MARMARA Depremi’nin en fazla vurduğu İstanbul Avcılar’da Kentsel dönüşümde Ankara’da başarı ile uygulanan ‘Dikmen Vadisi’ ile ‘Portakal Vadisi’ modellerinde izlenen projeler öne çıktı. Ankara Büyükşehir Belediye eski Başkanı Murat Karayalçın, bunları sosyal demokrat belediyecilik için iyi iki örnek olarak nitelendirirken, uygulamada bölge özelliklerinin göz önünde bulundurulacağını söyledi.
AYNI MAHALLEDE İKİ FARKLI DÜNYA
Avcılar Belediye Başkanı CHP’li Handan Toprak, 10 mahalledeki yaklaşık 30 bin konutu etkileyecek projenin detayları üzerinde çalıştıklarını söyledi. Başkan Toprak, imar planı bulunmayan Tahtakale Mahallesi’nde yaptığı toplantılarda 20 yıldan bu yana plansız, ruhsatsız konutlarda yol, su ve elektrik bekleyenler ile buradaki Ispartakule’de tapu ve ruhsatlı lüks binalarda yaşayanların kentlerdeki sosyal yaşam alanlarından mahrum olduklarını söyledi. Toprak, şöyle dedi:
“Ruhsatsız evlerinde altyapı hizmeti alamayanlar ile kocaman, pahalı satılan binalarda yaşayan ancak, yol, pazar, okul, kreş, kültür merkezi gibi hiçbir sosyal yaşamları olmayan, trafik sorunundan şehre ulaşamayan insanlar aynı sorunları yaşıyor.”
Toprak, ‘rezerv alanı’ Tahtakale Mahallesi’ndeki yıllar önce yapılan binalara gözlerini dilerek sahiplerine buradan çıkması için para teklif eden rant peşinde bir kesim olduğunu bildirirken şunları anlattı:
“AVCILAR HER BAKIMDAN ZENGİN”
“Geçen yıl yeni bir kent projesi yapmamız gerektiğini belirttik. Kentsel tasarımız ile ilgili sonuç 1 yılda ortaya çıktı. Yasaya göre, 1/5000’lik imar planını Büyükşehir, master yani büyük planı bakanlıklar, 1/1’lik imar planını ilçeler yapar. İmar planını tamamlarken öz varlıklarımızı çok iyi tespit ediyoruz, yatırımcıyı buraya çekip halkı zenginleştirmeyi istiyoruz. Avcılar; Asya ile Avrupa’yı birbirine bağlayan E-5 ve E-6 karayollarının da geçtiği, havalimanına yakınlığı ile büyük ülkelerine 4.5 saatlik mesafede. Bir tarafı Küçükçekmece Gölü’ne, diğer tarafı Marmara Denizi’ne bakıyor. İki tarafından da suyu gören dünyanın ender bir coğrafik yapı üzerinde. Göl ile deniz arasında hava koridorları bulunduğu için hava kirliliği oluşmuyor. 30 bin insanın bulunduğu İstanbul Üniversitesi Kampusu, özel bir üniversite yine ilçemize canlılık katıyor.”
“DÖNÜŞÜMDE YANINIZDA, EMANETİNİZDE OLACAĞIZ”
Başkan Toprak, kentsel dönüşümde Belediyesi’nin avukat, mühendis ve mimarları ile halkın yanında olacağını, işyeri veya ev sahiplerine bu yapıların yerine yenilerinin yapılıp teslim edilmesini takip edeceğini anlattı. Toprak, ev ve işyerlerinin yanı sıra insanların sosyal yaşamı için okul, park, kreş, pazar gibi tüm gereksinimlerinin inşa edileceğini, belirterek şöyle dedi:
“Bu süreçte dönüşümü yapacak şirketle protokol yaptığınız zaman belediye avukat, mühendis ve mimarlarıyla yanınızda olacak. Orada oturan çıkarılacaksa firma kirasını verecek. Firma veya konsorsiyumdan buna yetecek parası olduğunu ispat etmelerini isteyeceğiz. Kirayı belediyenin kontrolünde verecek. O evi yapıp tamamlayıp bitirecek teminatları belediyeye göstermek zorunda. Hiç kimse, vatandaşın alın teri ile yaptığı şeyi elinden alamaz. Mimar ve Mühendisler Odası ile protokol imzaladık. 100 yıl sonrasına ilişkin plan hazırlayacağız. Sizi göç ettirmelerine, evlerinizi yıkmalarına izin vermeyeceğiz.”
Başkan Handan Toprak, CHP İstanbul İl Başkanı Murat Karayalçın’ın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde gecekonduların yoğun olduğu Dikmen’de ezber bozduğunu, halk desteği ile ‘Dikmen Vadisi’ ‘Portakal Çiçeği’ gibi projelerini ortaya çıktığını anlattı. Avcılar’da yaşayan, burayı yöneten belediye ve yatırımcının bu dönüşümden çok karlı çıkacağını öne süren Toprak, komşuluk ilişkilerinin bozulmadığı, insancıl hümanist bir mahalle modeli üzerinde çalıştıklarını ekledi.
KARAYALÇIN İKİ PROJEYİ ANLATTI
CHP İstanbul İl Başkanı Murat Karayalçın, muhabirine ‘Dikmen’ ile ‘Portakal Vadisi Projesi’nin, sosyal demokrat belediyecilik için çok iyi iki örnek olduğunu ancak, uygulanacakları yerin iktisadi ve toplumsal, fiziki özelliklerine göre hazırlanması gerektiğini söyledi. Karayalçın, Avcılar için düşünülen Dikmen Vadisi Projesi’nin günümüzde de geçerliliğini koruyan, iyi uygulanabilir, toplumsal tasarımının çok güçlü olduğunu anlatırken şöyle devam etti:
“Projenin başarıya ulaşmasında örgütlenme modeli, toplumsal tasarımının çok yüksek payı olduğunu düşünüyorum. Ankara Büyükşehir Belediyesi 2 bin konutluk o alanda yaşayan ve uygulanmasından etkilenecek hemşerileri ile bir araya gelerek o projeyi yürütmüştür. Dikmen Vadisi Projesi’nde 2 bin konut, 10 bin nüfus, 5 mahalle vardı. Orada o projeden etkilenecek 10 bin kişilik nüfus, 5 mahalle itibariyle kurulan dönüşüm kooperatiflerinde toplanmışlardı. Kooperatif temsilcileri ile belediyelerin belediye başkanı tarafından görevlendirilmiş yöneticileri bir araya gelerek bir proje karar kurulu oluşturmuşlardı. Halk ile belediye arasında örgütlü diyalog başlamıştı. Günümüzün moda deyimi ‘Kamu Özel İşbirliği’ var. İngilizce; ‘Public private partnership’ diyorlar. Biz orada ‘Kamu halk işbirliğini’ yapmıştık. Halkın temsilcileri, belediyenin yöneticileri, belediye başkanının başkanlığında bir araya gelerek o proje ile ilgili bütün kararları almışlardı. Bu dikkate alınması gereken bir model. Ama aynı modelin illa olduğu gibi şablon niteliğinde buraya taşınması da söz konusu olmayacaktır."

FOTOĞRAFLI