Sekvan KÜDEN/ŞIRNAK, () - ŞIRNAK'ta Cizre ve Silopi'de sokağa çıkma yasağını protesto gösterisinde konuşan Genel-İş Sendikası Şube Başkanı Zepnep İdin, ilçelerden ayrılan öğretmenlere tepki gösterdi. İdin, "Bu saaten sonra okullar açılsa bile gemiyi terk eden fareler misali kaçışan o öğretmenlere çocuklarımızı teslim etmeyeceğiz" dedi. Cizre ve Silopi ilçelerinde sokağa çıkma yasağı Şırnak il merkezinde HDP, aralarında Baro ve İHD'nin de sendika ve sivil toplum örgütleri tarafından protesto edildi. Belediye önünde toplanan protestocular adına basın açıklamasını okuyan Genel-İş Sendikası Şırnak Şube Başkanı Zeynep İdin, şunları söyledi: "En başata ifade edilmesi gereken husus bu mücadelenin baskı, zulüm ve ölümle sindirilemeyeceği gerçeğidir. Bu gerçeği görmek istemeyenler geçmişten ders almalıdır. Azınlıkların ve muhalif kesimlerin kendilerini siyasi ve kültürel olarak ifade edebilme olanağının kaldırıldığı, askeri- siyasi operasyonlar ve daha nice anti-demokratik uygulamalar derken son kertede Cizre, Silopi, Silvan, Nusaybin, Derik, Sur, Yüksekova gibi teslimiyeti ihanete yorumlayan bölgeler sözde güvenlik gerekçesiyle kuşatılıp fiziki ve kültürel soykırım uygulamalarına maruz bırakılmaktadır. En diktatöryel rejimlerde bile rastlanılmayan bu uygulamalarla bize 'Sokağa çıkarsanız ölürsünüz', 'Bu yasağı protesto ederseniz yine ölürsünüz', 'Demokrasiyi savunursanız bölücü olursunuz', 'Tekçi zihniyeti eleştirirseniz terörist olursunuz' diyorlar. Herkes bu ve buna benzer uygulamaları ve bu uygulamaların varacağı boyutları çok iyi biliyorken yaratılan korku ikliminden kaynaklı kimseler 'Kral çıplak' deme cesaretinde bulunmuyor. Ama biz buradan tekrar ve güçlü bir sesle haykırıyoruz; 'Kral çıplak ve biz buradayız, şehrimizi kentimizi terk etmiyoruz. Memleketimizi soykırımcılara bırakmıyoruz, sonuna kadar da direneceğiz.' Deniyor ki; 'Sokağa çıkma yasağı olmazsa siviller ölür, 'Mücadele olmasa Cizre, Kobani'ye dönüşür', 'Barikatlar kalkarsa çocuklar okullarına gidebilecek.' Oysa soruyoruz size; son dönemlerdeki tüm sivil ölümlerin kaynağını hangimiz bilmiyoruz ki? Evleri basıp sivil insanları öldürüp 'Terörist' diye havuz medyasına servis edildiğini de görüyoruz. Oysa biliyoruz ki Kobani gibi bir direnişin gelişmesinden korkuyorlar. Oysa biliyoruz ki, bu saatten sonra okullar açılsa bile gemiyi terk eden fareler misali kaçışan o öğretmenlere çocuklarımızı teslim etmeyeceğiz. 'Birileri çıkıp bu barikatların varlığının bir sonuç olduğunu anlatmalı' dedik ama yanlış yaptı. En nihayetinde bu saldırı konseptinin başlaması için 'gözümüzün üstünde kaşımızın olması' yeterli. Zira geçmişte Ağrı'da, Dersim'de, Zilan'da, Roboski'de, Suruç'ta barikat mı vardı?" "CHP'DEN DE MEDET UMMUYORUZ" Zeynep İdin, çağrı yaparken, hükümetten, Saray'dan medet ummadıkları gibi, Cizre'de, Silopi'de tüm bu süreçlerde insanların ölümüne değil de eğitimin telafisi yapılacak mı, yapılmayacak mı sorusuna cevap arayan CHP'den de medet ummadıklarını söyledi. İdin, halka ve demokratik kesimlere çağrı yaptıklarını, gelişmelere duyarsız ve kayıtsız kalanlarla barışın inşa edilemeyeceğini savunurken, "Bu süreçlere yabancı değiliz yaşananlar bir anlamada tarihi tekerrürüdür. 92'lerde de benzer uygulamalarla karşı karşıya kalmıştık direne, direne nasıl ki o zorlu süreçleri aşmasını bildiysek bu günde bu kirli-keyfi uygulamalarınıza boşa çıkaracağız. An itibariyle Kürdistan'ın pek çok ilçesi askeri birliklerce kuşatılmış, insan hayatı hiçe sayılarak top tüfek atışlarına maruz bırakılmaktadır. Bugün olup bitenlere sessiz kalmak en büyük ihanettir. Bu temelde 'Susma, sustukça sıra sana gelecek' sloganıyla başta Türkiye halklarına ve tüm demokratik kesimlere duyarlılık çağrısı yapıyoruz" dedi.