Erzurum Büyükşehir Belediyesi ile Şehir ve Kültür Araştırmaları Derneği’nin (ŞEHİRDER) ortaklaşa düzenlediği programda ‘Hâfız Faruk Kaleli’ ölümünün 68. yıldönümünde anıldı.
Programa Erzurum Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Eyüp Tavlaşoğlu, ETÜ Rektörü Prof. Dr. Muammer Yaylalı, Erzurum Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ali Rıza Kiremitci, Genel Sekreter Yardımcısı Ünsal Kıraç, Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sadi Çöğenli, ŞEHİRDER Başkanı Murat Ertaş, Erzurum Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Mehmet Emin Öz ile çok sayıda davetli katıldı. Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma programının açılış konuşmasını yapan ŞEHİRDER Başkanı Murat Ertaş, Erzurum’un üç kıtaya açılan bir kültür coğrafyasına sahip önemli bir kültür şehri olduğunu ifade etti. Ertaş, kültür kodlarımızın en önemli taşıyıcılarından olan ve türküleri TRT repertuarına kazandıran merhum Hâfız Faruk Kaleli’nin yıllardır hatırlanmadığını ifade ederek, Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin kültür adamlarına sahip çıkmasını takdir ettiklerini belirtti. Ertaş, “Zengin bir medeniyetin en önemli inşa merkezlerinden biri de Erzurum olmuştur. Erzurum, Hindistan’dan Çin’e, Orta Asya’dan Orta Doğu’ya, Kafkasya’dan Batı Anadolu’ya sadece yolların kesiştiği bir şehir değildir. Erzurum üç kıtada hayat bulan farklı medeniyetlerin alışverişine çarşı-pazar olmuş bir şehirdir. Erzurum; Doğu medeniyetinin Batı’yla, Batı medeniyetinin de Doğu’yla tanıştığı bir şehirdir. Bir kültür merkezidir. Erzurumluysanız ölümü Mevlana’nın ‘Şeb-i Arus’u gibi karşılarsınız. Mızıkayı düğün, al yeşil bayrağı gelin, Yemen’i görünmez bir yurt olarak kabul edersiniz. Erzurumluysanız Yunus gibi Emrah gibi Sümmani gibi ‘Aşkın ezeli Aşıka ilhamı Hüda’dır’ der meydan okursunuz dünyevileşmeye…” diye konuştu.
ERZURUM KADİM BİR ŞEHİRDİR
Erzurum Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ali Rıza Kiremitci de, Erzurum’un tarihi ve kültürel geçmişe sahip kadim bir şehir olduğunu ifade etti. Yunus Emre’nin unutulmaz mısralarıyla sözlerine başlayan Genel Sekreter Kiremitci, “Ülkemiz ve şehrimizin kültürel değerlerini bütün yönleriyle bilmek zorundayız. Ama ülkemizden öncede bulunduğumuz beldenin, bulunduğumuz şehrin dinamiklerini ve değerlerini, kültürünü iyi tanımamız lazım. Erzurum Büyükşehir Belediyesi olarak kadim şehir Erzurum’un tarihi ve kültürel dokusunu düzenlediğimiz sosyal ve kültürel programlarla halkımıza anlatıyoruz” dedi. Erzurum Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Eyüp Tavlaşoğlu da, türkülerin kültürel hazineler olduğunu ifade etti. Başkan Vekili Tavlaşoğlu, şöyle devam etti: “Türküler bizim manevi değerimizdir. Milli değerlerimiz, yaşadıklarımız, hayat boyunca yaşanılan sıkıntıların duyguya döküldüğü, söylendiği hazinelerimizdir. Erzurumlu, bütün duygularını türkülerle dile getirir. Türkülerimiz bazen bir annenin feryadı, bazen sevgiliye sunulan hüzün, bazen de sevgiliye duyulan minnettir. Türküler; bazen Çanakkale, bazen Yemen, bazen de Sarı Gelin’dir. Bu değerleri TRT’ye kazandıran Faruk Kaleli hocamızı da biz değerlerimizden birisi olarak andık. Çünkü bu değerler eğer ileriye dönük olarak aktarılmazsa, unutulursa hem kimliğimizi, hem benliğimizi hem de kültürümüzü unutmuş oluruz.”
HÂFIZ FARUK KALELİ’NİN SANATI
Atatürk Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nesrin Feyzioğlu da, ‘Hâfız Faruk Kaleli’nin sanatını anlattı. Konuşmasında Faruk Kaleli’nin hayatını ana hatlarıyla anlatan Feyzioğlu, Faruk Kaleli’nin hem derlemeci, hem besteci, hem güfteci, hem hâfız olduğuna dikkati çekti. Doç. Dr. Feyzioğlu, Kaleli’nin hem halk musikisinde hem Tekke şiirinde çok önemli yeri olduğunu vurgulayarak, Hâfız Faruk Kaleli hakkında Ahmet Hamdi Tanpınar’ın şu tespitlerini paylaştı: “Erzurum’da öteden beri devam eden bu iki başlı musikî geleneğinin son varisi şimdi erken ölümüne yandığımız Faruk Kaleli idi. Bu süzme insan o kadar bu musiki ile hemhal yaşamıştı ki, hâlim yüzü Hüseynîden henüz kanatlanmış bir nağmeye benzerdi. Şimdi ara sıra radyoda onun repertuarından bir türküye tesadüf ettiğim zaman 1924 yazında bu havaları dinlediğim günleri büsbütün başka bir hasretle hatırlıyorum. Yine onun söyledikleri arasında Bursalı İsmail Hakkı’nın bir Celvet nefesi vardı ki, hem güftesi, hem bestesi ile unutulmaması lâzım gelen eserler arasındadır.” Feyzioğlu konuşmasının sonunda bir sürpriz yaparak Kaleli’nin talebelerinden 93 yaşındaki Fethi Resuloğlu’nu sahneye çıkardı. Faruk Kaleli ile Ankara’daki kurtuluş günlerine dair hatıralarını anlatan Resuloğlu, sanatseverlere duygusal anlar yaşattı. Anma programında Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in Sanat Danışmanı Sanatçı Mehmet Çalmaşur’un yönetimindeki Erzurum Büyükşehir Belediyesi Sanat Merkezi Korosu, Faruk Kaleli’nin kaynak kişisi olduğu türküleri seslendirdi. Çalmaşur’un güzel sunumuyla koro ve solo türküler izleyicileri mest etti. Dinleyiciler arasında bulunan TRT Sanatçısı Kenan Tuna da sahneye çıkarak, Hâfız Faruk Kaleli’den bir müstezat okudu.