15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla Eskişehir’de de tüm Türkiye’de olduğu gibi eş zamanlı olarak yapılan basın açıklamasına, bu günün asla unutmayacağı, unutturmayacağı belirtildi.

Eskişehir Ticaret Odası, Eskişehir Ticaret Borsası, Eskişehir Sanayi Odası ve sendika temsilcileri katıldı açıklama, Eskişehir Ticaret Odası’nda (ETO) düzenlenen toplantıda yapıldı. Açıklamayı okuyan ETO Başkanı Metin Güler, "15 Temmuz’u asla unutmayacağız, unutturmayacağız. Gücümüz milli irade, hedef büyük Türkiye. Türkiye’nin sivil toplumunu temsil eden; Türkiye-AB Karma İstişare Komitesi Türkiye kanadı olan; Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK), Memur Sendikaları Konfederasyonu (MEMUR-SEN), HAK-İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ), Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB), Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (Türkiye KAMU-SEN), Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) olarak buradayız" dedi.

Açıklamayı 81 ilde aynı anda yaptıklarını kaydeden Güler, "Tarihimizin en zor günlerinden biri olan 15 Temmuz’un yıl dönümüne giriyoruz. İki hafta boyunca, farklı etkinliklerle, hazırladığımız afişlerle ülkemizin tamamında 15 Temmuz ruhunu canlı tutacağız.

15 Temmuz’u unutmayacağız, unutturmayacağız. 15 Temmuz’un Türkiye için bir milat olduğuna inanıyoruz. Çünkü bu alçak, darbenin ötesinde bir işgal girişimiydi. 15 Temmuz, İstiklal Harbinden bu yana ülkemizin karşılaştığı en büyük tehlikeydi. O gece Fetullahçı terör örgütü, “devleti” ele geçirmeye, milleti tahakküm altına almaya kalkıştı. Darbe girişiminin asıl amacı; ülkemizi tarihimizde görülmemiş bir kaosa sürüklemek, kardeş kavgası başlatmak, Türkiye’yi iç savaş ortamına sokmaktı. Darbe teşebbüsünün nihai amacı; Türkiye Cumhuriyetini bir daha ayağa kalkamayacak duruma düşürmekti. Allah’a şükürler olsun milletimiz, cesareti ve feraseti ile bu belayı, bu fitneyi durdurdu. Milletimiz demokrasimize ve özgürlüğümüze kasteden bu saldırı karşısında dik durdu, canı pahasına değerlerini savundu. Bu masadaki kuruluşlarının tamamı da, ilk andan itibaren, devletimizin ve milletimizin yanında yer aldı. Darbe girişimine karşı net tavır gösterdiler. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, Gazi Meclisimiz, Başbakanımız, siyasi partilerimiz, milletimiz, sivil toplum kuruluşlarımız ve medyamızın kararlı duruşuyla bir destan yazdık. Haince planlanmış darbe girişimini savuşturan milletimizin önünde saygıyla eğiliyoruz" diye belirtti

15 Temmuz’da Türkiye’nin en zor demokrasi sınavını büyük başarıyla verdiğini anlatan Güler, açıklamasının bir bölümünde "Demokrasimizin, hiçbir kaba kuvvete teslim olmayacak kadar güçlü olduğunu herkese gösterdik. Milletimiz darbeye karşı durarak şunu açık şekilde ilan etmiştir. “Türkiye Cumhuriyeti devletini Milletin iradesi dışındaki hiçbir güç yönetemez. Bu, dünyaya örnek olacak bir tavırdır. Elbette bunun için büyük bir bedel ödedik. Darbe girişimine karşı verdiğimiz bu mücadelede, 250 vatandaşımız şehit edildi, 2 bin 301 vatandaşımız gazi oldu. Şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Gazilerimizi şükranla anıyoruz. Milletimiz onları daima minnetle ve rahmetle anacaktır. Dünyada çok az millet, demokrasisi için bu bedeli ödeyebilir. Siyasi görüşü fark etmeksizin Türkiye’nin geleceğine sahip çıkan 15 Temmuz ruhu demokrasinin sigortasıdır. Bir daha böyle hain girişimlerin yaşanmaması için FETÖ ile mücadele her alanda etkin ve kararlı şekilde sürdürülmelidir. Yargı kurumları, darbecilere ve onların destekçilerine hak ettikleri en ağır cezayı vermeli, milletimizin vicdanını rahatlatmalıdır" diye belirtti.

En az 15 Temmuz kadar, darbe girişiminden sonrasının da, ülkemiz açısından zorlu bir süreç olduğunun altını çizen Güler, "Darbe girişimi sonrası toplumumuz büyük bir travma yaşadı. FETÖ, yalan haberlerle yurt dışında ülkemiz aleyhine karalama kampanyaları yürüttü. Ekonomimiz de bu saldırıdan olumsuz etkilendi. Allah’a şükür, birlik ve beraberliğimiz sayesinde bunların hepsini de kısa sürede atlattık. Hükümetimizin bizlerle istişare içinde aldığı önlem ve yaptığı reformlarla hızla toparlandık. Daha darbe girişiminin üzerinden bir yıl geçmeden ekonomide yüzde 5’lik büyümeyi yakaladık. İstihdam rekorları kırdık. Bu yılın ilk altı ayında tam 1 milyon 200 bin insanımıza yeni istihdam sağladık. İhracatımızı rekor düzeyde arttırmaya başladık. Yabancı yatırımcıların güvenini yeniden kazandık.

Çok açık ifade ediyoruz ki Türkiye, dünyanın en zor stres testinden başarı ile çıkmıştır. Emin olun bizim son bir yılda yaşadıklarımızı başka bir ülke yaşasaydı bir daha ayağa kalkamazdı. Ama biz dimdik ayaktayız. Böyle bir coğrafyada, en zor koşullar altında hiç kimsenin yapamayacağını yaptık. Ama rehavete kapılmayacağız. Yapacak daha çok işimiz, büyük hedeflerimiz var. 15 Temmuz sonrası toparlanma sürecini tamamladık. Şimdi yeni bir atılım sürecini başlatmamız gerekiyor. Ayağımızdaki prangayı çözdük, şimdi koşma zamanı. Büyümede, istihdamda, ihracatta yeni rekorlar kırmalıyız. Vatandaşlarımızın refah seviyesini daha da arttırmalı, demokratik kazanımlarımızı güçlendirerek daha ileriye taşımalıyız. Bütün bunlar için ortak akılla ve istişare içinde, yeni bir reform süreci başlatmalıyız." diye kaydetti.