Ankara’da ilk hac kafilesi Esenboğa Havalimanı’ndan dualarla kutsal topraklara uğurlandı.

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen 2017 yılı hac organizasyonu kapsamında kutsal topraklara gidecek olan ilk hacı kafilesi Esenboğa Havaalanı’nda düzenlenen programla uğurlandı. Hacı adaylarını uğurlama programı Kocatepe Camii İmam Hatibi Mehmet Atıcı’nın Kur’an-ı Kerim okumasıyla başladı. Ankara Müftüsü Mehmet Sönmezoğlu, programda yaptığı konuşmada, “145 bin hacı adayımızdan bu sene Ankara’dan 5 bin 900 hacıyı uğurlayabiliyoruz. Cenab-ı Allah sizlere nasip ettiği gibi gidemeyen bütün hacılarımıza da gitmeyi nasip eylesin inşallah. Yolculukların en güzeline çıktığınız bu mekanda bugün sizleri uğurladığımız gibi sağlam bir şekilde mebrur bir hac yaparak ülkemize, vatanımıza, ailelerinize, evlatlarınıza dönebilmeyi Cenab-ı Allah nasip ve müesser eylesin” şeklinde konuştu.

Suudi Arabistan Büyükelçiliği Müsteşarı Abdullah Elğamidiy ise, Suudi Arabistan Krallığı’nın Mekke ve Medine’de çok büyük projelere imza attığını belirterek, bu projelerin hepsinin hac ve umre ibadeti için gelen tüm insanlara, Müslümanlara gerekli kolaylıkların sağlanması için yapıldığını ifade etti. Elğamidiy, “Hac ibadeti sırasında Mekke’de Harem-i Şerif’te 2 milyondan fazla insan hac ibadetini yaparak tavaf yapmaktadır. Bu hizmetler bu çerçevede bütün hacı adaylarına sunulmaktadır” dedi.

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Yavuz Ünal da hacı adaylarına tavsiyelerde bulunarak şöyle konuştu:

“İmtihanı olmayan, içerisinde sınaması olmayan bir süreç değil bu. Her halükarda niyet ettiniz, devletimizin Diyanet İşleri Başkanlığının size sunduğu bütün imkanlarla beraber bir takım olumsuzluklarla karşılaşılması kaçınılmazdır. Bu ibadetin doğasında vardır. Bu bir yolculuktur. Mutlaka bir takım olumsuzluklar olacaktır. Burada sizden beklenen şey sabretmektir. Bu bir turistik seyahat değil. Gittiğiniz yer turistik bir yer değil, Allah’ın evinde, Allah’ın misafirleriyle beraber olacaksınız. Eğer Allah’ın misafirlerine, Allah’ın sembollerine bu noktada saygısızlıkta bulunursanız bu Allah’a yapılmış saygısızlık demektir. Bu nedenle öncelikle burada elinize, dilinize, bütün azalarına hakim olacağınıza kendinize söz verin. Diğer milletlerden, devletlerden gelen bütün hacılara karşı olabildiğince birincisi misafire karşı olan hürmeti, ikincisi ise bu milletin temsilcisi olarak orta bulunduğunuzu bilmek zorundasınız. Hacı olmanın bugün sadece ilk adımını atıyorsunuz. Aslında hacı olmak bundan sonra verdiğiniz sınavlarla mümkün olacak. Eğer sabır gösterirseniz, dilinize, gözünüze, elinize, ayağınıza saygıyı lütfetmeyi becerebilirsiniz, kardeşinizle itişip kakışmak yerine onu önceler, ona hürmet ederseniz emin olun işleriniz çok daha kolay olacaktır. Birilerinin duasını almaya çalışmaya çalışın, bedduasını değil. Özellikle tavaf halinde itişip kakışarak, onu bunu iterek bir an önce yaptığınızda elinize ne geçecek. Büyük bir imtihanın başındasınız. İnşallah bu imtihanı başarıyla verin ve buradan gittiğiniz heyecanla geriye döner, bundan sonraki hayatınızda da orada edindiğiniz ruh halini sürdürme kararlılığıyla geriye dönersiniz. Dualarınıza başkasını katarsanız veya başkalarının duasının arasına girebilirseniz Rabbim dualarınızı kabul eyler.”

Esenboğa Havalimanı Dış Hatlar Terminali’ne gelen hacı adaylarını Ankara Vali Yardımcısı Murat Soylu, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Yavuz Ünal, Suudi Arabistan Büyükelçiliği Müsteşarı Abdullah Elğamidiy, Ankara Müftüsü Mehmet Sönmezoğlu uğurladı.

