Tam 7 yıl önce Rize dönüşü, Sürmene yakınlarında futbolcuları, teknik ekibi ve çalışanları taşıyan otobüse sıkılmıştı o hain kurşun.

Nedeni hala bilinmeyen, gizemini koruyan alçak saldırıdan otobüs şoförü Ufuk Kıran’ın dikkati sayesinde burnu bile kanamadan kurtulmuştu Fenerbahçe kafilesi. Gecenin zifiri karanlığında kimler tarafından ve neden yöneltildiği açığa çıkarılamayan, bedenleri değil ancak vicdanları yaralayan o kurşunun hala travmasını yaşıyor otobüste bulunanlar.

Belki saniyeler belki de saliseler ile tamamıyla şans eseri can yitimi yaşanmadı, lakin tarihe “kara gün” olarak geçti. Rize’den 3 puanla evine dönerken uğradığı rezil saldırıda Tanrı korudu Fenerbahçe’nin o günlerde kadrosunda yer alan başta İsmail Kartal olmak üzere oyuncuları ve teknik ekibi.

Ülke vicdanının üzerinde karanlık bir gölge gibi duran bu acı ve düşündürücü olay aydınlatılmadan, gizemi açığa çıkarılmadan ve de failleri yargı önüne çıkarılmadan Fenerbahçe camiasının bazı çevrelere olan kuşkusu sürecek.

Niye bulunamıyor, neden yargıya teslim edilmiyor katil ruhlu caniler? Ne denli karanlık olayları açığa çıkaran, azılı katilleri enseleyen Türk polisinden ve jandarmasından bu saldırının da aydınlatılmasını doğal olarak bekliyor milyonlarca Fenerbahçe taraftarı ve kulübü.

Sağduyu sahibi her bireyi, spor kamuoyunun vicdanlarını derinden etkileyen elim hadisenin sorumlusu, sorumluları, faili veya failleri yargı önüne çıkarılmadan ve hesap vermeden Fenerbahçe camiası rahatlamayacak, belleğindeki kuşkular ortadan kalkmayacaktır.

İçinde 39 can taşıyan Fenerbahçe otobüsüne yönelik gerçekleştirilen hain saldırı amacına ulaşsaydı, hedeflenen geri dönülmez yaralar açılacaktı ülke ve spor kamuoyu adına. Kurşun atan el veya ellere yargı tarafından kelepçe takılmadan karanlık olarak kalacak hain saldırı.

Sporun kardeşlik ve barış ortamı yaratmak olduğunu unutan bazı karanlık çevrelere inat aydınlatılması gerekiyor Fenerbahçe otobüsüne sıkılan kurşunun nedeni. Sahada ve tribünlerde rekabet, kıyasıya yarış hiçbir zaman yerini kırıp dökmeye, kurşunlamaya, sahaya dökülmeye, holiganlığa yol açmamalı.

Sporun ve özellikle her daim gözde futbolun nasıl ele geçirilmeye çalışıldığını, ülkenin karıştırılmak istendiğini, 3 Temmuz sürecinde ve 15 Temmuz kanlı darbe girişimiyle gördük, tanık olduk. Unutulmayan bu acı olaylar ışığında sporda birlik ve beraberlik şart.

Öncelikle Fenerbahçe otobüsüne saldırının üstündeki gizem perdesi kaldırılmalı, failleri yargıya hesap vermeli...