Üniversite öğrencisi Ramazan Fırat, Kırklareli'nde kaldığı öğrenci evindeki odasında 1 Mart 2015'te ölü bulunmuştu.  20 yaşındaki Ramazan Fırat'ın bileklerinin kesildiği, boynundan saplanan bıçağın, boğazından çıktığı bilgisi otopsi raporunda yer almıştı.  Olayla ilgili Ramazan Fırat'ın üç ev arkadaşı; Can T., Halil Ç. ve Mustafa K. gözaltına alınmış ve ilk duruşmadan önce tahliye edilmişti.  
CEP TELEFONUNDA DİKKAT ÇEKEN ARAMA
Kan donduran olayın üzerinden yaklaşık 2 yıl geçti! Ramazan Fırat'a ait cep telefonunda yapılan incelemede telefona ait internet üzerinden üç defa 'En kolay intihar şekilleri'  ifadesinin arama motoru google'dan arandığı belirlendi. Ancak geçen uzun süre nedeniyle  telefon üzerindeki parmak izleri alınamadı.  Tek bir tutuklu sanığın olmadığı dava 14 Mart'taki duruşmayla devam edecek. 
2 YIL GEÇTİ, HÂLÂ KEŞİF YOK! 
Kırklareli'ndeki Lüleburgaz Meslek Yüksek Okulu Elektronik Bölümü'nü kazanan Fırat, 6 arkadaşıyla öğrenci evinde kalıyordu. Vahşice öldürülmesiyle ilgili avukatlarının istediği keşif talebi henüz gerçekleşmedi. Can T., Halil Ç. ve Mustafa K.'nın teknik ve fiziki takip altında tutulması talebi kabul edilmezken  duruşmaya görüntülü aramayla katılan 3 sanığın hal ve hareketlerinin uzmanlar tarafından incelenmesi talebi de henüz karara bağlanmadı.  

KAN LEKELİ PENYE ORTADA YOK!
Davayla ilgili bir diğer önemli ayrıntı ise, olay yerinde bulunan ve sanıklardan birine ait olan penye. Göğüs, kol ve yaka bölgesinde kan lekesine benzer lekelerin bulunduğu penyenin akıbeti ise meçhul! Ramazan Fırat'ın avukatları, penyenin adli emanette mi yoksa emniyette mi olduğuna ilişkin gerekli başvuruları yapmasına rağmen henüz bir sonuç alamadı. 
"BİRİ ÇOK KORKUYORDU, BİRİ SOĞUKKANLIYDI"
Cinayetin üzerinden geçen iki yılın ardından davaya bakan mahkemenin başkanı, bir üye ve savcısı da değişirken sanıkların duruşmadaki ifadelerinde dikkat çeken ayrıntılar da var. Ramazan Fırat'ın avukatları duruşmada yaşanan ayrıntıları şu ifadelerle anlattı: "Sanıklardan birisi çok korkuyordu. Bu tavrı sesine yüzüne de yansıyordu. Ağlamaklıydı. Bir tanesi ise çok soğukkanlıydı. 'O sabah arkadaşımızın hepimizi uyandırması beni şaşırtmıştı. Çünkü hiç bir sabah bizi uyandırmazdı' diye konuştu."  

"NORMAL HAYATIN AKIŞINA TERS"
Öldürülen Ramazan Fırat'ın ağabeyi Mehmet Sait Fırat ise davayla ilgili şunları söyledi: "Cinayetin işlendiği saatlerde evdeki üç sanık da uyanık. Ama ne gariptir ki hepsi de 'Ben bir şey duymadım' diyor.Yaşanan olaydan haberdar olmamaları normal hayatın akışına ters. Şüphelilerin ifadelerinde de çelişkiler var. Birisi iki laptoptan bahsediyor ama birisi sadece bir laptop vardı'  diyor."

Kaynak:Posta