Korona virüsün küresel bir kamu sağlığı krizi olmasıyla beraber volatilitenin tarihi seviyelere çıkışı ve Dow Jones’un 2016 yılından bu yana en düşük seviyelere gelişi sonrasında yatırımcıların aklındaki en büyük soru krizin daha ne kadar kötüye gidebileceği.

Yatırımcılar için dibe ulaşmayan piyasalara yatırım yapmak büyük bir risk oluşturuyor. Invesco Küresel Piyasalar Stratejisti Brian Levit, bugüne kadar gördüğü 6 ayı piyasasında orta nokta ile dip arasında %38’lik bir kayıp olduğunu vurguluyor. Bununla birlikte ayı piyasalarının uzun dönemde biteceğini hatırlatan Invesco stratejisti, orta noktalarda 10 yıllık yatırım yapanların %110’luk bir kazanç elde ettiğini vurguluyor.

Bazı yatırımcılar bu denli düşen borsaların fırsat olduğunu düşünerek buna yönelik hareket etme eğiliminde. Fakat tecrübeli Wall Street yatırımcılarının tavsiyesi şu dönemde temkinli olunması yönünde... 

Yatırım danışmanlık şirketi Invesco’nun küresel piyasalar stratejisti Brian Levitt, “Öncelikle hiçbirimizin piyasaların dibi konusunda öngörüde bulunamayacağımızı anlamamız gerekiyor” ifadelerinde bulunuyor.

Dow Jones endeksi haftanın son iş gününde 913 puan veya %4,5 düştü. 12 Şubat’taki rekor seviyesinden %35’den fazla düşüş gösterdi. Dow Jones endeksi üst üste altıncı hafta getiri sağlamamaya hazırlanıyor.

Dow Jones endeksinin 50 günlük ortalaması 27.290’dan 27.109’a, 200 günlük ortalaması 27.184’den 27.152’ye düştü.

“Ölüm Haçı” denilen olay borsalarda kısa vadeli yatırımcıların kullandığı 50 günlük ortalamanın, uzun vadeli yatırımcıların kullandığı 200 günlük ortalamanın altına geçtiğinde olur.  Fikir borsalardaki kısa vadeli satışların uzun vadeli bir düşüş trendine geçtiğine işaret eder.

EN SON 2018'DE OLMUŞTU

Tarihsel olarak baktığımızda “Ölüm Haçı” en son 19 Aralık 2018’de oluştu. Dow Jones’un rekor seviyesinde %13 düşmesinden üç gün sonra %6 düştü. Ondan önce de 13 Ocak 2016’da ortaya çıktı. Zirve noktasından %9 düştükten sonra kısa vadede %3 daha düştü.

Aynı zamanda S&P 500 endeksi 19 Şubat’taki rekorundan %30’un üzerinde düşerken Nasdaq endeksi %27’den fazla düştü. İki endekste de henüz “ölüm haçı” oluşmadı.

PİYASALAR YERLİYLE DÜŞTÜ YERLİYLE ÇIKACAK

Milliyet'ten Zeynep Aktaş'ın haberine göre ise Küresel piyasalarda artan yüksek oynaklık ve geri çekilme nedeniyle Türkiye’de piyasalar 2008 krizinden bu yana en sert fiyat hareketini yaşadı. Korona virüs etkisi netleştiğinde, yerli kurumsal yatırımcılarla düşen piyasalara can suyu yine yerli kurumsal yatırımcılardan gelecek.

Yerli kurumların borsada sattıklarını geri almaları beraberinde piyasayı canlandıracaktır. Emeklilik fonları, yatırım fonları ve yabancı yatırımcı piyasaların uzun vadeli kurumsal aktörleri arasında yer alır.
Geçtiğimiz yıl mayıs ayının ikinci yarısında 83 bin seviyesinden başlayan borsadaki ralli, 21 Ocak’ta 123.556’ya kadar yükselmesine yol açtı. Aynı dönemde emeklilik fonlarındaki hisse oranı yüzde 9.21’den yüzde 13.80’e çıktı. Yatırım fonları ise hisse oranlarını yüzde 2.98’den 5.53’e yükseltti. Petrol şokunun başladığı 9 Mart’tan itibaren emeklilik fonları ve yatırım fonları hisse satmaya başladı. Koronavirüsün küresel çapta yayılması ile özellikle emeklilik fonları ciddi satışlar gerçekleştirdi. Payları 13.80 sınırından 10.7’ye geriledi.

