Girişimcilikten siyasete, yazarlıktan yönetim danışmanlığına çok yönlü çalışmalara imza atan Senem Kılıç, bugüne kadar 30’dan fazla şirketin bünyesinde kurduğu akademilerle yaklaşık 5 bin çalışanı değişen küresel rekabet ortamına hazırladı. Şimdi Formen Akademiler kurarak mavi yaka liderlik çalışmaları yapan Kılıç, tüm çalışanlara katma değer üretmeleri tavsiyesinde bulundu.

Günümüzde hızla değişen ve artan rekabet koşullarında şirketlerin kurumsal yapılanması ve sürdürülebilriliği de hayati önem kazanıyor. Klasik rekabet kavramı yerini küresel rekabete bırakırken kurumlar da kendi içlerinde yaptıkları yatırımlar ve personellerine verdikleri eğitimlerle bu rekabete ayak uydurmaya çalışıyor.

Akademisyenlikten siyasete, yazarlıktan yönetim danışmanlığına ve girişimciliğe bir çok alanda faaliyet gösteren Senem Kılıç, şirketlerin bünyesinde kurduğu akademilerle firmaların kurumsal sürdürülebilirliklerini sağlayabilmeleri adına beyazyaka ve maviyaka çalışanlara eğitim veriyor.Bügüne dek 30’dan fazla şirket içinde şirket akademileri kurarak 5 bine yakın çalışana eğitim veren Senem Kılıç, küresel rekabetin firmalar arasındaki basit rekabetin dışında bir oluşum olduğunu dile getirerek, ’’İçinde bulunduğumuz dönemde özellikle gelişen teknolojiyle ekonomik ve sosyal alanda büyük bir dönüşüm yaşanmakta. Gelişmeler pazarların küreselleşmesine, uluslararası rekabetin yapısal ve boyutsal olarak şekil değiştirmesine neden oluyor. Buna bağlı olarak işletmenin yönetim anlayışlarında da değişim yaşanıyor’’ diye konuştu.

“Doğru eğitim sistemi oluşturulmalı”

İşletmelerin gelişiminde ve markaya dönüşmesi yolunda etkin bir eğitim alt yapı sisteminin oluşturulmasının önemine dikkat çeken Kılıç, ’’İşletmelerin en tepe noktasındaki çalışanlar da dahil beyazyaka ve maviyaka personele yönelik kurum içi ve yönetici yetiştirme içerikli eğitimler vererek şirketlerin doğru yönde değişmelerini sağlıyoruz. Şirket içi akademilerin ve eğitim sistemlerinin kurulumlarında doğru içeriklerin belirlenmesi gerekiyor. Eğitimler, şirketteki personellerin görev alanına göre çeşitlendirilmeli. Genel eğitimler dışında alan eğitimleri alana göre çalışanlara sunulmalı. Eğitim planı şirketin yetkili insan kaynakları tarafından yıl içerisinde belirli dönemlerde en verimli olacak tarih aralıkları ve şirketin çalışma işleyişi ile orantılanarak belirlenmeli’’ dedi.

İşletmelerin sürdürülebilirliklerini sağlamada çalışan potansiyelinin en önemli olgu olduğunu hatırlatan Kılıç, günümüz küresel rekabet rekabet ortamına sadece ayak uyduran değil, aynı zamanda rekabet ortamını belirlemede aktif rol oynayan çalışanlar sayesinde Türk ekonomisinin büyüyeceğini açıkladı.

Eğitim verdiği çalışanların büyük oranda genç yaşta olmalarının motivasyonunu yükselttiğini ve kendisini heyecanladırdığını dile getiren Kılıç, ’’Verilen eğitimlerin nihai hedefi şirket ve çalışan uyumunu en üst noktaya taşımak. Hem şirketin çalışanından hem de çalışanın şirketinden memnuniyetini artırmak için adımlar atılmalı ve çalışmalar yapılmalı. Bu sayede genç beyinlerin işlerinden memnun olmadıkları için işletmelerini terk etmelerinin ve yurtdışında iş aramalarının da önüne geçilmeli. Kısaca yurtdışına giden beyin göçüyle de mücadele edilmeli. Türk firmalarının mutlu bireylerden oluşan küresel ölçekli firmalar olmalarını sağlamak ekonomik gelişmede çok önemli bir adım’’ ifadelerini kullandı.

İşletmelere çağrı

Türkiye ekonomisinin güçlü ve sağlam temellere oturmasında yerli sermayenin çok önemli olduğuna da vurgu yapan Senem Kılıç, işletmelere bir an önce dönüşümlerini tamamlamaları ve personellerinin bu yönde eğitimlerini tamamlamaları çağrısında da bulundu. Türk milli sermayesinin dünyada hak ettiği konuma ulaşması ve küresel pazardan daha çok pay alması gerektiğini bildiren Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:

’’Bugüne kadar yaptığımız çalışmalarla 30’dan fazla işletmenin dönüşümü sağladık. Eğitimlerini tamamladığımız ve danışmanlık yaptığımız şirketlerin dünya pazarında elde ettiği başarı bizim için en büyük ödül. Bundan sonra da Türk işletmelerine ve yerli sermayeye hizmet vermeye devam edeceğiz. Eğitim verdiğimiz genç kuşaklar geleceğin liderleri ve ülkemizin geleceğini belirleyecek önderler. Gençlerimize güveniyor ve yerli sermayenin gelişmesine hizmet sunmaktan gurur duyuyoruz.’’

“Sürdürülebilir olmaları gerekiyor”

Her geçen gün daha dinamik hale gelen küresel pazarda başarılı olmak isteyen Türk işletmelerinin dönüşümü algılamaları ve bu değişime ayak uydurabilmeleri gerektiğinin altını çizen Senem Kılıç, ’’Yoğun rekabet ortamında başarılı olmak işletmelerin üretim maliyetlerini düşürmeleri, kaliteyi yükseltmeleri ve müşterilerinin beklentilerinin üzerine çıkmak için gerekli önlemleri almaları gerekiyor. Ayrıca bu saydıklarımı sürdürülebilir bir şekilde devam ettirmeleri şart’ dedi.