YEDİTEPE Üniversitesi Kardiyoloji Kliniği'nden Prof. Dr. Muzaffer Değertekin, Türkiye'de yılda 100 binden fazla hastaya kalp stenti takıldığını belirterek, "Stent erkeklere kadınlardan daha fazla takılıyor. Artık kalbe takılan stenti kasıktan değil, el bileği atar damarını kullanarak yapıyoruz"
Kalbi besleyen ve oksijen ihtiyacını karşılayan damarlara koroner kalp damarı denildiğini ifade eden Prof. Dr. Muzaffer Değertekin, "Bu damarlarda meydana gelen daralma ve tıkanmalar durumunda kalbi besleyen kan akışı bozuluyor. Bu hastalarda daralan veya tıkanan koroner kalp damarının tekrar açılması ve kan akışının sağlanması hayati önem taşıyor. Böylece hastaların kalp performansı, efor kapasitesi artıyor, ve kalp krizinden korunuyorlar. Bu damarların açılması gereken bütün hastalarda koroner kalp stenti uygulanıyor ve kalp damarındaki tıkanıklık açılıyor" dedi. Prof. Dr. Muzaffer Değertekin, bir hastada kalp damarına stent mi takılacağı, ya da bypass ameliyatının mı gerektiğini kalp sağlığı ekibinin birlikte verdiğini, bu ekibin de kardiyologlar ve kalp damar cerrahlarından oluştuğunu kaydetti.
Prof. Dr. Değertekin, stentin erkeklere kadınlardan daha fazla takıldığına dikkat çektiği  açıklamasında, ‘Türkiye’de yılda 100 binden fazla hastaya kalp stenti takılmaktadır. Bunun yanında stent takılan hastalarda şeker hastalığı, hipertansiyon ve böbrek yetersizliği en çok eşlik eden hastalıklar olarak öne çıkıyor. Stent uygunluğu açısından her hasta grubuna stent uygulanabilir. Stent uygulamasında stentin takılacağı damarın yapısı ve hastalığın yaygınlığı önemlidir’ dedi.
Koroner damara ilk stent uygulamasınin 1987 yılında gerçekleştirildiğini, kalp damarına stent uygulamasının çok hızlı değişim ve gelişme gösterdiğini kaydeden Prof. Dr. Değertekin, bu gelişmeye stentle birlikte uygulanan ilaç tedavisinin de önemli katkı sağladığını belirtti. Prof. Dr. Değertekin, "‘İlaçlı stentler kalp damarında stent sonrası görülen tekrar daralma problemini yüzde 5-10 seviyesine indirdi. İlaçlı stentlerin özelliği, kalp damarına takıldıktan sonra kalp damar bölgesine ilaç salgılaması ve vücudun yarattığı tekrar daralma reaksiyonunu önlemesidir. Böylece stent içinde birikinti ve tıkanma olmamaktadır. Vücutta eriyen ilaçlı stentler de benzer grup stent olup, ortalama 2 yıl içinde vücutta erimektedir. Bu stentlerin kullanım oranı yüzde 5-10 arasındadır. İlaçlı stent teknolojisindeki yenilikler hızla devam etmektedir" dedi.
2 MM'LİK KÜÇÜK DAMARA STENT TAKILABİLİYOR
Prof. Dr. Değertekin, stentin gücünden ödün verilmeksizin tel kalınlığının 70-80 microna kadar düşürüldüğünü belirttiği açıklamasında, kalp damarına takılan stenti oluşturan telin kalınlığı azaldıkça, vücutta daha az reaksiyon olduğunu kaydetti. Prof. Dr. Muzaffer Değertekin, "‘Bu teknoloji ile stentin damar içinde ilerletilmesi ve 2 mm’lik küçük damarlara bile başarıyla stent takılması olanağı doğmuştur. Bu yeni teknoloji stent tedavisinden daha geniş hasta gruplarının yararlanmasına olanak vermektedir. Bunların yanında tedavi edilen damardan ayrılan yan dal dediğimiz kalp damarlarının açıklığı da işlem sonrası artmaktadır" dedi.
Prof. Dr. Muzaffer Değertekin, hastaların yaşı ilerledikçe ve beraberinde özellikle diyabet gibi ek hastalığı olduğunda kalp damar yapısının değişiklik gösterdiğini, kalınlaşıp, kireçlenmenin arttığını öne sürdü. Hastaların stent ile tedavisinin mümkün hale geldiğini hatırlatan Değertekin, "Bunun yanında artan erken teşhis olanakları hastalığın daha erken evrede yaygınlaşmadan stent ile tedavisini olanaklı hale getirmiştir" dedi.
STENTİ ARTIK EL BİLEĞİNDEN YERLEŞTİRİYORUZ
Prof. Dr. Değertekin, stent uygulamasının ilk yıllarında kullanılan malzemeler çok kalın olduğu için kasık atar damarı kullanılarak yerleştirme işlemi yapıldığını belirterek "Kalp damar stent yüzde 90’a varan oranlarda acil kalp krizi hastalarında bile el bileği atar damarını kullanarak yapıyoruz. Bu uygulama kasık bölgesinde oluşan kanama ve kasık damarında işlem sonrası balonlaşma komplikasyonlarını ortadan kaldırmıştır. Bunun yanında hasta konforu artmakta ve aynı hastanın erken taburcu olması kolaylaşmaktadır. Eskiden stent işlemi nedeniyle 2-3 gün hastanede yatmak zorunda kalan hastaların yüzde 80'ini aynı gün hastaneden taburcu olması sağlanmaktadır" dedi.

FOTOĞRAFLI