Fethiye ilçesinde görev yapan Ulusal Medikal Kurtarma Ekipleri (UMKE), 24 saat esasına göre görev yaptıkları ilçede, 3 ayda 110 vakaya müdahale etti.
Türkiye’de bin 700 metrede görev yapan tek ekip olan UMKE ekibi Babadağ’da ki yamaç paraşütü kazasından kelebekler vadisindeki bir yaralanmaya kadar hemen her kazaya 24 saat boyunca koşuyor. 1 Mayıs itibariyle ölüdeniz mahallesi Babadağ’ın bin 700 metrelik pistindeki istasyonda göreve başlayan UMKE, 24 saat boyunca 3 gönüllüsüyle olabilecek yamaç paraşütü kazaları ya da kurtarma operasyonları için nöbet tutuyor. Medikal müdahalenin yanında suda kurtarma, dağcılık, arama ve kurtarma ile iple erişim teknikleri gibi eğitimleri gittikleri vakalarda kullanan UMKE, 3 ayda gittiği 110 vakanın 17’sinde kurtarma operasyonu gerçekleştirdi.
UMKE sorumlusu Eyüp Önver, açıklamasında Muğla genelinde 90 UMKE gönüllüsü olduğunu, bunlardan 19’unun Fethiye’de görev yaptığını söyledi.İlçedeki istasyonda 8 kişinin aktif görev yaptığını, diğer görevlilerinde ihtiyaç halinde göreve hazır olduğuna dikkati çeken Önver, 3 yıldır aktif olarak çalışan istasyonda birçok başarılı kurtarma operasyonuna imza attıklarını dile getirdi.
Önver, gönüllük esasına göre görev yaptıklarını ifade ederek, "Burada en çok yamaç paraşütü kazalarına müdahale ediyoruz. Kelebekler Vadisi ve Kabak Koyu’nda da düşmeye bağlı yaralanmalar oluyor. Onların hem medikal hem de kurtarmasını yapıyoruz. Boğulma vakalarına da gidiyoruz" dedi.
UMKE gönüllüsü Mustafa Eren ise, UMKE olarak 1 Mayıs’tan bu yana 110 vaka yaptıklarını, bu vakaların 17’sinin kurtarma olarak gerçekleştiğini belirtti.112 Acil Sağlık ekiplerinin dışında UMKE vakalarına müdahale edenlerin aldıkları eğitimleri de kullandıklarına işaret eden Eren, şöyle konuştu: "Suda kurtarma, Dağcılık arama kurtarma, iple erişim teknikleri, olay yeri yönetimi ve buna benzer edindiğimiz eğitimleri vakalara yansıtmaya çalışıyoruz. Burada çok geniş bir alana müdahale ediyoruz. Babadağ’daki bin 700 metre pistinde 12 saat görev yapıyoruz. Akşamları ise Ölüdeniz’de 12 saatte orada olmak üzere 24 saat esasına göre çalışıyoruz. Bu alanın dışında Kelebekler Vadisi, kabak Koyu, Likya Yürüyüş Yolu ve Saklıkent gibi yerlerde de görev alıyoruz. 112 Komuta Kontrol Merkezi buralarda oluşabilecek vakalarda bize çıkış veriyor. En hızlı şekilde olay erine ulaşıp, müdahalemizi yapıyoruz."
’UMKE VARSA UMUDUNU KESME"
Eren, Muğla’da UMKE ekiplerinden oluşan ilk istasyon olarak çalıştıklarını, başka istasyon kurulması için planlar yapıldığını anlattı.
Diğer ekiplerinde devreye girmesiyle çok daha güvenli ve hızlı sağlık hizmeti sunabileceklerini vurgulayan Eren, "Türkiye geneline baktığımızda hiç bir ilde bu kadar UMKE vakasının yapılmadığını görüyoruz. Bunun sebebi de bir turizm merkezi olması ve dünyanın bir çok yerinden ziyaretçi akınına uğraması ve bu kadar insan popülasyonun olduğu yerlerden birisi. Coğrafi yapının da büyük etkisi var. Kayalık bir alan ve bazı yerlere karadan ulaşımın olmadığı yerler var. İnsanlar buraları gezmek isterken düşebiliyor. Biz, ’UMKE varsa umudunu kesme ’ diyoruz." dedi.
Mustafa Eren, dünyada sadece medikal personelden oluşmuş ilk ekip olduklarını, yabancı dil bilen gönüllüleri ile bölge halkına ve turistlere en iyi hizmete vermeye çalıştıklarını söyledi.
UMKE’NİN "KURTARICI MELEĞİ"
3 yıldır UMKE’de görev yaptığını ifade eden Hilal İrem Aykul da bayan olarak kurtarma operasyonlarında yer almanın zor olduğunu ancak gönüllülük esasına göre çalıştıkları için yaptığı işten keyif aldığını dile getirdi. Vakaya gittiklerinde taşıdıkları medikal malzemelerin biraz ağır olduğu için zaman zaman zorlandığını, başarılı operasyon sonunda kurtardıkları bir canın heri şeye değdiğini sözlerine ekledi.