Malatya CHP İl Başkanı Enver Kiraz EĞİTİM-İŞ’i ziyaret etti. Kiraz, "Seçimlerde sonra Eğitim camiasının rahatladığını düşünüyorum" dedi.
6 Haziran’da göreve başlayan EĞİTİM-İŞ Başkanı Hüseyin Kara, ‘’EĞİTİM-İŞ 2005 yılından bu yana sendikal faaliyet sürdüren bir emek örgütü. Tabi ki kendisiyle aynı düşünceyi paylaşan paydaşlarıyla iyi ilişkiler sürdürmek istiyor. Geçmişte olduğu gibi bundan sonra da Cumhuriyetin temel değerlerini benimseyen, Atatürk ilke ve inkılaplarına sahip çıkan bu uğurda gözünü budaktan esirgemeyen, başta 90 yıllık bir çınar olan Cumhuriyet Halk Partisi, Mustafa Kemal Atatürk’ün kurmuş olduğu partiyle elbette ki sendikamız güzel ilişkiler kuracaktır. Ortak eylemler yapacaktır. Her zaman birlikte hareket etme yolunda hedefler belirleyerek bu uğurda çaba harcayacağız. Eğitim iş son 13 yıllık AK Parti iktidarı döneminde eğitimin geldiği noktayı beğenmemektedir. Çünkü beğenilecek bir ortam söz konusu değildir. Rotasyondan tutun müdür atamalarına, 4+4+4 ucube yasasına eğitimde tutulacak dal bırakmamıştır AK Parti iktidarı. Biz EĞİTİM-İŞ olarak okullarımızı, kurumlarımız, eğitim ortamlarını ziyaret ediyoruz sendikal örgütlenme içerisinde. Ne öğretmeni memnun, ne idaresi memnun, ne öğrencisi memnun, ne de velisi memnun. Gelinen nokta da eğitim de memnun olan paydaş yok. Son olarak rotasyon atama yönetmeliğinde yapılan değişiklikle önce 12 yıl daha sonra 8 yıla kadar aşamalı olarak devam edecek ve 8 yılda sabitlenecek bir rotasyon uygulaması. Eğitim çalışanının, eğitim emekçisinin isteği dışında yapılan yer değiştirme sürgündür bizim sendikal anlayışımıza göre. Biz son seçimden sonra oluşacak siyasi tabloda iktidara kim gelirse gelsin başta rotasyon olmak üzere- ki- bir gece de 7 binden fazla okul müdürünün yasayla görevden alınması dahil ki mahkemeler bunlara dur dedi. Mahkeme kararlarının bir an önce uygulanması için CHP’nin de bu konuda elinden gelen çabayı harcamasını istiyoruz. Eğitim emekçileri olarak CHP’den büyük beklentilerimiz var. İnşallah bunlar kısa sürede gerçekleşir. Her kim iktidar olursa olsun önceliğinin eğitim olması gerektiğini, ülkenin geleceğinin ancak eğitimle bir yere varacağını, yapılan bu tahribatların bir an önce giderilmesine inanıyoruz’’ dedi.
CHP İl Başkanı Enver Kiraz, ‘’EĞİTİM-İŞ’in yeni yönetimine başarılar diliyorum. Kısa bir süre önce kongrelerini gerçekleştirdiler. Hüseyin Kara başkanlığında yeni bir yönetim oluştu. Eğitim adına, sendikacılık adına önemli işler yapacağına inanıyorum. Eğitim sisteminin partimiz de detaylı olarak tartışan bir parti. Bu konuda özellikle programları, projeleri olan bir siyasi partiyiz. Dolayısıyla eğitimle de yakından ilgileniyoruz. Çünkü hepimizin geleceği eğitim. 4+4+4 eğitim sisteminin Türkiye’yi ne hale getireceği Cumhuriyet Halk Partisi çok önceden gördü. Tek başına mecliste bu yasaya muhalefet etti ve karşı çıktı. Bu yasanın geldiği noktada da eğitimin her geçen gün gerilettiğini görüyoruz. Gerçekten işlemez bir hal aldığını, öğretmenin mutsuz olduğunu, öğrencinin, ailenin her geçen gün mutsuzlaştığını ve yaptığı işten memnun olmadığını, geleceğimizin her geçen gün karartıldığını maalesef görüyoruz.
Birçok okul müdürünün hangi bilimsel verilerle ya da hangi çalışmalarla başarı sağladığı ortaya konmadan 100 puan üzerinden değerlendirildiğine şahit olduk bu iktidar döneminde. Birçok okul müdürünün ya yeri değiştirildi, ya da görevden alındılar. Daha sonra yapılan bir başvuru üzerine mahkeme bunun usulsüz olduğuna karar verdi. Bunun sonucunda da birçok okul müdür de görevlerine dönüyor bu memnuniyet verici. Ama hukuksuzluklara, usulsüzlüklere AK Parti her alanda olduğu gibi bu alanda da başvurmayı sürdürdü. Ben seçimden sonra eğitim camiasının da bir nebze olsa rahatladığını düşünüyorum. Çünkü baskılardan yılmış olan toplumun birçok kesimi bu dönemde geleceği dair umutlandı.
AK Parti iktidarı döneminde sarı sendikacılık sapsarı bir sendikacılık anlayışına döndü. Tamamen kendine hizmet eden, tamamen kendi yandaşlığını yapanların yükseldiği ve kurumlar da bir yerlere getirildiği bir anlayışla karşı karşıyayız. Tabi rotasyon anlayışı da başlı başına eğitimciler için bir bela olmaya devam ediyor. Çünkü isteği dışında ailesinin ya da kendi olanakları göz önünde bulundurulmadan öğretmenler bir yerden bir yere gönderiliyor. Tabi bunun gerçek ismi sürgün. Bu sürgün anlayışına da bir an evvel son verilmesi gerekiyor. Eğitimin bizim eskiden beri savunduğumuz laik, bilimsel, çağdaş bir yapıda tekrar şekillenmesi ve her gelen iktidar döneminde yaz boz tahtasına döndürülmemesi gerekiyor. Temel bir anlayışla çocuklarımızı geleceğe hazırlamamız gerekiyor. Bu hem çocuklarımız açısından, hem de ülkemizin geleceği açısından önemli diye düşünüyorum’’ diye konuştu.