GERİ ALIM ARTACAK

Oysa ki piyasaları destekleyen en önemli yatırımcı kesimi kurumsal yatırımcılardır. Korona virüsün etkisi netleştiğinde piyasayı harekete geçirecek olan da yine kurumsal yatırımcılar olacak. Gelinen aşamada fiyatların hayli düştüğü bir ortamda alıma geçecek kurumsal yatırımcılar, katılımcıların daha yüksek seviyeden kâr etmesine olanak tanıdığı gibi aynı zamanda piyasaları da destekleyen bir harekette bulunmuş olacak.

Gerileyen fiyatlara şirketlerin tepki vermesi doğal bir sonuç olarak görülmeli. Bu çerçevede şirketlerde geri alım programların da artış olması şaşırtmamalı.
Reel değerinin çok altına inen hisselerde firmalar geri alım programı ile hisse toplarken bir yandan hissesine destek sunacak diğer taraftan artan fiyatla birlikte ilerleyen süreçte ilave bir kâr yaratmış olacak.

DÜNYADAKİ BEKLENTİLER

Oxford Economics
‘Derin, yaygın ve kalıcı’

Durgunluk geliyor, “derin, yaygın ve kalıcı, ancak ekonomik faaliyette kalıcı bir düşüşe” yol açmayacak. Sosyal harcamalarda ve tüketici harcamalarında derin bir geri çekilme yaşanacak.

Goldman Sachs
‘Durgun dünya’

Ekonomik durgunluk yaşanacaktır. Durgunluğu 2020 yılının ikinci yarısında bir toparlanma izleyebilir, ancak riskler aşağı yönde devam ediyor. İlk çeyrekte ABD ekonomisinde yüzde 6 daralma yaşanabilir. 3. çeyrekte yüzde 12, 4. çeyrekte yüzde 10 büyüme gerçekleşebilir. Yıl genelinde ise ABD ekonomisi yüzde 3.8 daralabilir.

Societe Generale
‘İş ve gelir kaybı’

Durgunluk, beklenenden daha uzun sürecek gibi görünüyor. İkinci çeyrek GSYİH yüzde 2,5 azalabilir. İş ve gelir kayıpları artabilir.

S&P Global
‘Büyüme geriler’

Küresel bir durgunluk tahmin ediliyor ve bu da yıl için GSYİH büyümesinde gerilemeye neden olacaktır.

JP Morgan
‘ABD % 14 daralabilir’

Koronavirüs salgınının etkisi ile ABD ekonomisi 2020’nin ikinci çeyreğinde yüzde 14 daralabilir.

Fitch Ratings
‘Global resesyon sınırı’

Dünya GSYH’sinin seviyesi düşüyor. Tüm iyi niyete ve amaçlara rağmen global resesyon sınırında. Global ekonomi için büyüme tahminini yüzde 2.5’ten yüzde 1.3’e indirdi. Bu revizyon, global GSYH’nin önceki tahmine göre 850 milyar dolar daha az olacağına işaret ediyor.

Kovid 19 ve küresel ‘ikiz kriz’ ihtimali

Küresel bazda etkisi derinleşecek bir ikiz kriz ile karşı karşıyayız. Krizin henüz dibinin görüldüğü yönünde sinyaller ise alınabilmiş değil. Kovid 19 vaka sayılarına bağlı olarak gerilimin sürmesi, hatta artması olasılık dahilinde. Rusya ile Suudi Arabistan arasındaki çekişme ise petrol fiyatında düşüşe yol açarken krizde ikinci cephenin açılmasına yol açtı. Söz konusu gelişmeler küresel bazda dolar talebinin yakından izlenesine yol açıyor.

Ülkelerin likiditeye ulaşma kanalları güçlendikçe dolar talebi ise zayıflayacaktır. Ancak dolar endeksi DXY hala 100 seviyesinin üzerinde. 101.95’te olan DXY dolara talebin güçlü olduğunu gösteriyor.

Çıkış ne zaman?

9 Mart’ta petrol şoku ile başlayan ve Kovid 19’un yayılması ile küresel bazda ekonomik aktivitenin durmasına neden olan sağlık krizi, bir ikiz krizi yani ekonomik krizi getirecek mi?

Piyasalar henüz küresel durgunluk ihtimalini fiyatlıyor. Kovid 19’un küresel bazda yaygınlaşması piyasalarda büyük dalgalanmaları beraberinde getirdi.
Çin’in koronavirüsün etkilerini içeren ilk makroekonomik verileri beklenenden çok daha kötü geldi. Avrupa ile ABD’de benzer bir gözleniyor. ABD’de tüketici talebinde “çöküş” öngörülüyor. Toparlanmanın ancak yıl sonuna kadar başlayabileceği öngörülüyor.