“Bu konuda çok spekülasyon var. Temel problem, ortaokulda devam etmediğine dair eleştiri” diyen MEB Müsteşarı Yusuf Tekin ise, eksiklikleri gidererek çocukların el yazısıyla devam etmesini hedeflediklerini vurgulamıştı.

İlkokulda elyazısının kaldırılmasını isteyen veliler ise, Change.org’da ‘Elyazısı kaldırılsın’ başlığıyla bir imza kampanyası başlatmıştı. Melek Erden’in başlattığı ve Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’yı muhatap aldığı kampanyaya 10 Ocak saat 16.00’ya kadar 57 bin 965 imza atıldı.

Türk Eğitim-Sen, sosyal medyada düzenlediği ‘Bitişik eğik yazı kaldırılmalı mı?’ anketiyle öğretmenlerin görüşünü aldı. 1186 kişinin yüzde 86’sı “kaldırılmalı” dedi.

İlkokulda bitişik elyazısı uygulamasına geçilmesinin mimarlarından, o dönem Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı olan Prof. Dr. Ziya Selçuk, Hürriyet’in sorularını yanıtladı.

- Bitişik eğik yazıya ne zaman geçildi? Neden gerekli görüldü?

- 2005’te geçildi. O zaman her branşla ilgili Türkiye’den bir akademik heyet toplanıp çalıştay yapıyor, sonucunda da bir karar veriliyordu. Çocukların hem beyin hem estetik gelişimi, hem de ellerinin fiziksel gelişimi için çok daha etkili olduğuyla ilgili bir grup akademisyen toplandı. Elyazısı konulması bu ekibin kararıydı, bürokratik bir karar değil. Uygulamanın programını, müfredatını yazan bir grup vardı. Ama o zaman bu işin ilkokul boyunca devam etmesi, defterlerinin belli bir şekilde yapılandırılması, öğretmenlerin ve müfettişlerin eğitim alması gibi birbirini tamamlayan ve daha sağlıklı yapılabilmesi için gereken şartlar oluşturulmuştu. Fakat tedbirlerin hiçbiri alınmadı.

SİSTEMLİ ŞEKİLDE DEVAM ETTİRİLMELİ

- Karar alınırken karşı çıkan oldu mu?

- Olmadı. Şöyle yapılırsa daha sağlıklı yürüyebilir diyen oldu. Almanya, İngiltere, Fransa, Kanada hepsi böyle yazıyor ve hiç kimse de vazgeçmiyor. Bir problemleri yok. Sorun, bu yazının eğik ya da dik yazı olması değil, uygulamanın becerilip becerilememesiyle ilgili. Yoksa elyazısı iyidir, kötüdür meselesi değil.

- Türkiye’de neden başarısız oldu?

- İlkokul ve ortaokulda devam etmesi gerekiyor. Ama bu sadece ilkokul birinci sınıfta yapılan ve bırakılan bir işe dönüştüğü için başarısız oluyor. Almanya’da çok başarılı uyguluyorlar. Ama her sınıfın yazı defterleri özel olarak seçiliyor. Bizde birinci sınıftan sonra hemen normal deftere geçiliyor, o da el yazısını bozuyor. Bunun sistemli olarak Türkçe dersinin içerisinde güzel yazı adı altında devam etmesi gerekiyor. Güzel yazı dersi de yok. İkinci, üçüncü sınıfta takip edilmiyor. Ortaokulda tamamen kalkıyor. Branş öğretmenleri de el yazısı yazamadığı için sınıfta kullanamıyorlar. Bu nedenle çocuklar da diğerine geçiyor.

BEYİN GELİŞİMİNE DESTEK OLUYOR

- Ne yapılmalı?

- Fransa’da, İngiltere’de okul öncesinde kaleme hâkim olacak şekilde her şeyi serbest bırakıyorlar, hiçbir kural koymuyorlar. Büyük yazdın, küçük yazdın, eğri yazdın konusuyla ilgilenmiyorlar. “Önemli olan kaleme hâkimiyet”, diyorlar. Biz henüz kaleme hâkim değilken direkt güzel yazdırmaya başlıyoruz. Okul öncesinde kaleme hâkim olma çalışmaları başlamalı. Ama okul öncesinden ortaokul sonuna kadar takip edilen bir sistemde yapılmalı.

- Bitişik el yazısının faydaları neler?

- Literatürde bunun temel amacı tamamen çocukların beyin gelişimine daha fazla katkıda bulunduğu, sanatsal duyguyu geliştirdiği ve kişinin kendisine özgü parmak izi gibi bir yazısı olmasına daha fazla hizmet ettiği şeklinde açıklanıyor. Beynimizde en çok yer kaplayan iki vücut bölgesinden biri ağız, biri de el. Buraların gelişmesi beyinle doğrudan doğruya ilgili. Eller zekâ gelişimine de hizmet ediyor. Doğru uygulandığında çocuğun estetik algısının gelişmesini, kendine özgü yazı karakteri oluşturabilme sürecini destekliyor.

- Velilerden “Günlük hayatta ne işimize yarayacak” eleştirileri geliyor.

