İSTANBUL Beyoğlu’da bulunan "70’lik Pub" isimli mekanın kapısına, 6306 sayılı Afet yasası dayanak gösterilerek depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle kilit vuruldu. Binanın ’depreme karşı güvenli olduğu’ yönünde İTÜ’den rapor alan ancak kiracı olduğu için itiraz hakkı olmayan esnaf Özen Kulaçoğlu, "Türkiye’deki bütün kiracılar aynı risk altında. Biri gelip dükkanınızı, evinizi beğenirse, basit bir raporla belediye sizi mühürleyebilir. Kiracısınız diye itiraz hakkınız yok. ‘20 yıllık yatırımın üstüne bir bardak su iç’ diyorlar" ifadelerini kullanarak uygulamaya isyan etti.

İstiklal Caddesi’ndeki Zambak Sokak’ta bulunan bina satılınca, binayı otele dönüştürmek isteyen yeni sahibi Beyoğlu Belediyesi’ne başvurarak, bina için 'riskli yapı’ kararı aldırdı. Bina afet yasası dayanak gösterilerek zabıta tarafından Aralık ayında tahliye edildi. Ancak kiracıların itirazları üzerine binada incelemelerde bulunan İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Deprem Mühendisliği ve Afet Yönetim Enstitüsü Müdürlüğü, 2005 yılında depreme karşı güçlendirilen binanın depreme karşı güvenli olduğunu tespit etti.

"VERGİSİNİ HALA ÖDEDİĞİM DÜKKANIMA GİREMİYORUM"
70’lik Pub’ı işleten Özen Kulaçoğlu, özel bir firma tarafından ‘riskli bina’ kararı verilen yapının 2005 yılında Beyoğlu Belediyesi ve 1 numaralı Koruma Kurulu onayıyla depreme karşı güçlendirilmesiyle ilgili belgeleri gösterdi. 2. derece tescilli yapı olan ve Ermeni mimarisinin özelliklerini taşıyan binada hiçbir fiziksel işlem yapılmadan ‘çürük’ raporu verildiğini savunan Kulaçoğlu, "Hiç bir karot örneği almadan, dışarıdan yapılan bir çekimle rapor düzenleyerek belediyeye gönderdiler. Belediye sanki biz burada işgalciymişiz gibi, bizi yaka paça dışarı attı. Vergisi, sigortası, ruhsatı devam ediyor, ödüyorum. Ama ben kendi dükkanımdan içeri giremiyorum" diye konuştu.

İTÜ RAPORUNA GÖRE BİNA DEPREME DAYANIKLI
Tahliyenin ardından riskli bina ilan edilen yapının sağlam olduğunu kanıtlamak isteyen Kulaçoğlu, İstanbul Teknik Üniversitesi Deprem Mühendisliği ve Afet Yönetim Enstitüsü Müdürlüğü’ne başvurdu. 8 Ocak 2016 tarihinde hazırlanan raporda, 2005 yılında yapılan güçlendirme çalışması ile binanın çelik profiller ile güçlendirildiği, ilave kirişler eklendiği, binanın "depreme karşı güvenli bir duruma getirilmiş olduğu" değerlendirilmesi yapıldı.

"TÜRKİYE’DEKİ BÜTÜN KİRACILAR AYNI RİSK ALTINDA"
Kadın işletmeci olarak, dükkanından 10 kişinin daha ekmek yediğini belirten Özen Kulaçoğlu, mekanı Redhack üyeliği iddiasıyla tutuklanan kardeşi Taylan Kulaçoğlu ile birlikte işletiyor. Kiracı oldukları için mahkemede herhangi bir söz haklarının olmadığını söyleyen Kulaçoğlu, "Türkiye’deki bütün kiracılar aynı risk altında. Biri gelip dükkanınızı, evinizi beğenirse, basit bir raporla belediyeye sizi mühürletebilir. Kiracısınız diye itiraz hakkınız yok. ‘20 yıllık yatırımın üstüne bir bardak su iç’ diyorlar" ifadelerini kullandı.

KİRACILARIN DAVA AÇMA HAKKI YOK
6306 sayılı Afet Yasası ve Borçlar Kanunu’ndaki ‘10 yıllık kiracıların gerekçesiz olarak tahliye edilmesi’ gibi hükümlerle çok sayıda kiracının mağdur olduğunu söyleyen Beyoğlu Kent Savunması üyesi avukat Eren Can uygulamanın kiracılar açısından yarattığı tehlikeye değindi. İşyeri ya da konut kiracılarının binaları riskli alan edildiği anda sınırlı haklara sahip olduğunun altını çizen Eren Can, "Kiracı riskli yapı kararına karşı mahkemeye gidemiyor, bu durum tamamen mal sahibinin inisiyatifinde. Binanız risk taşımasa bile herhangi bir yapı denetim firmasının hazırladığı raporla işletmenizden tahliye edilebiliyorsunuz" dedi. Yasada 90 gün içinde tahliye öngörüldüğü ve bir defaya mahsus olmak üzere taşınma yardımı yapıldığını belirten Can, "Kiracılar afet yasası ile mağdur edilirken dava açma hakları olmadığı için ‘hakkın kötüye kullanılması’ söz konusu" ifadelerini kullandı.

Beyoğlu’nda hemen her gün bir yenisi eklenen tahliyelerden Laterna Cafe, Nazım Hikmet Vakfı binası Afet Yasası’na, Kelebek Korse, Rebul Eczanesi, Robinson Crouse kitapçısı ise Borçlar Kanunu’na dayandırılarak boşaltılmıştı.

Kaynak: Vatan