CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin milletvekilleri ve PM üyeleriyle Antalya’da gerçekleştirilen iki günlük kampın yaklaşık 9 saat süren ilk günkü toplantısında, eleştirilere çok sert yanıt verdi. 1 saati aşan konuşmasında Kılıçdaroğlu’nun “Parti çok sesli bir görüntüye sahip. Çok sesli bir partinin halktan oy alması mümkün değil. Özellikle partide görev alan isimlerin, söylediklerine çok dikkat etmesi gerekir. Parti disiplinine uymayan gider” dediği belirtildi. Kılıçdaroğlu’nun, dokunulmazlık teklifine yönelik olarak, “Dokunulmazlık teklifimiz başından beri netti. İlk turda kaç fire verecekler diye test ettik. Referanduma götürerek bizi tuzağa düşürmek istediler. Bu tuzağı bozduk” dediği ifade edildi.

Milletvekillerinden gelen Anayasa Mahkemesi’ne kurumsal olarak gidilmeyecekse 110 partilinin imzasının bulunabileceği ya da HDP’nin eksik imzalarının tamamlanabileceği önerilerine tepki veren Kılıçdaroğlu’nun, “Parti kurumsal kimliği olarak bir girişimde bulunmayacağız. Dosyası olan, dokunulmazlığı kalkan arkadaşlar bireysel başvuru yapabilir. Ancak HDP’nin imzasını tamamlamaya çalışan olursa, gitsin başka partide siyaset yapsın” dediği ifade edildi.

‘Herkes genel başkan gibi’

Kılıçdaroğlu, “Deniz Baykal bana Mustafa Özyürek aracılığıyla grup başkanvekilliği önerdiğinde ilk başta kabul etmedim. Genel başkanlık niyetim de yoktu, koşullar bunu getirdi. Ömrümün sonuna kadar genel başkan olarak kalma gibi bir niyetim yok. Genel başkan olduğumda delegenin yüzde 20’sinin imzasıyla aday olunabiliyordu, bunu yüzde 10’a düşürdüm. Yüzde 5’e de düşürürüz, gerekirse tamamen kaldırırız. Niyeti olan imzayı getirir, kurultayı toplar” ifadelerini kullandı.

“Parti hiç bu kadar demokratik olmadı. Hepiniz genel başkan gibi, genel başkan adayı gibi istediğiniz her şeyi söyleyebiliyorsunuz” diyen Kılıçdaroğlu’nun partide bazı milletvekillerinin Türkiye’yi gezdiğini ifade ederek “Ön seçim hesabı yapmayın. ‘Ön seçim olacak, üyelerin gönlüne girerim’ diye düşünüyorsunuz ancak unutmayın ön seçime girmek isteyen adayları veto yetkimiz var” ifadesini kullandığı belirtildi. Televizyonlara çıkan vekilleri, “Grup başkanvekilinden izin almadan çıkamazsınız” diye uyaran Kılıçdaroğlu’nun, “Devletin bazı kurumları CHP’yi yıpratmak için özellikle bazı isimleri televizyona çıkartmak istiyor” dediği kaydedildi.

‘Eleştiriler ahlaki değil’

Kılıçdaroğlu’nun 7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerine yönelik eleştirileri, “Bildirge değişmemiş olabilir ancak başka partiler tarafından da kopya edildiği gerçeğini unutmayın. Kimse bizi miting yapmamakla suçlayamaz. Bu eleştirileri ahlaki bulmuyorum” serzenişini ilettiği kaydedildi.

Değişim yok tartışması

İnce tarafından dile getirilen Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı döneminde 80 MYK üyesinin değiştiği ve mevcut MYK’nın başarısız olduğu eleştirilerine de Kılıçdaroğlu’nun esprili bir dille, “Eskiden ‘Bu partide değişim yok, hep aynı insanlar yönetimde’ diye eleştiriliyordu. Şimdi değişim olduğu için eleştiriliyor. 80 kişi değişmiş, üç kişi daha değişir” dediği öğrenildi. Kılıçdaroğlu’nun 7 Haziran seçimleri sonrası CHP’nin içinde olduğu bir hükümetin kurulamaması ve Meclis Başkanlığı’na Deniz Baykal’ın seçtirilememesine ilişkin olarak, “Arka kapı diplomasisi yürüttük. Devlet Bahçeli’ye reddedemeyeceği teklifler sunduk. Bahçeli’nin kıramayacağı isimleri aracı yaptık. Ancak hala anlayamadığımız bir dönüş yaşandı” dediği öğrenildi.

Fareler gibi gizleniyorlar

Kılıçdaroğlu, PM’nin açılış konuşmasında şunları kaydetti:

DARBE HÜKÜMETİ: Başbakan düşük profilli olacak ama bu başbakan adayının siyasi ve ekonomik sicili temiz değil. Kirlilikten beslenen süreci göreceğiz.

ŞEHİTLERE SAYGISIZLIK: Şehidin cenazesini kılmak için değil, şehidi istismar etmek için, yumurta atıyorlar. Şehitlere saygısızlık bizatihi en büyük terör eylemidir. CHP’yi terörle bir göstermek isteyenler veya çaba içinde olanlar, namussuz, alçak, şerefsiz insanlardır. Sanıyorlar ki iki yumurta atacağız bir daha gelmeyecek, inadına geleceğim.

ALÇAKLARA SESLENİYORUM: Bunların piyon olduğunu biliyorum, arkasındaki alçaklara sesleniyorum. Neden fareler gibi karanlıklara gizleniyorsunuz? Şehitlerimize kelle diyen adamın önüne gidip, diz çöktüler. Bu alçaklar, ‘AKP, PKK ile görüşüyor’ diyen bakanın önünde diz çöktü. Şehirlere 200 ton patlayıcı yerleştirilirken valilere “dokunmayın” diyenlere karşı seslerini çıkardılar mı? 8 şehidimiz vardı, birisi kalktı İstanbul’da görkemli törenle kızına nikâh yaptı. Bu alçaklar, ‘bir dakika, insaf ya’ dediler mi?