“Şehit yakınları ve gazilerin kontenjanından gitmeyi Cenab-ı Rabbim nasip eyledi”

Havaalanında hacı adayları ve onları yolcu etmeye gelen yakınları heyecanla bekledi. Hacı adayları sevinç gözyaşları arasında yakınlarıyla vedalaşarak Medine’ye doğru yola çıktı. Bu yıl da şehit yakınlarına, gazi ve gazi ailelerine kontenjan ayrıldı. Bu sene 4 bin 403 gazi ve şehit yakını Diyanet İşleri Başkanlığı organizesinde hacca gidecek.

Hacca giden 15 Temmuz darbe girişimi esnasında gazi olan Ömer Lütfü Peker, “Diyanet İşleri Başkanlığı bir karar almış, gazi ve şehit yakınlarını kuraya tabi olmadan başvurmuş olmak kaydıyla hacca gidebilecekleri söylenince biz tabi bir anda çok sevindik. Ben, eşim ve büyük oğlum var. Oğlum da yaralanmıştı. Biz Genelkurmay’ın önündeydik o gece. Ona da kısmet oldu. Üçümüz birlikte gidiyoruz. Hac olayı bir çağrılma diye hep söylenirdi. Doğrusu bunun gerçek olduğunu, hak olduğunu bizzat yaşayarak gördük. Rabbimiz dilediği zaman çağırdığı zaman bir anda oluyor bu iş. Haccı gönülden aşkla isteyenler hiç üzülmesinler. Rabbim bir anda açıveriyor. Ümitle talep etsinler” diye konuştu.

Eşiyle birlikte hacca giden 15 Temmuz gazisi Mevlüt Kandemir ise şunları kaydetti:

“2011 yılında hacca gitmek üzere yazıldım. Son çekilişte kurada çıkmadı. Şehit yakınları ve gazilerin kontenjanından gitmeyi Cenab-ı Rabbim nasip eyledi. Bu şekilde gidiyoruz. Duygularım anlatılacak gibi değil. Çok sevinçliyim, huzurluyum, mutluyum. 52 yaşındayım. 45 yaşındayken yazılmıştım. 7 yıl oldu çıkmadı, gazilikten nasip oldu. 15 Temmuz’da Sabiha Gökçen Havaalanı’nın giriş noktasını tırımla kapattım. Askerler geldi taradılar. Aracımda 30’dan fazla kurşun vardı. Kafamda, yüz kısımlarımda ufak hasarlar oldu. Allah bir daha ülkemize 15 Temmuz gibi darbe girişimlerini göstermesin. Tüm ümmeti Muhammedin hepsine dualarımızı edeceğiz.”

Eşi Gülcan Kandemir de çok mutlu olduğunu söyleyerek, 7 yıldır beklediklerini anlattı.

“Tüm Müslümanlara, İslam alemine huzur, barış, mutluluk getirmesini dileyeceğiz”

Adnan Koçyiğit ise çok büyük bir coşku ve heyecan içerisinde olduğunu belirterek, “Sevgililerin en güzeline kavuşmak için gidiyoruz. Allah’ın evine gidiyoruz. Allah’ın misafiri olacağız inşallah. Allah isteyen herkese nasip etsin. Orada dualar edeceğiz. Dünya üzerindeki, yeryüzü üzerindeki tüm Müslümanlara, İslam alemine huzur, barış, mutluluk getirmesini dileyeceğiz. Kardeşlik isteyeceğiz. 8 yıldır bekliyoruz. Çok şükür çıktı. Daha önce umre yapmıştım ama oranın tadına doyum olmuyor. Orada sürekli kalsak bir gün buraya gelsek yine özlüyoruz orayı” ifadelerini kullandı.

Ankara Mamak’ta oturan 75 yaşındaki Havva Seymen de, “65 yaşında hacca yazıldım. Ankara Mamak’ta oturuyorum. Bu sene Allah nasip etti. Sağlıkla sıhhatle görevimi yapmayı nasip etsin Allah. Bu sene de sevinç ağıdıyla ağlıyorum. Dünürümle gidiyorum” dedi.

Seymen’in dünürü Emine Helvacı ise çok mutlu ve heyecanlı olduğunu, 9 senedir hacca gitmeyi beklediğini ifade etti.

Mamak’ta oturan 66 yaşındaki Hüseyin Yıldırım da 10 seneden beri hacca gitmeyi beklediğini kaydederek, “Bu sene Allah nasip etti bana. Sevinçliyim. Tek başıma gidiyorum. Hanımımla kayıt olmuştum. Hanımım vefat etti. Peygamber Efendimizi ziyaret edeceğiz. Dua edeceğim çokça” şeklinde konuştu.