Pandemi döneminde hastalıktan korunmak umuduyla grip ve zatürre aşısına yoğun bir talep oluştu. Uzmanlar, koronavirüsle birlikte maruz kalınacak grip ve zatürrenin hayati etki oluşturabileceğine dikkat çekiyor.

Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Şevin Demir grip ve zatürre aşısıyla ilgili merak edilen bu soruları yanıtladı. Aşılanmadaki temel amacın “birey ve toplumun bağışıklığının sağlanarak salgınların önlenmesi, hastalıkların kişilerde bırakabileceği sekellerin ve ölümlerin azaltılması” olduğunu belirten Dr. Demir, pandemi sürecinde Covid-19 dışındaki virüslerin yayılmasını azaltmak ve birliktelik göstermeleri halinde oluşabilecek problemleri ortadan kaldırabilmek için bağışıklık kazanmaya ekstra önem verilmesi gerektiğini söyledi. Dr. Demir, bu kapsamda en çok grip ve zatürre aşısına dikkat çekti.

Grip aşısını kimler olmalı?

Grip hastalığının genellikle bir- iki hafta içinde tedavisiz iyileşmekle beraber, çok küçük yaştakiler, yaşlılar ve kronik hastalığı olan gruplarda hastane yatışlarına ve hatta ölüme neden olabildiğini anlatan Demir, şunları söyledi: “65 yaş ve üzerindeki kişiler, gebe kadınlar, bakımevlerinde kalanlar, astım, KOAH, kalp hastalıkları, diyabet, kanser, obezite gibi kronik hastalığı olanlar, bağışıklık sistemini baskılayan ilaç kullanan hastalar grip oldukları taktirde hastalığı daha ağır geçirebilirler. Hastalığı ağır geçirme ihtimali olan tüm bu gruplara ve sağlık çalışanlarına grip aşısı olmalarını öneriyoruz. Ancak diğer bireylerin de vurulmalarında bir sakınca yoktur”

Demir, aşının koruyucu etkisi uygulamadan 1-2 hafta sonra başladığı için vurulmak için en uygun zamanın, gribin en sık görüldüğü ayların hemen öncesi, yani ekim ve kasım ayları olduğunu, coğrafi bölgeye göre önerilen aşılanma zamanının değişebildiğine dikkat çekti.

“Zatürre aşısının mevsimi yok”

Akciğer enfeksiyonlarının en sık nedeninin “Streptococcus pneumoniae” adındaki bakteriler olduğunu belirten Dr. Demir, zatürrenin öksürük, balgam, nefes darlığı, ateş gibi semptomlarla kendini gösterirken yaşlılarda ve bağışıklık sistemi zayıf olanlarda genel durum bozukluğu, bilinç değişikliği hatta ölüme sebep olabildiğine dikkat çekti. Tıpkı gripte olduğu gibi zatürrede de hastalığın ağır geçebilme ihtimali olan tüm gruplarda zatürre aşısının yapılmasını önerdiklerini vurgulayan Demir, şöyle devam etti: “Biri polisakkarit (Pneumovax 23), diğeri konjuge (Prevnar 13) olmak üzere iki tip zatürre aşısı var. Bağışıklık yanıtının daha geniş olmasını sağlamak amacı ile konjuge aşıyı takiben polisakkarit aşı kullanılması en etkin yöntemdir. İki aşı arasında olması gereken süre mevcut sağlık durumumuzdan etkilenebileceği için, aşılama öncesi hekime danışmakta fayda vardır. Grip aşısından farklı olarak özel bir vurulma mevsimi yoktur”

Aşının faydası nedir?

Covid-19, zatürre ya da gripten herhangi birini geçirirken vücut direncinin düşeceğini ve diğerlerine karşı daha duyarlı hale geleceğine dikkat çeken Demir, zatürre ya da grip aşısı olmanın bu hastalıkları daha rahat atlatılmasını sağlayarak Covid-19’la mücadele sırasında daha güçlü olmamıza olanak sağlayacağını söyledi. Demir, hava yoluyla bulaşan hastalıklar olan grip ve zatürreden korunmak için -tıpkı Covid-19 gibi- maske takmak, sosyal mesafeye dikkat etmek gibi önlemlerin hayati değerde olduğunu sözlerine ekledi.