Nedim KOVAN/ORDU, () - SAMSUN Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof.Dr. Yusuf Demir, "Özellikle son günlerde terörün ön plana çıktığı Güneydoğu bizim su kaynaklarımızın yüzde 35-40'ına sahip. Onun için oralar o kadar önemli, birileri onun için oralarda oyun oynuyor" dedi.
OMÜ Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof.Dr. Yusuf Demir, Ordu'da TESK Otel'de katıldığı 'Çevre için medya ile iletişim ağı' çalıştayında yaptığı konuşmada Türkiye'nin su sıkıntısına dikkat çekti. Türkiye'de şu anda 112 milyar metreküp su bulunduğunu, bir ülkenin su zengini sayılabilmesi için kişi başına 10 bin metreküp üzerinde suyun olması gerektiğini, fakat ülkede şu anda kişi başına bin 300 metreküp su olduğunu belirten Prof.Dr. Yusuf Demir, "Bizim nüfusumuz 77 milyon, kişi başı şu an bin 300 metreküp suyumuz var. Bizim su zengini olmamız için kişi başı 10 bin metreküp olması lazım ama bu ülkede başka kaynağımız yok. Kişi başına düşen suyumuz az. Bunun kendi ülkemiz içinde, kendi bölgesel dağılımında da problem var. Karadeniz bu noktada şanslı bir bölge. Özellikle son günlerde terörün ön plana çıktığı Güneydoğu bizim su kaynaklarımızın yüzde 35-40'ına sahip. Onun için oralar o kadar önemli, birileri onun için oralarda oyun oynuyor. Su fakirliği sınırı da bin metreküptür. Türkiye bin metreküpe doğru hızla gidiyor" dedi.
YAVAŞ YAVAŞ ÇÖLLEŞEN BİR ÜLKE OLUYORUZ
Türkiye'nin güneyden kuzeye doğru kuraklık tehdidiyle karşı karşıya olduğunu da vurgulayan Prof. Dr. Yusuf Demir şunları söyledi:
"Son yıllardaki ekolojik iklimsel değişiklikler özellikle atmosferdeki değişimler bu noktadaki sıkıntıları gösteriyor ki, geçen yıl yaşadığımız kuraklık ayrı bir sıkıntı. Bu sene ki yağış rejimi çok ciddi bir problem. Bir bakıyorsunuz bir ayda düşmesi gereken yağış bir saatte düşüyor. Yağış almamız gereken dönemde yağış almıyoruz. Bunun sebepleri işte kuraklık diyoruz ama Türkiye bir riskle karşı karşıya. Türkiye'nin güneyinden kuzeyine doğru gelen bir kuraklık tehdidi var. Yavaş yavaş çölleşen bir ülke oluyoruz. Çünkü sularımızı yok ediyoruz, doğru kullanmıyoruz. Sularımızı malesef kendi çocuklarımıza, torunlarımıza bırakacağımız suyu bugünden bitiriyoruz. Türkiye'nin 2030'dan sonra Karadeniz bölgesi dışında her bölgenin neredeyse kuraklık tehdidiyle karşı karşıya kalacağını gösteriyor. Biz o zaman mecburen aynen petrol, doğalgaz taşır gibi bu bölgelerdeki suyu borularla diğer bölgelere taşımak zorunda kalacağız."

FOTOĞRAFLI