- Bu eğitim sisteminin tamamı için sorulan bir soru. Türev, integral için de, fizikteki birtakım konular için de soruluyor. Bu, eğitim felsefesiyle ilgili temel bir problem ve buraya da yansıyor. Eğitim içerikleri günlük hayat için yapılmaz. Bir çocuğun kişisel, sosyal, psikolojik, duygusal gelişimleri için yapılır. İçerikler bir araçtır. Orada amaç ve aracın karıştırılması söz konusu. Velilere sorsanız, “Biz kimyayı niye öğreniyoruz, deney mi yapıyoruz günlük hayatta” derler. Onlar zekâ gelişiminin bir aracıdır. Yoksa bu 10 sene sonra size lazım olacak, diyerek öğretilen bir şey değil.

Zihindeki akıcılığı ele yansıtıyor
Doç. Dr. Murat Aşıcı (Marmara Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi)

Bitişik elyazısı kabul edilirken birtakım pedagojik açıklamalar oldu. Mesela zihindeki akıcılığın ele yansıdığı belirtildi. Çocuk iyice alışkanlık kazandıktan sonra düşüncelerini kâğıda çok daha akıcı bir şekilde aktarabiliyor. Diğer yazı kesik kesik olduğu için elini kaldırıyor, tekar koyuyor. Fakat bitişik elyazısında böyle değil. Daha sonra birtakım zorluklar yaşandı. Şimdi de yaşanıyor. Ama bana göre zorlukların temel sebebi çocuklardan çok öğretmenlerden kaynaklanıyor. Çünkü bitişik eğik yazı ile yetişmeyen öğretmenler sınıfta bunu kullanmakta zorluk çekiyor. Avrupa devletlerinin çoğunda bu yazı kullanılıyor. Bir problem de yaşanmıyor. Bitişik eğik yazı olması faydalı diye düşünüyorum.

Batı’da günlük hayatta da kullanılıyor

Doç. Dr. Ömer Adıgüzel (Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğtetim Üyesi)

Batı ülkelerinde, örneğin Almanya’da elyazısı çok yaygın, insanlar günlük hayatlarında da kullanıyor. Ben aynı zamanda estetik de buluyorum. Bunun yaygınlaşmasını isterim ama ülkemizdeki uygulama Batı’daki gibi değil. Öğrencilere el yazısı tam benimsetilmediği için okulda başka, dışarıda başka yazı kullanılmaya başlandı. Dolayısıyla burada ciddi tatsızlıklar yaşandı. Yetiştirdiğimiz öğretmenlerden gelen görüşler çocukların bitişik el yazısı yazarken zorlandıkları, bunu bir türlü benimseyemedikleri ve öğrencilerin yazılarının okunmaz olması yönünde. Ben bitişik el yazısından yanayım. Ama doğru ve yerleştirilerek öğretilmeli. Aksayan bir yan olduğu sürece çok da zorlamanın bir anlamı yok.

DÜNYADA DA YÜKSELEN BİR TARTIŞMA

Elyazısı tartışması sadece Türkiye’ye özgü değil. Bugün Avrupa’dan Amerika’ya eğitimde öncü ülkelerde el yazısı gün geçtikçe daha çok tartışılıyor. Tartışmaların merkezinde ise PISA’da ilk 5’te yer alan, kimi eğitim bilimciler tarafından bir mucize olarak tanımlanan Finlandiya yer alıyor. Finlandiya geçen yaz aldığı bir kararla, bitişik el yazısını bırakarak, 2016’da ilköğretim düzeyinde tablet temelli bir öğretime geçiş yapacağını duyurdu. Bugün Kıta Avrupası ve İngiltere’de el yazısı eğitimde varlığını koruyor. Ancak okyanusun karşısında durum büyük oranda değişti. ABD’de 45 eyalet 2009’da ülkede devlet okulları genelinde yapılan standart değişiklikleri nedeniyle, el yazısını bir kenara bırakarak tablet bilgisayarlara geçiş yaptı.
Peki, bitişik el yazısında dünyada son durum ne? Gelin dünyada daha çok konuşulacak bu değişime kısa bir göz atalım.

ABD: 45 eyalet müfredattan çıkardı

Ülkede, 2009’da tüm devlet okullarında hükümet tarafından önerilen eğitim standartları ‘Common Core’ devreye girdi. Bunlar anaokulundan 12’nci sınıfa kadar tüm eyaletlerdeki okullarda İngilizce-edebiyat ve matematik derslerine yönelik hazırlandı. Eyaletler, buna uyup uymama konusunda özgür bırakıldı. Şu anda 48 eyaletin kabul ettiği standartlar, müfredat olarak değerlendirilmiyor. Ancak eğitimde ulaşılması gereken hedefleri belirliyor ve okullara yol haritası sunuyor. Standartlar arasında 4’üncü sınıfa kadar klavye kullanımında hâkimiyet yakalanmasına dikkat çekilmesine rağmen el yazısının gerekliliğine vurgu yapılmadı. Ardından 45 eyalet müfredatlarından el yazısını çıkarıp dijital yöntemleri takip etme kararı aldı. ABD’de genel eğilim el yazısının dijitalleşen dünyada artık yerinin kalmadığı yönünde. Fakat bazı kesimler, öğrenci-öğretmen ilişkisini güçlendirdiği gerekçesiyle el yazısını savunuyor. Ayrıca 2013’te California, Idaho, Indiana, Kansas, Massachusetts, North Carolina ve Utah da el yazısının müfredatlarda olması için harekete geçti. Bugün bu eyaletlerde devlete ait birçok ilkokulda elyazısı varlığını koruyor. Ülkede yayınlanan önemli araştırmalarda, bu yazıyı tercih eden öğrencilerin okuma ve heceleme testlerinde daha başarılı olduğu; çocukların motor gelişimini, el-göz koordinasyonunu geliştirdiği gibi sonuçlara ulaşıldı.

