İç Hastalıkları, Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, Hepatit C’nin, tedavi edilmediğinde birçok ölümcül hastalığa sebep olabileceğini belirterek, ileri evreye ulaşan Hepatit C’nin en yaygın belirtilerinin arasında yorgunluk hissi olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, bulaşıcı sarılıklar grubundan bir virüsün neden olduğu Hepatit C’nin, insanlara kan nakli, aynı malzemelerin ortak kullanımı ve hijyen koşullarının uygulanmaması gibi yollarla bulaştığını belirtti.

Her 100 kişiden biri Hepatit C hastası

Dünya genelinde hepatit C taşıyan insan sayısının tahmini 130 ila 170 milyon civarında olduğunu dile getiren Gümürdülü, hastalığın, Türkiye’de her 100 kişiden birinde görüldüğünü ifade etti.

Hepatit C hastalarının yalnızca yüzde 15’inde şiddetli belirtilerin görüldüğüne dikkat çeken Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, hastalığın en yaygın belirtilerinin; iştahta azalma, yorgunluk hissi, mide bulantısı, kas veya eklemde ağrı ve kilo kaybı olduğunu dile getirdi.

Siroz ve karaciğer kanserinin başlıca sebebi

Hepatit C virüsüne maruz kalanların yüzde 80’inde kronik enfeksiyon görüldüğünü vurgulayan Gümürdülü, “Çoğunlukla enfeksiyonun ilk 10 yılında ya düşük oranda belirti göstermesi ya da hiç göstermemesine karşılık kronik Hepatit C yorgunlukla bağlantılı olabilir. Hepatit C, uzun yıllar boyunca enfekte olmuş insanlarda, siroz ve karaciğer kanserinin başlıca nedenidir” dedi.

Alkol bağımlılarında risk 100 kat fazla

Sirozun, Hepatit B ya da Hepatit C ile enfekte olanlarda, alkol bağımlılarında ve erkeklerde daha yaygın görüldüğüne işaret eden Gümürdülü, “Siroz görülen hastaların karaciğer kanserine yakalanma oranı 20 kat daha fazladır. Alkol bağımlıları için risk 100 kat daha fazla artmaktadır. Hepatit C, siroz vakalarının yüzde 27’sinin, karaciğer kanseri vakalarının ise yüzde 25’inin sebebini oluşturur” diye konuştu.

İç Hastalıkları, Gastroenteroloji ve Hepatoloji Uzmanı Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, karaciğer sirozunun, karaciğere bağlı damarlarda yüksek kan basıncı oluşumuna, karında su birikmesine, özellikle mide ve yemek borusunda kolayca yaralanma ve kanamalara, damar genişlemelerine, sarılığa ve beyin hasarına neden olabildiğini vurguladı.