Kendini böyle savundu! "Art niyetim olsa..."

Olay, 27 Ağustos tarihinde İzmit'te meydana geldi. Mağdur Ş.D. evine gitmek için otobüs durağında beklemeye başladı. Bu sırada mesai saati dışında olan İlyas Kublay, kullandığı otobüs ile Ş.D.'yi almak için durakta durdu. Babasının da ek iş olarak otobüs şoförlüğü yapması sebebiyle İlyas Kublay'ı tanıyan Ş.D., otobüse binerek arka taraftaki koltuğa oturdu. Kublay, telefonda arkadaşıyla konuşan Ş.D.'den telefonu kapatarak gelip yanındaki koltuğa oturmasını istedi. Kublay'ın dediğini yapan Ş.D., sürücünün yanındaki koltuğa oturdu. İlyas Kublay sohbet etmeye çalışırken elini genç kızın dizine koydu. Bundan rahatsız olan Ş.D., sürücünün tekrar dokunmaması için çantasını dizlerinin üzerine aldı. Tacizine devam ederek genç kızın gitmek istediği yerden farklı yollara sapan İlyas Kublay, bu sırada elini Ş.D.'nin omzuna atarak kendisine doğru çekti. "Terlemişsin, gerilme" gibi şeyler söyleyen İlyas Kublay, daha sonra otobüsü durdurarak elini Ş.D.'nin yüzüne götürdü. Ş.D.'nin maskesini indiren İlyas Kublay, genç kızı dudağından öpmeye çalıştı. Bunun üzerine Ş.D. oturduğu yerden kalkarak otobüsten inmeye çalıştı. Ancak İlyas Kublay o sırada açık olan otobüsün kapısını kapatarak genç kızın inmesini engelledi. Bir süre daha Ş.D.'yi çeşitli bahanelerle otobüsün içerisinde tutan İlyas Kublay, daha sonra kapıyı açarak genç kızı indirdi.

ART NİYETİM OLSA TENHA YERLERE GİDERDİM

Yaşadığı olayın şokuyla evine dönen Ş.D., olaydan birkaç gün sonra başından geçenleri ailesine anlattı. Genç kızın ailesinin durumu polise bildirmesinin ardından İlyas Kublay, gözaltına alındı. Mahkemeye çıkarılan Kublay, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılamanın bugün görülen karar duruşmasına tutuklu sanık İlyas Kublay, SEGBİS sistemi aracılığıyla cezaevinden bağlanırken, mağdur Ş.D. ve ailesi ile avukatlar salonda hazır bulundu. Mağdur kızın ve anne-babasının şikayetlerinin devam ettiğini bildirdiği duruşmada, son sözü sorulan sanık İlyas Kublay, "Art niyetim olsa daha tenha yerlere giderdim. Aracımın camlarında film dahi bulunmuyor. Hastanenin önünde böyle bir şey yapmam mümkün değil. Ben bu kara lekeyle yargılanmaktan utanıyorum. Kahroluyorum. İnfaz korumanın yüzüne bakamıyorum. Özgürlüğümü istiyorum. Biz de Türk vatandaşıyız. Beraatimi istiyorum. Takdir mahkemenindir" dedi.