Finlandiya :Büyük karar sonrası dünyanın gözü onda

OECD’nin yürüttüğü ‘Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) 2012’de okuma, fen bilimleri ve matematik alanında ilk 5’te yer alarak Avrupa’da en yüksek performansa sahip Finlandiya’da 2016’dan itibaren okullarda bitişik el yazısı rafa kaldırılarak tablet bilgisayar kullanma kararı alındı. Ülkede ilkokul düzeyinde defter ve kalem yerine tabletle okuma ve yazma öğretilmesi için çalışmalar yapılması planlanıyor. Eğer Finlandiya bu kararı hayata geçirirse Amerika’dan sonra kalemi ve defteri bir kenara bırakan ilk Avrupa ülkesi olacak. Ancak ülkede bu konuda tartışmalar sürüyor. Finlandiya’da bu karar öncesi ilkokul birinci sınıftan itibaren bitişik el yazısı öğretiliyordu. Eğitimde özellikle son 10 yılda artan dijitalleşme Finlandiya gibi ülkeleri adım atmaya zorluyor. Eğitimde gıpta ile takip edilen Finlandiya’nın bu geçiş sonrasında performansının nasıl etkileneceğini ise zaman gösterecek.

Almanya: İlkokul birinci sınıftan başlıyor

Avrupa’nın eğitimde adından söz ettiren ülkelerinde bitişik el yazısı ilkokul müfredatlarında hakimiyetini koruyor. Almanya’nın 16 eyaletinde uygulamalarda farklılıklar olsa da özellikle Kıta Avrupası’nda olduğu gibi bu ülkede de eğitim dünyasındaki dijitalleşmeye rağmen el yazısını kısa vadede bırakmak gibi bir program henüz bulunmuyor. Almanya’da eğitim uzmanlarının bir kısmı bitişik el yazısı yerine, ‘dik temel yazı’ öğretilmesine geçilmesini savunurken, etkili bir kesim ise elle yazmanın kişiliği yansıttığını ve muhakeme kabiliyetlerine destek olduğunu belirtiyor. Almanya’da bitişik el yazısı eğitimi ilkokul birinci sınıftan itibaren öğretiliyor ve ilerleyen sınıflarda da öğrenciler bu konuda yeteneklerini geliştiriyor. İlköğretim düzeyinde, okuma yazma öğretimine dik temel harflerle başlanıyor. Birkaç harf öğretildikten sonra bitişik eğik harflerin öğretimine geçiliyor. Bu sayede öğrenci birinci sınıfta her iki yazı stilini de görmüş oluyor. İkinci sınıf ve sonrasında bitişik eğik yazı öğretimine ağırlık veriliyor, bunları pekiştirmek için ayrı ders saatleri de düzenleniyor. Sınıflarda bitişik eğik yazı öğretimine uygun materyaller bulunduruluyor. Almanya’nın yanı sıra Fransa, İrlanda, İsviçre, İspanya ve İtalya’da da bitişik el yazısı ilkokul müfredatlarındaki yerini koruyor.

İngiltere: Önemli bir yetenek olarak görülüyor

İngiltere de bitişik elyazısına karşı Kıta Avrupası’na benzer bir tutum sergiliyor. Birleşik Krallık Eğitim Bakanlığı, “öğrencilerin el yazısını doğru ve okunaklı bir şekilde yazmalarının hem okul hayatlarında hem de gelecekte çok önemli bir yetenek olduğunu ve bu nedenle elyazısına önem verdiklerini” vurguluyor. Eğitim Bakanlığı yaptığı yazılı açıklamada 2014’te değişikliğe uğrayan ilköğretim müfredatında bitişik elyazısının yerini koruduğunu belirtiyor: “Biz yeni ulusal müfredatımızda öğrencilere el yazısı öğretmeye devam edeceğiz. İngiltere’de el yazısı öğretilirken başlangıçta gerekli fiziksel yeteneklerin geliştirilmesine odaklanılıyor. Harfler nasıl doğru bir şekilde ve emin olarak yazılabilir bunlar öğretiliyor. Bunun ardından bitişik elyazısında öğrencilerin mesafe kaydetmesi ve yeterince hızlı yazması sağlanıyor. Bu sayede öğrenciler her ne yazmak isterlerse buna ayak uydurmaya başlıyorlar”.  


Hürriyet