Başbakan Yardımcısı Babacan, "Merkez Bankası’nın güvendiğimiz, ehil bir ekibi var" dedi.
Başbakan Yardımcısı Babacan ve OECD Genel Sekreteri Angel Gurria, Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) tarafından düzenlenen ’Türkiye Başkanlığındaki G20 Gündemi’ konferansında bir basın toplantısı düzenledi. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan yaptığı konuşmada Türkiye’de kendi deneyimlerine göre KOBİ’ler ekonominin belkemiğini oluşturduğunu söyleyerek: “Aslında bu pek çok gelişmekte olan ülke için geçerli. Bazı gelişmiş ülkeler de dahi KOBİ’ler ekonomik yapının çok önemli bir parçası olmaya devam ediyor" dedi.
Babacan, "Ekonomide kırılganlıkların hala söz konusu. Gelişen ve gelişmiş ülkelerin daha fazla yatırıma ihtiyacı var. Negatif faiz ortamında altyapı projeleri iyi bir yatırım aracıdır. G20 kapsamında KOBİ’lerin temsiliyetini artırmalıyız. KOBİ’lere yönelik bir küresel ittifak üzerinde çalışıyoruz. Küresel ekonomiye yüzde 15 katkı yapabilen 190 ülke daha var, onlar da düşünülmeli. Hükümetlerin sorunları doğru teşhis etmesi önemli. Küresel krize rağmen Türkiye’nin mali durumu oldukça güçlü" ifadelerini kullandı.
Babacan, “OECD’nin ülkelere yatırım yapılmalı, ancak yatırımların akıllı bir şekilde seçilmesi gerek. Önceliklendirme çok önemli, bazen yanlış bir yatırım kamu kaynaklarının israfı olabilir. Global ekonominin halen kilit zorluklarla karşı karşıya olduğunu, halen bunlarla yüzleşmek durumundalar ve bir şeyler yapmaları gerek. Yüksek işsizlik, verimliliğin yavaşlaması, kamunun yüksek bütçe açığı ile mali sektördeki kırılganlıkların halen önemli zorluklar var, bunları aşmaya çalışıyoruz” dedi.
Türk G20 dönem başkanlığı olarak 3 şeye konsantre olduklarını, bunların da uygulama, yatırımlar ve kapsayıcılık olduğunu söyleyen Babacan, birçok ülkede problemlerin ve bunların nasıl çözüleceğinin bilindiğini, ancak bunun için irade ve cesaretin gerekli olduğunu ve bunların farkı oluşturacağının söyledi.
Babacan sözlerini şöyle sürdürdü: “G20 ülkelerinin bin yapısal reformu taahhüt ediyorlar. Şimdi bir takip mekanizması kurmak lazım ki ilerlemeyi görebilelim. Söz konusu taahhütler iyi reformlardır. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) ile Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından analizi yapılan uygulamalar, eğer uygulanabilirse global ekonominin 5 yıl içinde yüzde 2 daha fazla büyüyebilecek. Hem gelişmekte olan ülkelerin hem de gelişmiş ekonomilerin daha fazla yatırıma ihtiyaçları var. Gelişmekte olan ekonomiler altyapı yatırımına daha fazla ihtiyaç duyuyor gibi. Fakat bugünlerde birçok gelişmiş ekonomiye baktığımız zaman, görüyoruz ki onların da acil olarak yapısal reformlara, daha fazla olarak ise altyapı yatırımlarına ihtiyaçları var".
OECD’nin ülkelere yatırım yapmaları tavsiyesinde bulunduğunu aktaran Babacan, ancak yatırımların akıllı bir şekilde seçilmesi gerektiğini, önceliklendirmenin çok önemli olduğunu ifade etti. Babacan, bazen yanlış bir yatırımın kamu kaynaklarının israfı olabileceğini söyledi.
Babacan, bir çok ülkede yatırım yapmak için daha fazla mali imkânın olmadığının ifade ederek,” O noktada biz inanıyoruz ki, PPP ( Kamu özel sektör iş birliği) gibi özel-kamu ortaklığı modeller daha yoğun kullanılabilir” dedi. Daha çok özel kaynağı, kamunun yapısal yatırımlarına yönlendireceklerini söyleyen Babacan. “Bu konu üzerinde çalışmak lazım. Dünyada ders çıkarabileceğimiz başarı öyküleri var. Negatif faiz oranları çağındayız. Herkes, uzun dönem riski iyi yönetilebilen yatırımları aramakta ve altyapı yatırımları aslında bu konuda iyi bir fırsat" ifadelerini kullandı.