"Sosyal belediyecilik"
başka nasıl olur?..
Ramazandaki
gıda yardımlarını
diğer zamanlarda da sürdüren,
fakir fukaranın
mobilya ihtiyacını
CAMEK meslek edindirme
kurslarında üretip,
evlere
bizzat teslim eden;
üniversite öğrencilerinin elektrik-su ve doğalgaz faturasının tamamını,
dar gelirli olduğunu belgeleyen
vatandaşların ise elektrik paralarının
yarısını ödeyen, KPSS'ye hazırlananlar için
eğitim verilmesini sağlayan, öğrencilerin YKS
ücretlerini karşılayan,
üreticiye gübre ve tohum desteği
veren, POMEM sınavlarına katılacaklar için ücretsiz hazırlık kursları açan,
İl Müftülüğünce düzenlenen Kur'an kurslarına katılan tüm öğrencileri
bisikletle ödüllendiren,
10 bin öğrencinin model roket yapım malzemelerinin tamamını karşılayan,
okullarda bilim ve zeka
oyunları sınıfı
yaptıran
Canik Belediye Başkanı
İbrahim Sandıkçı'dan söz ediyorum...
Bitmedi daha...
"Komşunun sesi ol" projesiyle
belediyeye başvurmakta çekinen
yoksul ailelerin
bildirilmesi halinde,
"Çat kapı" o evleri ziyaret
edip ihtiyaçlarını gideren Sandıkçı'dan...
Gerçekten de "sosyal belediyecilik başka nasıl
olur?"
diye soruyorum...
Türkiye'de büyük imkanlarla
Canik'e fark atacak il, ilçe ve büyükşehir belediyelerinin
yapamadığını ya da yapmadığını
gerçekleştiren
bir belediye başkanı
İbrahim Sandıkçı'dan söz ediyorum...
Bunca hizmete rağmen
eksikleri vardır elbette ama
önceki gün servis edilen
"Sabah erken saatlerde işe gidenlere sıcak çorba" haberini görünce,
geciken bir iltifatı
yapmak istedim...
Eskiler,
"Marifet, iltifata tabidir" demişti...
Aynen de öyle...
Bütün samimiyetimle 
ifade edeyim ki;
ilk başta Sandıkçı'dan böyle bir
çıkış beklemiyordum...
Onun bu hizmetleri 
gerçekleştirme şevkine omuz veren çalışma arkadaşlarını da
tebrik ediyorum...
Ve bu arada Sandıkçı'nın
işinin
daha da zor olduğunu
belirtmek istiyorum...
Çünkü Canikliler, bu gidişle
ondan daha çok şey bekleyecek!..