Tüm İletişim ve Medya Federasyonu (TİMEF) Genel Başkanı Şakir Gürel, "Belçika’da ve AB genelindeki medya yapılanması teknik anlamda çok ilerde. Bu gelişmişlik genelde kanuni düzenleme ve kamu desteği ile sağlanmış. Türk ve Anadolu medyasının da Avrupa medyası düzeyine çıkarılması için AB sürecinde hızla yapılandırılması gerekiyor" dedi.
TİMEF’e üye Anadolu medyasının temsilcileri, Belçika’ya gerçekleştirdikleri çalışma ziyaretini tamamladı. Proje kapsamında Türkiye’nin çeşitli illerindeki toplam 15 Gazeteciler Cemiyeti ve Medya İletişim Derneği başkanının katılımıyla gerçekleştirilen Belçika ziyareti yaklaşık bir hafta sürdü. Başta Brüksel olmak üzere aralarında Belçika’nın ulusal özel televizyon kanalı RTL, kamu yayıncısı RTBF, bölgesel yayıncılar RTC, Be TV, Notele TV gibi çok sayıda radyo ve televizyon kanalı ziyaret edildi. Anadolu medyasını Avrupa medyası ile entegre etmeyi amaçlayan ziyaretlerde görüş alışverişinde bulunuldu. Ayrıca karşılıklı iyi örneklerin alınabilmesi için daha sonra protokole bağlanmak üzere yayın alışverişi konusunda prensip anlaşmaları yapıldı.
Türkiye’nin Belçika Büyükelçisi Hakan Olcay’ın da kabul ederek görüştüğü heyetin çalışma ziyaretinin ardından açıklama yapan TİMEF Genel Başkanı Gürel, "Belçika’da ve AB genelindeki medya yapılanması teknik anlamda çok ilerde. Bu gelişmişlik de genelde kanuni düzenleme ve kamu desteği ile sağlanmış. Genelde Türk medyasının, özelde Anadolu medyasının mesleki ve teknik anlamda AB sürecinde hızla yapılandırılması gerekiyor. Aksi takdirde basın özgürlüğü ve çok seslilik diyerek yaşadıklarımız biz medya çalışanlarını ve sektörümüzü geliştirmek bir yana geriye götürüyor" dedi.
"SEKTÖR TEMSİLCİSİ STK’LAR BİR ARAYA GELMELİ"
Türk ve Anadolu medyasının yapılandırılması için Türkiye Gazeteciler Federasyonu, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Gazeteciler Konfederasyonu, Basın Konseyi, TİMEF, RATEM gibi kamuoyunun ve medya mensuplarının da aşina olduğu yapılar başta olmak üzere sektör temsilcisi tüm STK’ların ayrım gözetilmeksizin acilen bir araya gelmeleri gerektiğini vurgulayan Gürel, "Her STK, kuruluş amacı doğrultusunda birbirinden ayrı ve bağımsız bir şekilde çalışmalarını yürütüyor. Böyle de olması gerekiyor. Ancak bu bağımsızlık ve ayrılık hiçbir zaman mesleki hasımlık boyutunda olmamalı. Asgari müştereklerde bileşilerek mesleğin ve meslektaşların sorunlarına ortak çözümler getirilmeli. Bunlar yapılırken ilgili kamu kurumları ile de işbirliği içinde olunabilir. Kamu kurumları da bu dayanışmanın bileşenleri arasına alınabilir. Türk ve Anadolu medyasının TOBB, TMMOB, TTB, TBB ve benzeri bir yapılanması neden olmasın. Bu yapılanma olmadığı içindir ki, Türkiye’de hala gazeteci kimdir/kim gazetecidir sorusunun tek ve net bir cevabı oluşturulamamış, yazılamamış, olanı da kabul görmemiştir" ifadelerini kullandı.