Özgür ALTUNCU -Gülseli KENARLI - Cemal KÖYÜK - İdris TİFTİKCİ - İhsan YALÇIN / İstanbul, () - "MİLYONLARCA Nefes Teröre Karşı Tek Ses" mitingi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı İsmet Yılmaz ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun katılımıyla Yenikapı'daki miting alanında gerçekleşti.

"EN GÜZEL CEVABI İŞTE BURADA, YENİKAPI'DA BUGÜN SİZLER VERİYORSUNUZ"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, mitingde yaptığı konuşmada, "Terör örgütlerinin, baskılarına, saldırılarına rağmen, vatanımızın, bütünlüğü, milletimizin birliği, devletimizin bekası için sabreden bu yönde irade ortaya koyan tüm kardeşlerime Allah sizden razı olsun diyorum. Şu andaki, birliğiniz, beraberliğiniz, daim olsun diyorum. İnanıyorum ki bu birliğinizi bozmayacaksınız, bu beraberliğinizi bozmayacaksınız ve bu yolda kararlı bir şekilde inşallah geleceğe yürüyeceğiz. Teröre karşı tepkisini elinde bayrağıyla, çakmak çakmak gözleriyle, gümbür gümbür atan yüreğiyle, dudakların eksik etmediği duasıyla ve en önemlisi aklıyla, metanetiyle ortaya koyan tüm vatandaşlarıma şükranlarımı iletiyorum. Ebedi vatanımız, son devletimiz, ebedi kardeşliğimizi, kimi zaman tüm fesat odaklarına rağmen, o etnik fitneyle, mezhep fitnesiyle, sapkın akımlarla bölmek isteyenlere en güzel cevabı işte burada, Yenikapı'da bugün sizler veriyorsunuz" dedi. Erdoğan, "Sizin bu azmini, bu kararlılığınız, bu samimiyetiniz sürdüğü sürece evvel Allah, bu milleti bin yıllık yürüyüşünde kimse alıkoyamaz. Rabbim yolumuzu açık etsin" diye konuştu.

"BİR İMTİHAN SÜRECİNİN ADETA YENİ BİR SAFHASINI YAŞIYORUZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milletlerin hayatlarında imtihan dönemleri vardır. Biz de millet olarak, bin yıl önce bu coğrafyaya bastığımızda, kesintisiz devam eden bir imtihan sürecinin adeta yeni bir safhasını yaşıyoruz. Bizim bu imtihandaki asıl gayemiz nedir? 'Halka hizmet, hakka hizmettir' ölçüsü. Bu ölçüyü yakalamak, onu yükseltmek, en üstte tutmak için bu yolda yürüyoruz. İnsanların en hayırlısı, insanlara en çok faydası olanıdır. İlkemiz bu. Bu davanın sembolü ve en büyük şahidi de işte dört bir yanımızda dalgalanan şu ay-yıldızlı al bayrağımızdır. Çıkmış birisi ne diyor; 'Bayrağa saldırı mı var?' diyor. Daha ne olacaktı? Yalan üzerine inşa ettiğiniz bir dünyanız var. Cesetleri kendilerine ait paçavraya saranlar ve ondan sonra da, 'Bayrağa saldırı mı var?'. Zorla kongrelerinizde bayrağımızı astınız. Zaman geldi, bayrağımızı indirmeye kalktınız. Ama şimdi bazı 'beyaz Türkler'in destekleri ile ayakta kalmaya çalışıyorsunuz. Sazla, cazla bu iş yürümez. Ama ben gerçek saz sahiplerini bir kenara koyuyorum" ifadesini kullandı.

"1 KASIM'A GİDİYORUZ, AYNI OYUNU YİNE OYNAYACAKLAR"

"Biz teröre ve teröriste karşı en küçük bir müsamaha göstermeyeceğiz. Ve dağ taş komadan, bunların inlerine girerek kovalayacağız. Çünkü bizim bir şehidimizin bedeli hiçbir şeyle mukayese edilmez. Fakat benim sizlerden bir ricam var; 1 Kasım geliyor, 1 Kasım için sizlerden tarihi bir karar, tarihi bir gayret istiyoruz" diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Hani diyorlar ya, 'Herhangi bir şey yapmıyoruz'. Bakın ben söyleyeyim, 7 Haziran'da gittiler, muhtarları tehdit ettiler. Ben her ay içerisinde, her hafta en az bir kez muhtarla toplantı yapıyorum, 400, 350, bu arada muhtarı Ankara'ya davet ediyorum. Geçenlerde Güneydoğu, Doğu... O bölgeden davet ettim. 90 tanesi gelemedi. İnceledik, geleceklerini bildirmişlerdi. Neden? 'Tehdit altındayız, onun için gelemiyoruz' dediler. Cici çocuk, siz kimi aldatıyorsunuz ya... Televizyon ekranlarında kimi aldatıyorsunuz? Şimdi 1 Kasım'a gidiyoruz, aynı oyunu yine oynayacaklar. Ama biz diyoruz ki, bu millet, evvel Allah adam gibi adam bu millet, inşallah bu tehditlere kulak asmadan gereğini yapacaktır."

Erdoğan, "Millet olarak biz bu sıkıntı ile ilk defa karşılaşmıyoruz, her dönemde içimize atılan fitne tohumlarında, bu şekilde boy verenler olmuştur. Hepsi gelip geçmiştir. Ama milletimiz vatanıyla, devletiyle dimdik ayakta kalmayı başarmıştır. Burada devlet ve millet olarak bize düşen iki önemli görev vardır. Birincisi; 780 bin kilometrekare vatan toprağına sımsıkı sarılmaktır. Bunun için devletimiz, güvenlik güçleri başta olmak sureti ile tüm kurumlarıyla mücadelesini vermektedir vermeye devam edecektir. Bu mücadelenden kimsenin şüphesi olmasın. Terörle mücadelede verdiğimiz şehitlerin acısı yüreklerimizi yakıyor. Ama aynı zamanda onların varlığı ve gösterdiği kahramanlık en büyük gücümüzdür, geleceğimizin güvencesidir" diye konuştu.

"550 TANE YERLİ, MİLLİ...."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"Aramıza fitne sokmak isteyenlere, milletin fertleri arasında ayrımcılığı yaratmak isteyenlere asla fırsat vermeyeceğiz. Değil canının, malının, namusunun tehlikeye düşmesi, tek bir vatandaşımızın kılına zarar gelmesi, kem sözde gönlünün kırılması dahi bizim için kabul edilemez bir durumdur. Biz yerli ve milli olan herkese, her kardeşimize; kökenine, inancına, bölgesine, mezhebine bakmaksızın, kucağımızı ve gönlümüzü sonuna kadar açık tutacağız."

Erdoğan, "Buradan, milletimden, ekranları başında bizleri izleyenlerden bir ricam olarak. 1 Kasım seçimlerinde Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne hangi partiden olursa olsun farketmez, 550 tane yerli, milli, bedeni ve kalbi ile bu ülke için çalışacak milletvekili göndermenizi istiyorum. Herhalde ne demek istediğimi anlıyorsunuz değil mi? Şu anda Türkiye'nin tek ihtiyacı budur. Milli irade dışında bir çözüm asla yok. Siz sandıkta iradenize sahip çıkıp, Meclis'e yerli ve milli vekiller gönderirseniz, gerisi çok kolay. Bu konuda milletime inanıyorum, sizlere güveniyorum. Gün bölücülük değil, fitne değil, kavga değil, birleşme, kenetlenme, hedeflerimize odaklanma günüdür. Biz işte bunun için ne diyoruz; rabia diyoruz" dedi.