ASKON Genel Başkanı Mustafa Koca, işsizlik rakamları ile ilgili bir açıklama yaparak “Bu artış genel gidişin bir yansıması ancak, aşırı kontrol ve tek yönlü finansal ve enflasyonist kaygılar yeni sorunlar üretmeye başladı” dedi.
Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Mustafa Koca, işsizlikteki artışı değerlendirdi: “Bu artış genel gidişin bir yansıması ancak, aşırı kontrol ve tek yönlü finansal ve enflasyonist kaygılar yeni sorunlar üretmeye başladı” dedi. Koca yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi;
“Aralık ayı itibariyle işsizlik oranı 10.9 seviyesine çıkmış olduğu TUİK verilerinden anlaşılmaktadır. Her ne kadar halen bu şartlarda dahi istihdam artışı söz konusu olsa bile, performansımız yeni istihdam ihtiyacını karşılayacak seviyede hızlı olamadığından işsizlik rakamları da yükselmiş bulunmaktadır. Hiç şüphesiz, dünya ciddi anlamda sıkıntılı bir süreçten geçmektedir. Özellikle bizim çevremizi kuşatan siyasal kargaşa ve belirsizlik ortamı tüketici reflekslerini etkilemekte ve ekonomileri yavaşlatmaktadır.
Son operasyonlar olarak görülen Rusya, Ukrayna ve Kırım olayları ülkemiz açısından ciddi etkilere sebep olan olaylar olmuştur. Güney komşularımzdaki hadiseler işin cabası. Yunanistan’ın yeni hükümete rağmen farklı bir çıkışı henüz yakalayamamış olması ekonomik beklentileri olumsuz etkilemeye devam etmektedir.
İçerde büyüme oranlarının giderek düşüş eğilimi içine girmesi gözlemlenen bir gelişme idi. Bu durumunda böyle bir sonuç getirmesi kaçınılmaz olacaktı. İşte şimdi bu gerçekle karşı karşıya gelmiş bulunuyoruz. Ülkemizin dinamik bir nüfus sahip olması hala avantajdır. Ancak yeni iş alanı üretme mükellefiyeti önemli bir tazyiktir. Hiç şüphesiz bizim yüzde 5’ler altında ortaya koyacağımız büyüme performansı bizi tatmin etmeyecek. Gelişmiş ülkelerle gelişmekte olan ülkeler arsındaki en önemli farklardan bir tanesi de budur”.
İstihdam merkezli, küresel rekabeti gözeten ve biraz da cesur sayılacak ekonomi politikalarıyla bu handikapları aşmak gerektiğini söyleyen Koca; “Büyümenin yüksek olması bizler için bir mecburiyettir. Enflasyonun kontrol altına alınması telaşıyla sürdürülen para politikaları ve mali politikalardaki aşırı titizlik ekonomide kırılganlık oluşturmuştur. Son dönem devreye giren bazı yasaların gelişmiş ülke standardına hitap etmesi açısından doğru kabul edilmekle birlikte, bizim gibi ülkelerde süreç yönetimlerinin çok daha önemli olduğu gözden kaçırılmamalıdır. İşyerlerine getirilen aşırı yükler işvereni bıktırmaktadır. Bunlara daha dikkatle yaklaşmak gerekmektedir.
İstihdam merkezli, küresel rekabeti gözeten ve biraz da cesur sayılacak ekonomi politikalarıyla bu handikapları aşmamız gerekmektedir. Zira büyüyememenin çok daha derin ve yaygın etkileri olduğu bilinen bir gerçektir” ifadelerini kullandı.