçlarından ötürü haciz edildi. Bunun gibi olan, lakin kamuoyuna yansımayan kulüpler mevcut.
Ekonomide yaşanan olumsuzluk kulüpleri de vurdu. Gelirlerinin çoğunluğu Türk lirası üzerinden olan kulüpler, kurdaki artıştan ötürü döviz cinsinden imza attığı transfer taksitleri ve maaş ödemeleriyle ağır mali yük altına giriyor. Avrodaki yükseliş borçları katlanarak artırıyor. 
 Büyük takımların bankalara faiz ödemeleri borçlarının bir diğer nedeni. Bankalar Birliği ile imzalanan borç yapılandırma anlaşması kapsamında gelirlerinin yüzde 25-50’si arasında kesinti yapılıyor. Altyapıya yatırımın yetersiz olması nedeniyle oyuncu satışında istenen tutarda gelir sağlanamıyor. Bu durumda altyapıdan yetiştiremeyip sürekli oyuncu transfer ediliyor. Yayın gelirlerinin oldukça azalması, sponsorluk gelirlerinin giderek düşmesi olumsuz mali yapıyı tetikliyor.
Artık kulüplerin borç içinde can çekişmemeleri için akıllı yönetim kadar, gelir gider arasındaki dengenin sağlanması şart. Yani ayaklarını  yorganlarına göre uzatmak zorundalar. Yoksa Yeni Malatyaspor gibi kapılarını haciz memurlarının çalması kaçınılmaz olur.
Büyük kulüpler varsıl başkan ve yönetimlerinin katkısı ile borçlarının bir bölümünü ödeyebiliyor. Yine de sürdürülebilir bir tablo değil bu olumsuzluk...