Irak Şam İslam Devleti’nin (IŞİD) düzenlediği Paris saldırılarında sanılandan çok daha fazla teröristin rol almış olabileceği düşünülüyor. İsrailli güvenlik uzmanları, 8 terörist tarafından düzenlenen saldırıların hazırlık sürecinin en az 2 ay olduğunu öngörüyor. Anti-terör uzmanlarına göre bombacılarla birlikte ulaşım, lojistik, koordinasyon gibi konularda en az 10 kişi daha görev aldı. Analistler, eylemde kullanılan intihar yeleklerinin, profesyonel bir bomba uzmanı tarafından hazırlandığını düşünüyor. Böyle bir kişinin de istihbarat servislerinin izlemesinde olması gerekeceği vurgulanıyor.

Eylemin boyutu göz önüne alındığında, böylesi büyük bir saldırıdan örgütün emir-komuta zincirinde en az 200 kişinin bilgisi olacağı tahmin ediliyor.

Uzmanlara göre bu kadar kalabalık bir ekibin eylem planlarının Batılı istihbarat servislerinin dinleme ağına takılmaması son derece büyük bir güvenlik zafiyetine işaret ediyor. Uzmanlara göre ABD’nin kullandığı küresel dinleme sistemi ECHELON ve onun Fransız versiyonunun en ufak bir ipucu bile yakalayamaması, IŞİD’in günümüz teknolojisine son derece iyi adapte olduğunun da göstergesi olarak görülebilir.

Almanya 8 tüfek buldu

Alman polisinin geçtiğimiz günlerde Münih Otoyolu’nda durdurduğu araçta bulunan silahlardan Fransız birimlerini haberdar etmemesi de hata olarak görülüyor. 51 yaşındaki Karadağlı zanlının kullandığı araçtan 8 otomatik silah, 3 tabanca ve 200 gram patlayıcı TNT kalıbı çıkmış, ayrıca araçtaki GPS sisteminde ve zanlının üzerinden çıkan bir kağıtta da Paris’teki bir adres bulunmuştu.

ECHELON nedir?

ABD istihbaratı, Soğuk Savaş döneminde Sovyetler Birliği ve Doğu Bloğu ülkelerini dinlemek için İngiltere, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda’yla birlikte ortaklaşa bir dinleme ağı kurmuştu. 1960’larda oluşturulmaya başlanan ECHELON sistemi, yıllar içerisinde gelişerek günümüzde elektronik iletişim ağlarının da izlenmesinde kullanılmaya başlandı. Dünyanın dört bir köşesinde ECHELON sistemine bağlı onlarca dinleme merkezi bulunuyor.

İstihbarat skandalı

Anti-terör uzmanları, 14 Kasım saldırılarının Fransız iç haberalma teşkilatı (DGSI) ve dış istihbarat servisi (DGSE) için tam bir hezimet olduğu yorumunda bulunuyor, zira bu denli büyük bir saldırının dinleme faaliyetlerine takılmadan gerçekleştirilmesi son derece zayıf bir olasılık olarak görülüyor.