Ankara Acıbadem Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doktor Ahsen Dönmez okulların açılmasıyla birlikte çocuklarının karşı karşıya kaldıkları hastalıklara ilişkin, "Çocukların bağışıklığının bir şekilde bunlarla karşılaşması ve savunması lazım. Çocuğun evde istirahat etmesi, C vitamini ağırlıklı beslenmesi, sabahları protein, öğlen sebze ağırlıklı, ara öğünlerinde meyve ağırlıklı beslenmesi bu günlerde çok daha önemli" dedi.

2017-2018 eğitim öğretim yılının başlamasıyla birlikte okullarda mikrop ve salgınlar da başladı. Ankara Acıbadem Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doktor Ahsen Dönmez, İHA muhabirine yükselen ateş ve üst solunum yolu enfeksiyonlarından, hangi durumlarda doktora başvurulacağı ve hangi durumlarda evde müdahale edilebileceğine kadar pek çok konuda bilgi verdi.

Ateş düşürücü ne zaman verilmeli?

Çocukların ilkokula ve kreşe başladıkları zaman hiç alışık olmadıkları bir florayla karşılaştıklarını, normalde hep evlerinde duran veya parka giden çocukların birden hiç bilmedikleri bir ortam içerisinde bulunduklarını belirten Doktor Dönmez, "Bu ortamda da bilmedikleri bir çok mikropla karşılaşıyorlar" diyerek, genellikle ilk haftalarda çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonları, ateş ve döküntülü hastalıklar gibi durumlarla karşılaştıklarını dile getirdi. Dönmez, "Bunlar aslında olağan durumlar, çocukların bağışıklığının da bir şekilde bunlarla karşılaşması ve savunması lazım. Çocukta ateş durumu varsa, bizim için ateşin derecesi çok önemli. Subfebril ateş yani 38 derecenin altı, ateşin çok yükselmediği durumlarda öncelikle ateş düşürücü vermeden ateşin yükselip yükselmeyeceğini takip etmek lazım. Üzerinde kalın varsa giysileri biraz azaltmaları, ılık bir pres uygulamaları ve daha sonra ateşi yarım saatte bir ölçmeleri lazım. Ateş 38 buçuk derecenin üzerine çıkıyorsa, ateş düşürücü verilmeli, eğer bir saat içinde düşmüyorsa da doktora başvurulmalı" şeklinde konuştu.

Ateşin vücudun bir savunma şekli olduğu ve bu yüzden bu savunmayı durdurmamak gerektiği ifade de eden Dönmez, şunlara dikkat çekti:

"Ateşe hemen müdahale etmemek lazım. 38 derecenin altında, örneğin 37.8 derecede hemen ateş düşürücü veriliyor. Eğer çocukta geçirilmiş bir ateşli havale, ailede korkulacak bir ateşli havale durumu ve çocukta ilerleyici nöromüsküler bir hastalık yoksa öncelikle beklemek daha doğru, fakat ateş 38 buçuk derecelerinin üzerine çıktığında müdahale edilmesi gerekir."

"Çocuklar okula gönderilmemeli"

Ateş, grip veya nezle benzeri bir durum gördüğümüz zaman çocuğu okuldan uzaklaştırmak gerektiğine de değinen Dönmez, "Hem çocuğun iyileşme sürecinin kısalması açısından hem de salgınları önlememiz açısından bu gerekli. Çocuğun evde istirahat etmesi, C vitamini ağırlıklı beslenmesi, sabahları protein, öğlen sebze ağırlıklı, ara öğünlerinde meyve ağırlıklı beslenmesi bu günlerde çok daha önemli. Eğer ileri durumlar varsa da destek tedavi gerekir" bilgisini verdi.

Gereksiz antibiyotik kullanımı

Ailelerin okula veya kreşe giden çocukların muhakkak hastalanacağını bilmesi gerektiğini ifade eden Dönmez, "Herkes gibi çocuklar da hastalanabilir. Önemli olan erken müdahale etmek ve yanlış ilaçlardan uzak durmak. Özellikle antibiyotiği gereksiz yere kullanmamak. Çünkü nezle veya gribin tedavisi hiçbir zaman antibiyotikle çözülmez. İstirahat, dinlenme ve bol hidrasyon dediğimiz sıvı tedavi alarak geçirilmesi gerekir" mesajını verdi.